1 / 46

Preoperatif Değerlendirme

Preoperatif Değerlendirme. Dr. Turgut Işıtmangil Türk Toraks Derneği 3. Göğüs Cerrahisi Kış Okulu 8-12 Şubat 2012 - Antalya. Preoperatif Değerlendirme. Göğüs cerrahisi ameliyatı adaylarının preoperatif değerlendirmesi bilim olduğu kadar sanattır.

genero
Télécharger la présentation

Preoperatif Değerlendirme

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Preoperatif Değerlendirme Dr. Turgut Işıtmangil Türk Toraks Derneği 3. Göğüs Cerrahisi Kış Okulu 8-12 Şubat 2012 - Antalya

  2. Preoperatif Değerlendirme Göğüs cerrahisi ameliyatı adaylarının preoperatif değerlendirmesi bilim olduğu kadar sanattır. Mark K. FergusonPearson’sThoracic & EsophagealSurgery, 2008

  3. Preoperatif Değerlendirme • Cerrah operatif yaklaşımı planlamaya ihtiyaç duyduğu kadar; muhtemel operatif ve postoperatif komplikasyonları sezmeye, hangi seviyede postoperatif bakıma gereksinim duyulacağını belirlemeye ve tam iyileşene kadar hastaya hangi desteklerin verileceğini tespit etmeye ihtiyaç duyar.

  4. Preoperatif Değerlendirme • Ameliyat risklerini ve ameliyat sonrası gidişatı tahmin edebilmek için çok sayıda invaziv ve noninvaziv testler olmasına rağmen, son karar cerrahın planlanan operasyonun başarı yüzdesi konusundaki kanısına bağlıdır. • Cerrahi müdahalenin başarısı; komplikasyon olmaması, taburcu olana kadarki sağkalım oranı, altta yatan bozukluğun düzeltilmesi, kanserli dokunun tümüyle çıkartılması, uzun süreli yaşam kalitesinin düzelmesi gibi farklı kriterlerle tespit edilebilir.

  5. Preoperatif Değerlendirme • Bütün cerrahi müdahaleler yararlarının yanında bir takım riskler de taşırlar. Bu risklerin preoperatif olarak saptanması ve düzeltilmesi, postoperatif komplikasyonları azaltır. • Preoperatif değerlendirme ile operatif mortalite, perioperatif komplikasyonlar, uzun süreli sağkalım ve postoperatif yaşam kalitesi hakkında bir takım öngörülerde bulunabiliriz.

  6. Preoperatif Değerlendirme • Pulmoner rezeksiyonlar için perioperatif mortalite oranı %2.1-3.7 olarak verilmektedir. • 30 günlük postoperatif mortalite oranı lobektomi için %2-3 ve pnömonektomi için %6-11’dır. • Major ve minör komplikasyon sıklığı akciğer rezeksiyonu sonrası %45-48 olarak bildirilmiştir. (Lobektomi sonrası %41-50, pnömonektomi sonrası %36-75) • Genişletilmiş rezeksiyonlarda major komplikasyon ve ölüm riski %17-20’dir. • 30 günlük postoperatif mortalite sleeve lobektomide %5, sleeve pnömonektomide ise %16-20’dir.

  7. Preoperatif Değerlendirme

  8. Preoperatif Değerlendirme

  9. Preoperatif Değerlendirme • Preoperatif değerlendirme için neler yapmalıyız? • Anamnez • Fizik muayene • Gerekli tetkikler

  10. Preoperatif Değerlendirme OPERASYON İÇİN RİSK FAKTÖRLERİ • Genel risk faktörleri • Hasta yaşı • Cerrahi yöntem • Rezeksiyon genişliği • Solunum sisteminin durumu • Kardiovasküler hastalık varlığı

  11. Genel Risk Faktörleri PERFORMANS DURUMU • Hastanın performans durumunu değerlendirebilmek için Karnofsky skalası veya ECOG (Zubrod) skalası kullanılmaktadır. • Karnofsky skalasında %80 ve üstü rezeksiyon dahil her türlü operasyon için uygundur. Skalada yüzde oranı düştükçe yapılabilecek operasyonlar sınırlanır.

  12. Genel Risk Faktörleri PERFORMANS DURUMU Karnofsky Skalası

  13. Genel Risk Faktörleri PERFORMANS DURUMU Karnofsky Skalası

  14. Genel Risk Faktörleri PERFORMANS DURUMU Karnofsky Skalası

  15. Genel Risk Faktörleri PERFORMANS DURUMU ECOG Skalası

  16. Genel Risk Faktörleri • PERFORMANS DURUMU • Performans skalalarında hastanın durumu kötüleştikçe, mortalite ve morbidite riskleri artmaktadır. • Performans durumunun akciğer kanseri ameliyatlarında ve özefagus rezeksiyonlarında bağımsız bir risk faktörü olduğunu savunan çalışmalar olduğu gibi, potansiyel bir risk faktörü olarak spesifik olmadığını belirten çalışmalar da bulunmaktadır.

  17. Genel Risk Faktörleri • YETERSİZ BESLENME • Anastomoz ve yara iyileşmesini olumsuz yönde etkiler. • Özellikle hipoalbuminemi ile pulmoner komplikasyonlar arasında doğrudan bir ilişki mevcuttur.

  18. Genel Risk Faktörleri • OBEZİTE • Postoperatif komplikasyonlar için major bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir. • Göğüs duvarı ve diafragma hareketleri yetersizdir. • Obezite kapanma volümünü arttırır. Alt loblarda atelektazi daha sık olarak görülür.

  19. Genel Risk Faktörleri • SİGARA KULLANIMI • Sigara kullanan hastalar sigara ile ilişkili hastalıklar (amfizem, KOAH, iskemik kalp hastalığı vb.) yönünden araştırılmalıdır. • Sigara kullanımı kapanma volümünü arttırır. Postoperatif atelektazi ve sekresyon artışına yol açar. • Operasyondan 6-8 hafta önce sigara içmeyi kesenlerde komplikasyon riski belirgin olarak düşer. • Operasyondan en az 14 gün önce kesilmelidir.

  20. Genel Risk Faktörleri • ALKOLİKLER • Karaciğer hastalıkları (karaciğer yağlanması, siroz) yönünden değerlendirilmelidir. • Alkoliklerde operasyondan en az 14 gün önce alkol kesilmelidir.

  21. Genel Risk Faktörleri • ENFEKSİYON RİSKİ • Prodüktif öksürüğü bulunan hastalarda balgam kültürü yapılmalı ve uygun antibiyotikler başlanmalıdır. • Vücudun diğer yerlerinde bulunan aktif infeksiyon odakları tedavi edilmelidir.

  22. Genel Risk Faktörleri • İLAÇLAR • Hastada mevcut kronik hastalıklar (astım, diyabet, hipertansiyon vb.) regüle edilir, gerekirse tıbbi tedavisi yeniden düzenlenir. • Koagülasyonu etkileyecek ilaçlar da dahil olmak üzere, perioperatif dönemde sorun oluşturacak ilaçlar kesilir.

  23. Genel Risk Faktörleri • DİĞER RİSK FAKTÖRLERİ • Toraksdeformiteleri, nöromüsküler hastalıklar, bazı sistemik hastalıklar (böbrek yetmezliği, karaciğer yetmezliği, diyabetesmellitus), genel fiziksel sınırlamalar (alt ekstremiteamputasyonu).

  24. Yaş • İleri yaş olarak 70 yaş üstü kabul edilmektedir. • İleri yaşlarda kardiovasküler performansta azalma, pulmoner fonksiyonlarda bozulma ve solunum kaslarının gücünde azalma gelişir. • Postoperatif atelektazi ve pnömoni daha sık görülür. • Operasyon mortalitesi; 75-84 yaşları arasında 2 kat ve 90-94 yaşları arasında 4 kat artar.

  25. Yaş • Perioperatif mortalite oranı: • <60 yaş  % 1.3, • 60-69 yaş  % 4.1, • 70 yaş  % 7 (Pnömonektomide % 13.7). • 1970’li ve 1980’li yıllarda yapılan çalışmalar sonrasında akciğer rezeksiyonu için ileri yaşın mortalite ve morbiditeyi arttıran önemli ve bağımsız bir faktör olduğuna inanılıyordu. Agressif bir cerrahi müdahale için 75 yaşın sınırlayıcı bir faktör olduğu kabul ediliyordu.

  26. Yaş • Günümüzde ise -tek başına- ileri yaş major göğüs cerrahisi ameliyatları için mutlak kontrendikasyon teşkil etmemektedir. • Ancak ileri yaş, mortalite ve morbiditeyi arttıran diğer faktörlerle etkileşime girerek komorbiditeye neden olmaktadır. • Günümüzde, ileri yaş özefagus rezeksiyonu için mortalite ve morbiditeyi arttıran bağımsız ve güçlü bir faktör olarak kabul edilmektedir.

  27. Cerrahi Yöntem • Operasyondan sonra pulmoner disfonksiyon derecesi, cerrahi müdahale ve preoperatif akciğer fonksiyonları ile doğrudan ilişkilidir. • Üst batın cerrahisinden sonra gelişen postoperatif diafragmatik disfonksiyon, vital kapasitede % 50-60 azalmaya neden olur ve bu durum birkaç saat ile 5 gün içinde normale döner. • Torakotomi sonrasında (rezeksiyon yapılmadan) erken postoperatif dönemde vital kapasite yaklaşık % 25 azalır ve 4-6 hafta sonra normale döner. Torakotomi esnasında hastanın pozisyonu da (lateral dekubit) pulmoner disfonksiyona yol açar.

  28. Cerrahi Yöntem • Anestezi süresi postoperatif komplikasyonları olumsuz yönde etkiler. • Anestezi süresi 30 dk. altında  komplikasyon riski azdır. • Anestezi süresi 2 saat üstünde  komplikasyon riski fazladır.

  29. Rezeksiyon Genişliği • Akciğer rezeksiyonlarında rezeke edilen fonksiyonel akciğer dokusunun miktarı ile bağlantılı olarak solunum fonksiyonları azalır ve gaz değişimi bozulur. • Akciğer dokusu rezeksiyonları 2 mekanizma ile etki eder: • Pulmonerkapiller yatakta azalma. Sistemik etkisi daha azdır. • Ventilasyon kapasitesinde azalma. Sistemik olumsuz etkisi daha fazladır. KOAH’lı hastalarda akut ve kronik solunum yetmezliğine yol açabilir  ölüme neden olabilir.

  30. Rezeksiyon Genişliği • Segmentektomi ile lobektomi arasında morbidite ve mortalite açısından belirgin bir fark yoktur. Mortalite oranı % 2-3 kadardır. • Pnömonektomi ise morbidite ve mortalite oranını belirgin bir şekilde arttırır. Mortalite oranı % 6-11 arasındadır.

  31. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi • Göğüs cerrahisi ameliyatı yapılacak her hastada solunum fonksiyonları değerlendirilmelidir. • Solunum fonksiyonlarını etkileyen spesifik durumlar: • Kronik akciğer hastalıkları (amfizem, astım, kronik bronşit), • Akciğer volümünü sınırlayan durumlar (intraplevraefüzyon, büyük diyafragmahernisi, önceki major akciğer rezeksiyonu), • İnterstisyel akciğer hastalığı, • İndüksiyon kemoterapisi ve radyoterapisi.

  32. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi • Cerrahi hastalarda obstruktif akciğer hastalığı en önemli risk faktörüdür ve ekspiratuvar obstruksiyon postoperatif komplikasyon riski ile doğrudan ilişkilidir. Restriktif hastalıklar ise genellikle daha kolay tolere edilir. • Pnömonektomiye bağlı mortalite oranı, geri kalan akciğeri normal hastalarda %5’den daha az iken, ciddi KOAH’lı hastalarda %25’den fazladır. • Kronik akciğer hastalığı bulunan 45 yaş altındaki hastalarda, postoperatif mortalite 10 kat fazladır.

  33. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi Solunum fonksiyon testleri: • Torakotominin solunum fonksiyonlarına olumsuz etkisi postoperatif 8-12 hafta kadar sürer. • Fonksiyonel rezidüel kapasite (FRC) %35 azalır. • Zorlu vital kapasite (FVC) ve FEV1 %60 kadar azalabilir. • Major akciğer rezeksiyonu yapılan hastalarda postop. 6-12 aylarda: • Lobektomi yapılanlarda FVC’de %5-15, FEV1’de %10-25 azalma saptanır. • Pnömonektomi yapılanlarda FVC’de %35-40, FEV1’de %35-50 azalma saptanır.

  34. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi • Seçilmiş heterojen amfizem vakalarında yapılan major akciğer rezeksiyonları sonrasında spirometrik değerler yükselebilir. • Preoperatif bozuk solunum fonksiyonları, postoperatif mortalite ve morbiditeye yol açar. • Günümüzde mutlak FEV1 değeri yerine hastaların boy, kilo, yaş ve cinsiyetine göre hesaplanan %FEV1 değeri daha sık olarak kullanılmaktadır.

  35. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi • Son yıllarda yapılan çalışmalarda öngörülen postoperatif FEV1 değerinin (ppoFEV1), postoperatif solunum komplikasyonu olasılığını belirlemede daha yararlı olduğu belirtilmiştir. • Postoperatif fonksiyone segmentlerin hesabı için aşağıdaki formül geliştirildi. ppoFEV1= [(100–(segment X 5.26) / 100] X preop.FEV1 Postop.fonksiyon= Preop.fonk.X Gerikalan fonk.segment Rezek.öncesi fonk.segm.

  36. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi • Preop.FEV1 oranı öngörülen değerin >%60  pnömonektomi hariç major akciğer rezeksiyonları yapılabilir. • ppoFEV1 değeri preop. öngörülen FEV1 değerinin >%40  major akciğer rezeksiyonları için normal operatif riske sahiptir. • Solunum fonksiyonlarının değerlendirilmesi özofagus rezeksiyonlarında da önemlidir. Spirometri sonuçları bozuk olan hastalarda akciğer ile ilgili komplikasyonlar 4 kat daha fazla gelişir.

  37. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi Difüzyon kapasitesi: • Difüzyon kapasitesi, major akciğer rezeksiyonlarına bağlı mortalite ve solunumla ilgili morbidite riskleri için bağımsız ve önemli bir belirteçtir. • ppoDLCO < öngörülenin %40  hasta akciğer rezeksiyonu için yüksek risk grubundadır. • Preop. DLCO < öngörülenin %50’si olan hastalarda lobektomi veya preop. DLCO < öngörülenin %60’ı olan hastalarda pnömonektomi yapılırsa; bu hastaların yaşam kalitesi düşer, daha fazla miktarda oksijen desteğine ihtiyaç duyarlar ve postop. ilk yıl içerisinde hastaneye daha fazla yatırılırlar.

  38. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi • Amfizem nedeniyle LVRS yapılacak hastalarda; • FEV1 < öngörülenin %20’si ise ve • DLCO < öngörülenin %20’si ise veya akciğerdeki amfizem dağılımı homojen ise hastaya LVRS yapılmaz. • Major akciğer rezeksiyonu veya LVRS uygulanacak hastalarda difüzyon kapasitesinin rutin yapılmasını öneren çalışmalar mevcuttur. • DLCO < %80 olan özofagus rezeksiyonlu hastalarda pulmoner komplikasyonlar 1.7 kat daha fazla görülür.

  39. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi Egzersiz kapasitesi: • 6 dakika yürüme veya merdiven çıkma esnasında O2 satürasyonu ölçülür. Önemli bir düşme görülürse postoperatif komplikasyonlar için yüksek risk düşündürür.

  40. Solunum Fonksiyonlarının Değerlendirilmesi Maksimum oksijen tüketimi: • Egzersiz esnasında maksimum oksijen tüketimi (VO2max) hesaplanarak major akciğer rezeksiyonlarında artan komplikasyon riski anlaşılabilir. • VO2max < 10ml/kg/dk ise inoperabl. • VO2max: 15-20 ml/kg/dk ise normal risk mevcut. • VO2max: 10-15 ml/kg/dk ise klinik olarak yorumlanmalıdır.

  41. Kardiyovasküler Sistemin Değerlendirilmesi • Torakotomi yapılan hastada en önemli kardiak risk faktörü koroner arter hastalığıdır. • Kardiovasküler hastalığı bulunanlarda, pulmoner rezeksiyona bağlı operasyon riski belirgin şekilde artar. Bu hastalarda major komplikasyonlar 2 kat, postoperatif mortalite 5 kat artar. • Miyokard infarktüsü hikayesi bulunanlarda yapılan major nonkardiak operasyondan sonra re-infarktüs oranı % 6 (2,8-17,7). • Perioperatif infarktüs mortalitesi % 50.

  42. Kardiyovasküler Sistemin Değerlendirilmesi • Miyokard infarktüsü hastalarında nonkardiyak operasyonlarda; ilk 3 ayda %37, 3-6 ay arasında %16 ve 6 aydan sonra %5 oranlarında miyokard infarktüsü riski mevcuttur. • Eski miyokard infarktüsü hastalarında postoperatif mortalite riski 3 kat artar. • Kardiyak aritmiler perioperatif komplikasyon ve mortalite oranlarını arttırır. • Kalp yetmezliği postoperatif komplikasyon oranını arttırır. • Hipertansiyon cerrahi morbidite ve mortalite oranlarını arttırır. Perioperatif miyokard infarktüsü sıklığı 2 kat fazladır.

  43. Kardiyovasküler Sistemin Değerlendirilmesi • Postoperatif koroner arter komplikasyonları için risk faktörleri iskemik kalp hastalığı, konjestif kalp yetmezliği, diyabetes mellitus, böbrek yetmezliği ve fonksiyonel durum bozukluğudur. • Bu risk faktörlerinin bulunmaması ve EKG’nin normal olması halinde koroner arter ile ilgili herhangi bir spesifik tetkik gerekmeksizin cerrahiye sevk edilebilir. • Unstabil anjina veya yakın zamanda geçirilmiş miyokard infarktüsü hikayesi bulunan hastalar daha ayrıntılı incelenmelidir ve elektif cerrahi için kardiyak durum stabilleşene kadar beklenmelidir.

  44. Kardiyovasküler Sistemin Değerlendirilmesi • Koroner arter hastalığı bulunan hastalara perioperatif dönemde -bloker tedavisi verilerek, major nonkardiyak cerrahiden sonra miyokard infarktüsü ve kardiyak ölüm sıklığı %90 azaltılabilir. • Akciğer ameliyatı planlanan hastalarda yüksek risk oluşturacak koroner arter hastalığı için öncelikle revaskülarizasyon yöntemleri (anjioplasti, stent, koroner arter bypass) uygulanabilir.

  45. Kardiyovasküler Sistemin Değerlendirilmesi • Major göğüs cerrahisi operasyonlarından sonra kardiyak aritmiler -özellikle supraventriküler aritmiler- gelişebilir. Bunlar çoğu kez geçicidir, ancak bazen kalıcı olabilir ve tedavi gerektirebilir. • Postoperatif aritmi en sık olarak pnömonektomi ve özofagus rezeksiyonundan sonra gelişir. • İleri yaş, akciğer rezeksiyon alanı genişliği, mediasten cerrahisi ve düşük DLCO değeri risk faktörleridir.

More Related