1 / 16

KIBRIS’IN JEOPOLİTİK ÖNEMİ

KIBRIS’IN JEOPOLİTİK ÖNEMİ. Nurdan YAZICI. KIBRIS’IN KONUMU. Kıbrıs adası Akdeniz’in doğusunda kuzey-güney ve doğu batı ulaştırma hatları üzerinde ve Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının kavşağında yer almaktadır .

kieu
Télécharger la présentation

KIBRIS’IN JEOPOLİTİK ÖNEMİ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. KIBRIS’IN JEOPOLİTİK ÖNEMİ Nurdan YAZICI

  2. KIBRIS’IN KONUMU • Kıbrıs adası Akdeniz’in doğusunda kuzey-güney ve doğu batı ulaştırma hatları üzerinde ve Avrupa, Asya ve Afrika kıtalarının kavşağında yer almaktadır. • Kıbrıs’ı elde bulundurmak Avrupa’dan Asya ve Afrika’ya stratejik genişlemenin anahtarıdır. Küresel ve bölgesel açıdan Kıbrıs jeostratejik bir kütle merkezidir. • Stratejik özelliklerinden dolayı tarih boyunca ada hep anahtar rol oynamış, büyük güçler adayı kontrol etme ve ele geçirme çabasında olmuş, güç politikalarının mağduru olmuştur.

  3. TARİHİ • Ada 9251 km2 yüzölçümü ile Doğu Akdeniz’in en büyük, Sicilya ve Sardunya’dan sonra da Akdeniz’in 3. büyük adası olup, bu itibarla çok zengin bir tarihe sahiptir. • Yunanlı Tarihçi; Adada yaşayan insanlar hakkında Kıbrıs'ın ilk halkı Anadolu kıyılarından gelip Adaya yerleşmiştir. Bunlar adet ve davranışlarını da beraberlerinde getirmişlerdir diyor.

  4. Fenikeliler, Egeliler ve Frekler zaman zaman adaya yerleşmiş olsalar da etnik çoğunluğunun Anadolu insanının oluşturduğu, 1571’den I.D.S’na kadar olan sürede Anadolu çiftçisinin ve zanaatkarlarının göç ettiği bir adadır. • Türkiye’ye yakınlığı, iklimi, jeolojik, botanik ve zoolojik karakteristiği itibariyle de Anadolu’nun bir parçasıdır ve hiçbir zaman Yunanistan’ın olmamıştır.

  5. Kıbrıs’ın bilinen tarihi M.Ö 15. yy’a kadar uzamaktadır. 1570-1571 Osmanlı fethine kadar adada sırayla Hititler, Fenikeliler, Asurlar, Eski Mısırlılar, Presler, Mekedonyalılar, Romalılar , Bizanslılar, Araplar, İngilizler, Ceneviz ve Venedikliler hüküm sürmüşlerdir. • Çeşitli uygarlıkların doğup kaynaştığı Akdeniz’in doğusunda çok önemli geçiş yolları üzerinde ve bunlara hakim mevkide bulunan Kıbrıs’ın tarihi taş devrine kadar uzanır.

  6. 1489’da Venedik idaresine geçen Kıbrıs’ta yaşayan Rum, Ermeni ve Suriye usullerine göre göre ibadet eden Lübnan’a bağlılıklarına rağmen 80 bin nüfuslu Maruniler Ortodoks ve Yunan baskıları ile Yunanlaştırılmışve köle hayatı yaşamalarına sebep olunmuştur. • 1571’de fetihle beraber Rumlara din, vergi ve kültürel konularda serbestlik verilmiş, bu durum adanın İngilizlere verildiği tarihe kadar aynı şekilde devam etmiştir.

  7. 1571’de Türkler tarafından fethedilen Kıbrıs’ta Lala Mustafa Paşa’nın askerlerinden 30 bin civarındakileri Kıbrıs’a yerleştirildi. Bekarların evlenebilmesi için de Anadolu’dan genç kızların getirilmesinin yolu açıldı. • O dönemde ekilmemiş tarlaların bulunduğu Kıbrıs’ta zanaat sahibi insanlara ihtiyaç vardı. Bunun için Karaman’dan Kıbrıs’a yerleşmek isteyenlere zorluk çıkarılmadı ve desteklendi.

  8. Kıbrıs’a gidenler bir daha geri dönemeyecekleri için malları satılarak veya hükümet tarafından satın alınarak bedelleri kişilere ödendi. • Zaman içinde tekrarlanan sürgün yöntemi ile Anadolu ve Rumeli’den yeni gelenlerin bir kısmı Kıbrıs’a İntikal ettirilerek adadaki Türk varlığı perçinlendi.

  9. Akdeniz’in doğusunda, Türkiye’nin güney kıyılarına ve Suriye- Lübnan kıyılarına nispeten yakın bir coğrafyada yer alan Kıbrıs, bir taraftan bu kıyıları kontrol edebilecek, diğer taraftan da Mısır’da Süveyş Kanalı-Girit Adasındaki deniz ticaret hatlarını kontrol edebilecek bir konumdaki uçak gemisi gibidir. • 1960’da Rum ve Türk olmak üzere, iki toplumlu bir cumhuriyet olarak kurulan Kıbrıs’ta 1959 ve 1960 Londra ve Zürich antlaşmaları ile iki toplumlu yaşamı Türkiye-İngiltere- Yunanistan tarafından garanti altına alındı.

  10. Ancak, 1963 yılından itibaren Rum tarafında baskın olarak ortaya çıkan, Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlama düşüncesiyle, ada ikiye parçalanma yolunda mesafeler kat etmiştir. • Temmuz 1974’de Yunanistan’daki askeri cunta yönetiminin kuklası NikosSampson’un Cumhurbaşkanı Makarios’u deviren darbesi sonunda garantör ülkelerden Türkiye devreye girmiştir.

  11. İngiltere ile yapılan görüşmelerden bir sonuç alınamayınca Londra anlaşmalarının garantör olarak Türkiye’ye verdiği hakları kullanan Türkiye, askeri harekat ile Kıbrıs’taki Türklerin can ve mal güvenliğini garanti altına almıştır. • Bu tarihten sonra istikrar sağlanmışsa da, adanın Türk kesimi ne Kıbrıslı olabilmiş ne de 1983 yılında ilan edilen bağımsızlığı Türkiye dışındaki devletler tarafından tanınmıştır.

  12. 1990’lı yılların sonlarından itibaren AB üyelik sürecinin başlamasıyla adada çözüm arayışları BM’in önerisi ile Annan Planı adı altında başlamış ve Türkler tarafından kabul edilirken, GKRY red kararıyla karşıladı. • Türkiye 2004-2005 yıllarında AB’nin Katılım Ortaklığı belgesini imzalamakla, Kıbrıs’la ilgili konularda zımnen de olsa Rumların isteğini kabul eden bir pozisyon aldı. • Bayrağı, hükümeti olan KKTC sadece Türkiye tarafından tanınmış durumdadır. • Nüfusu 2006 sayımlarına göre 256.644 olarak bildirilmiştir.

  13. KAYNAKLAR • Yavuz, Celalettin., 2010, Avrasya’da Türk Jeopolitiği (Türklere Açılan Geniş Ufuklar), Berikan Yayınevi, Ankara. • Dünden Bugüne Kıbrıs Tarihi ve Kıbrıs Sorunu-I

More Related