1 / 60

AMAROZİS FUGAKS

AMAROZİS FUGAKS. DR.SALİH ALTUN. AMAROZİS FUGAKS. Karotik arter hastalığının yaygın bir semptomu olan amarosiz fugaks bir TIA tipidir. Ağrısız Ani gelişen 2-10 dk.süren Tek taraflı görme kaybı. Görme kaybı Görüntü netliğinde azalma Gözün önünde perde yükselmesi. Görme geri dönüşlü

judah
Télécharger la présentation

AMAROZİS FUGAKS

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. AMAROZİS FUGAKS DR.SALİH ALTUN

  2. AMAROZİS FUGAKS • Karotik arter hastalığının yaygın bir semptomu olan amarosiz fugaks bir TIA tipidir.

  3. Ağrısız • Ani gelişen • 2-10 dk.süren • Tek taraflı görme kaybı

  4. Görme kaybı • Görüntü netliğinde azalma • Gözün önünde perde yükselmesi

  5. Görme geri dönüşlü • Sıklığı ayda 1-2 kez yada 10-20 günde bir

  6. Retina atak esnasında • Normal • Gezici beyaz retinal emboli (kolesterol embolisi).Bu emboli amarozis fugaks tanısında önemli bir bulgudur.

  7. Yaşlı hastalarda ekstrakranial karotik artere ait ülseratif ateromatöz mikroembolilere bağlı TIA sıklıkla bu şekilde meydana gelir. • Tedavi edilmemiş TIA’lı hastaların yaklaşık 1/3’de stroke beklenir; bu sıklık aynı yaş populasyonundaki bireylere göre 4 kez fazladır.

  8. Amarosiz Fugaksın diğer nedenleri • Temporal arteritis • Psödotümör serebri • Migren • Oftalmik arter stenozu • Oftalmik arter anevrizması, • Oküler hipertansiyon

  9. Hematolojik bozukluklar • Arterial hipotansiyon ve vazospazm • Kardiak defektler • Nedeni tespit edilemeyenler (Genç hastalar)

  10. Oküler İskemi • Retinal hipoperfüzyon tipik olarak Ekstrakranial karotis interna ve karotis kommünisin komplet obstrüksiyonu yada stenozuna bağlı olarak gelişir.

  11. 1958’de ilk kez Hollenhorst tarafından tanımlanmış. • Tek taraflı karotik arter lezyonu • Tek taraflı retinopati • Atılmış pamuk manzarası • Dilate arteriol ve venler • Hemoraji yokluğu • Normal vizyon

  12. Hipoperfüzyon(Hipotensif) retinopatisi • İlk kez Hedges tarafından tanımlanmış. • Fundus midperiferinde • Noktasal yada leke şeklinde hemorajiler • Venöz kıvrımlarda artış ve konjesyon • Mikroanevrizmalar

  13. FFA • Kapiller non perfüzyon bölgeleri • Midperiferde mikroanevrizmalar • Retina dallarında arteriovenöz geçiş zamanında yavaşlama tespit edilebilir.

  14. Koroidal ve retinal dolumda gecikme

  15. Her iki arter ve venlerdeki boyanma karekteristiktir.

  16. Arka kutup genelde etkilenmez. Görme keskinliği tipik olarak normaldir. Bazı hastalarda maküler ödem. Periferin tümü genelde etkilenir. Bir kadrandan diğerine göre daha fazla hemoraji bulunur. İntraoküler basınç normal olmasına rağmen oküler rahatsızlık görülür.

  17. Oftalmik arterdeki basınç düşüklüğü tipik bulgudur. Disk ödemi ve disk kollateralleri görülmez. Elektroretinogram her iki a ve b dalgalarının anormalliklerini gösterir.

  18. Histopatolojisinde • İntraretinal hemorajiler • Çok sayıda mikroanevrizma • Özellikle periferik ve midperiferik yerleşimli • Perisit endotelyal hücre oranında azalma

  19. Oküler İskemik Sendrom • Kronik okluzif karotik hastalığının bir başka tipidir. • Sıklıkla common yada internal karotik arterin bilateral high grade stenoz yada oklüzyonuna bağlı gelişir. • Tek göz etkilenir. • Karotik arter diseksiyonunu takiben gelişir

  20. Temel bozukluk oftalmik arterde akım azalmasıdır Stenoz yada oklüzyon birden fazla arterde gelişir Oküler iskemik sendrom tipik olarak posteriorda retinal hipoperfüzyon ve koroidal perfüzyon defektine yol açar. Diskte veya retinanın başka yerlerinde neovaskülarizasyon

  21. Anteriorda episkleral vasküler konjensiyona, anterior segment iskemi bulgularına yol açar. Korneal ödem Ön kamarada hücre ve flare(iskemik üveit) İrisde neovaskülarizasyon İntraokuler basıncın artması (neovasküler glokom) Pupil cevabının yavaşlaması Ciddi orbital ağrı(oküler anjina)

  22. İriste neovaskülarizasyon ve açı kapanmasına rağmen intraoküler basınç normal olabilir. • Neovasküler glokoma bağlı sekonder gelişen ağrı iskemik ağrıdan farklıdır. • Knox bu sendromu tanımlamadan önce bu tip hastalar üveit olarak bilinirdi.

  23. Bazı karotik arter obstrüksiyonu olan hastalar aydınlık ortamdan karanlık ortama geçtiklerinde görmede bulanıklaşmadan şikayet ederler. • Atak genelde birkaç dk.sürer • Atak esnasında anormal VER gözlenir. • Bu fenomen vasküler cerrahiyi müteakiben ortaya çıkabilir.

  24. Asemptomatik • Tesadüfen mikroemboliler saptanır. • Bu emboli arteriyel obstrüksiyonla ilişkili • Amarosiz fugaks atağı esnasında veya sonrasında bu mikroemboliler görülebilir.

  25. Karotid arter hastalığı ile ilgili iki tip emboli vardır. • Kolesterol • Platelet-fibrin embolisi

  26. Kolesterol embolisi • Parlak sarı veya portakal renginde • İrregüler şekilli • Damar duvarından hafif büyük görünümde • Hollenhorst veya • Parlak plak • Orta-küçük arter bifürkasyonuna yerleşir ve akımla yer değiştirebilir.

  27. Arteriollerde lokalize obtrüksiyon • Komşu venlerde dilatasyon • Geçici obstrüksiyonlar Amarosiz Fugaks gelişimine yol açabilir. • Bazı emboliler uzun süre değişikliğe uğramaz, bazıları ise kaybolur. • İnflamatuvar perivasküler kılıf

  28. Periarterioler kılıf endotelial hücre hasarı sonucu oluşur. • Bazen zamanla kaybolur • Damar duvarını daraltabilir. • Göze uygulanan dijital basınç emboli sebebidir.

  29. Amarozis fugaks atağı geçiren hastanın sol gözünde emboli oftalmoskobik olarak gözlenmemiştir..

  30. FFA’da arteriyolar fazda anormallik gözlenmemiştir.

  31. Arteriolar bifürkasyonunda floresein sızıntısı mikroemboliye bağlı endotelyal hasarı göstermektedir

  32. Arter lümenini tamamen tıkamayan karotik arterdeki aterom plakları, frajil, fibröz kılıfı ince, fissüre ve rüptüre olma eğilimi fazla olan plaklardır. • Ekstrakraniyal karotik arterdeki aterom plaklarının ülserasyonu sonucu kolesterol embolisi meydana gelir.

  33. Platelet-fibrin embolisi • Gri-beyaz şekilsiz yapıda • Damar duvarıyla aynı büyüklükte • Mobil • Küçük parçalara ayrılmaya meyilli • Asemptomatik veya • Amarozis fugaks • Retinal arter dal obstrüksiyonu

  34. Karotik arter hastalığında platelet-fibrin embolisine bağlı retinal dal obstrüksiyonu

  35. TANI • Anamnez • Oküler Muayene • Karotik arter palpasyonu, • Oskültasyonu (Üfürüm) • İnvazif Testler • Non-invazif testler

  36. İnvazif Testler 1.Konvansiyonel selektif karotid arteriografi • Arter içine direkt kontrast madde verilir. • Pahalı • Zaman alıcı • Mortalite ve morbiditesi düşük bir testtir.

  37. 2.İntravenöz dijital substraksiyon • Kontrast madde vönöz kateterden verilir. • Görüntüler bilgisayar ortamından geçirilerek kaydedilebilir. • Dezavantajları;boyun damarları aynı anda görüntülendiği için bifürkasyonun lateralden görüntüleri tam izlenemeyebilir.

  38. Fazla miktarda kontrast madde verildiği için Kalp ve Böbrek yetmezliği olan hastalarda sakıncalı olabilir.

  39. 3.İntraarteriyel dijital substraksiyon • Femoral arterden yapılır. • Her bir arter selektif olarak görüntülenebilir • Görüntü kalitesi daha iyidir. • Daha az volüm verilir. • Komplikasyon ve maliyeti daha azdır. • Ayaktan hastalara yapılabilir.

  40. Sağ karotis internadaki yüksek derecede darlık

  41. Sol karotis internadaki komplet obstrüksiyon

  42. Non invazif testler • İndirekt • Direkt

  43. İndirekt Testler • İndirekt testler karotik arter kan akımı ve basıncın ölçüm ve değerlendirmesini temel alır • Oftalmodinamometri, • Oküloplatismografi, • Okülopnömopletismografi. • Karotik doppler US ve • Periorbital doppler US.

  44. Bu testlerin dezavantajı karotik arterdeki daralma %80’nin altında olduğu zaman anlamlı değillerdir.

More Related