1 / 56

GÜNÜMÜZDE İDEAL ARAZİ DÜZENLEMESİ NASIL OLMALIDIR????

GÜNÜMÜZDE İDEAL ARAZİ DÜZENLEMESİ NASIL OLMALIDIR????. HAZIRLAYAN BURCU KATKAT 091205002. BİR BAKALIM DÜNYADA NELER OLUYOR????

ling
Télécharger la présentation

GÜNÜMÜZDE İDEAL ARAZİ DÜZENLEMESİ NASIL OLMALIDIR????

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. GÜNÜMÜZDE İDEAL ARAZİ DÜZENLEMESİ NASIL OLMALIDIR???? HAZIRLAYAN BURCU KATKAT 091205002

  2. BİR BAKALIM DÜNYADA NELER OLUYOR???? XIX.yy başında 900 milyon olan dünya nüfusu XX.yy başında %60 dolayında bir artışla 1,5 milyara,buna karşın 60 yıllık zaman aralığında %100 bir oranda artışla 1960 yılında 3 milyona ulaşmıştır. ÜLKEMİZDEKİ DURUM ? 1927=13.5 milyon 1960=28 milyon 1990=57 milyon Günümüzde=72.5 milyon

  3. VE İŞTE DÜNYANIN ÖNÜNDEKİ TEMEL SORUNLARDAN BİRİ: Hızlı nüfus artışına karşın artırılamayan tarım toprakları!!!!! PEKİ NE YAPMALI? Tarım yapılabilecek alanların,nüfus artışına göre çoğaltılması mümkün olmadığına göre,mevcut tarım topraklarından daha fazla miktarda verim alınmasını sağlayacak yol ve yöntemlerin bulunmasını sağlamak gerekmektedir. PEKİ BUNUN İÇİN NE YAPMALI? YAŞANILABİLİR KIRSAL OLUŞTURMALI!!!!

  4. PEKİ NASIL ?? KIRSAL KALKINMA!!! PEKİ KIRSAL KALKINMA NELERİ İÇERİR? Sadece tarım politikası mı? HAYIR. Eğitim, sağlık, Sosyal güvenlik, İstihdam,nüfus, Kültür,konut, Enerji,turizm ve çevre sektörleri açısından da dikkate almak gerekir.

  5. Kırsal kesimin ihtiyaçlarını, Kırsal kesimdeki söz konusu potansiyelin açığa çıkarılması... Kaynak kullanım etkinliğini artırmak gerekliliğini , Hizmetlerin ve yatırımların gerçekleştirilmesini, DOĞURMUŞTUR...

  6. PEKİ ARAZİ YÖNETİMİ KONUNUN NERESİNDE ???? Kırsal kalkınma planlarında etkili yönetim aracı arazi yönetimi. Bir Gerçek Var !!!! Türkiye tarım sektörünün diğer devletlerle rekabet edilebilir bir duruma gelebilmesi,kırsal alanda yapılan yatırımlardan beklenen faydanın sağlanması ve tarımsal yeniliklerin parsellerin içine kadar götürülmesi için her şey den önce tarımsal bünye bozukluğunun düzeltilmesi gerekmektedir.Öte yandan tarımsal kalkınma için Avrupa topluluğu ülkelerinde ve ülkemizde önemli tarım politikası,tarımsal yapının entegre olarak iyileştirilmesidir.Bunlar arasında “arazi toplulaştırması” önemli bir yer almaktadır.

  7. Köy ve şehir nüfuslarının dağılımı Yerleşim yerleri Sayım Yılları 1990 2000 2007 2008 2008 Şehir 33 326 351 44 006 274 49 747 859 53 611 723 (%) 59,0 64,9 70,5 75,0 Köy 23 146 684 23 797 653 20 838 397 17 905 377 (%) 41,0 35,1 29,5 25,0 Tarımda işlenmeye elverişli olmayan fakat işlenen toplam 5,1 milyon hektar alan her yıl erozyonla aşınmakta kaybolmakta ve verimini yitirmektedir.Buna karşılık işlemeli tarıma uygun olup çayır,otlak,çalılık,fidanlık olarak duran 5 milyon hektar alan ise,işlemeli tarımın dışında tutularak,ekonomik olmayan şekilde kullanılmaktadır. Tarımsal işletmelerin parçalılık durumlarına bakıldığında 2001 tarım sayımı verilerine göre, mevcut 3 022 127 adet işletmenin % 4.8’inin 1-3 parça, % 44.2’sinin 4-5 parça, % 28’inin 6-9 parça, % 23’ünün ise 10 parça ve üzerinde parçalı yapıya sahip olduğu görülmektedir.

  8. Yazılı olan rakamalarda ileri gidilerek ülkemizde tarımın temel yapı sorunları şöyle sıralanabilir. 1=Kırsal toplum insanının önemli bir bölümünün hiç toprağı yoktur. 2=Tarım işletmelerinin büyük bir bölümünün toprağı bir ailenin geçimini sağlayamayacak kadar küçüktür. 3=Tarım işletmelerinde toprak mülkiyeti dağılımı dengesizdir. 4=Halen geçerli olan kiracılık yarıcılık ve ortakçılık düzeni ekonomik ve verimli tarım yapılmasını engellemektedir. 5=Tarım işletmelerinin büyük bir çoğunluğunda araziler küçük parseller halinde dağınık ve şekilleri düzensizdir. 6=Artan nüfusun tarım dışı sektörlere çekilememesi ve diğer nedenlerinden dolayı, tarım işletmelerinin sahip olduğu arazilerde parçalanma sürmekte ve ekonomik işletme büyüklüğünün altına düşülmektedir.

  9. Bunun için !! Ülkemizde süratle arazi toplulaştırması yapılarak,dağınık ve parçalı arazilerin birleştirilmesi suretiyle bir işletme bünyesi bütünlüğü sağlanmalıdır. ARAZİ NEDEN PARÇALANIR ? Doğal koşullar nedeni ile..(zorunlu parçalanma) Fiziksel tesislerin yapılması nedeni ile..(Karayolu,Demiryolu ve sulama tesislerin inşaası) Tarımsal faaliyetler nedeni ile ortaya çıkan parçalanma.. (Tarımsal faaliyetlerin çeşitlendirilmesi) Nüfus artışı,miras ve alım satım nedeni ile ortaya çıkan parçalanma..

  10. Parçalanma Tarım İşletmelerini Neden olumsuz Etkiler ? =Arazi kullanımını etkiler. ( yollar,su arkları,sınırlar) “Sınır kayıpları açısından en elverişli parsel kare, İşletme kolaylığı ve zaman kaybı açısından ise dikdörtgen Parsellerdir.” =üretimi etkiler. =işçilik giderlerini etkiler. =makine verimi üzerine etkisi. =sulama projelerindeki olumsuz etkileri, “ülkemizde tüketilebilir yerüstü ve yeraltı suyu potansiyeli yılda yaklaşık 112 milyar m³ tür.DSİ başta kamu kurum ve kuruluşların 2008 yılı itibariyle geliştirdikleri projeler sonucu çeşitli amaçlara yönelik su tüketimi 46 milyar m³ e ulaşmıştır.Bunun %74 ü tarımsal sulamada kullanılmaktadır.”

  11. Ülkemizde tarım arazilerinin 12,5 milyon ha’ı sulanabilir özelliktedir.Ancak yapılan etütlere göre,mevcut su potansiyeliyle teknik ve ekonomik sulanabilecek arazi 8,5 milyon ha olarak belirlenmiştir.Türkiye’de 2008 yılı sonu itibariyle toplam 5,34 milyon ha arazi sulamaya açılmıştır. !!! DSİ’ ye göre 2004 yılı verileri itibariyle sulama öncesi projesiz durumda ortalama tarımsal gelir.60 YTL iken ,sulama sonrasında 310 YTL olmaktadır. Araştırma; Konya-Çumra sulama şebekesinde toplulaştırmaya yer verilmeden planlanan bir sulama geliştirme proje alanında, mevcut 890 parselden % 28’inin tarla içi sulama kanalından (kuvarter) % 35’ inin tarla içi yüzey drenaj kanalından, %45’inin de yol sisteminden yararlanamadığı belirlenmiştir.

  12. Araştırma; Eskişehir-Yassıhöyük sulama proje alanında ana ve yedek kanallar arasındaki parsellerin toplulaştırmadan önce ancak %40’ı, arazinin ise % 50’si sulanabilmektedir. Sulama randımanı ve sulama oranının arzu edilen düzeye erişememesin de; parsellerin küçük, dağınık ve şekillerinin düzensiz oluşunun önemi büyüktür. ARAZİ TOPLULAŞTIRMASI NEDİR?

  13. Arazi Toplulaştırması; tarımsal üretimin arttırılması amacıyla, küçük parseller halinde birden fazla parçaya bölünmüş, değişik yerlere dağılmış veya elverişsiz biçimde şekillenmiş arazilerin; modern tarım işletmeciliği esaslarına göre ve sulama hizmetlerinin getirilmesine en uygun bir şekilde birleştirilmesi, şekillendirilmesi ve düzenlenmesi işlemine denir. Toplulaştırma çalışmalarının başlangıcı, Türkiye’de ilk defa arazi toplulaştırma uygulamaları Konya ili Çumra ilçesinin Kargın köyünde başlamıştır. Burada yapılan toplulaştırma dar anlamda yapılmış olup sadece parsellerin gruplandırılması şeklinde olmuştur. Tarımsal bünyenin tespiti ve kıymetlendirme etütleri yapılmamıştır. Çiftçilerin başlangıçta bu çalışmalara inanmadıkları gibi toplulaştırmaya da tepki göstermişler ve kabul etmemişlerdir. Ancak çiftçilerle görüşülerek arazi toplulaştırmasının ne demek olduğu, uygulandığı zaman çevreye ve insanlara sağladığı yararları anlatılmış ve ilk toplulaştırma çalışmaları bu şekilde başlamıştır.

  14. Aynı köyde 1961-1972 yılları arasında II.esas sulama şebekesi altında bulunan toplam 6.000 ha alanının toplulaştırılması yapılmış ve her sınıf arazi kendi içerisinde toplulaştırmaya alınmıştır. Arazi toplulaştırma çalışmalarına teknik ve hukuki yönden yeterli kanuni mevzuatın ve teknik elemanların bulunmayışı nedeniyle 1963-1964 yılları arasında ara verilmiştir. 1964 yılında D.P.T ile Birleşmiş Milletler Tarım Teşkilatı (FAO)’ nun birlikte yürüttükleri araştırma projesi içerisinde toplulaştırma çalışmalarını Antalya, Burdur ve Isparta İllerini içerisine alan bölgede tarımsal alt yapının geliştirilmesi için alınacak tedbirler araştırılmış ve arazi toplulaştırması yönünden geniş etütler yapılarak örnek planlamalarda bulunulmuştur. Bu bölgede pilot saha olarak Antalya-Aksu-Sağ Sahil sulama şebekesi içinde 134.4 ha alan toplulaştırılmıştır. 1965 yılında İller Bankası tarafından İzmir-Manisa Yöresindeki arazi toplulaştırma projeleri yapılmıştır. 1966 yılında Burdur iline bağlı Bucak İlçesinin İncirdere köyünde 613.6 ha’lık alanda toplulaştırma uygulanmıştır.

  15. Türkiye’de Arazi Toplulaştırılmasının Tüzel Yapısı Arazi toplulaştırmasının tüzel yapısını, başta 1982 Anayasası ile 4721 Sayılı Yurttaşlar Yasası olmak üzere, 3083 sayılı Sulama Alanlarında Arazi Düzenlemesine Dair Tarım Reformu yasası, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı yasası ve ilgili diğer yasa ve yönetmelikler oluşturmaktadır. Anayasanın 44. Maddesi’ne göre; Devlet, toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek, erozyonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter derecede toprağı bulunmayan çiftçilikle uğraşanlara toprak sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri alır. Değişik tarım bölgeleri ve çeşitlerine göre toprağın genişliğini tespit edebilir. 4721 Sayılı Yurttaşlar Yasasının 755. maddesine göre; Su yollarını düzeltme, sulama, bataklık yerlerini kurutma, yol açma, orman yetiştirme, arazileri toplulaştırma gibi iyileştirme işleri, ancak ilgili maliklerin ortak girişimleriyle yapılabilecekse, arazinin yarısından fazlasına sahip bulunmak koşuluyla maliklerin üçte ikisinin bu yolda karar vermeleri gerekir. Diğer malikler de bu karara uymak zorundadır. Alınan karar, tapu kütüğünün beyanlar sütununda gösterilir.

  16. Peki arazi Toplulaştırmasının Tarım İşletmelerine ve Arazilerimize Etkileri Nelerdir? 1=İşletmelerin Net Arazi Kullanma Alanında Artış olmaktadır . 2=Parsellerin Korunmasında Kullanılan Malzemede Azalma Olmaktadır. 3=Parsel Sayısı Azalmakta, Parsel Büyüklükleri Artmakta, Parsel şekilleri düzenlenmekte ve şahıslara Ait Hisseler birleştirilmektedir. 4=İşletme Merkezi İle Parseller Arasındaki Uzaklıkta Azalma Olmaktadır.

  17. Araştırma; Erzincan-Güllüce köyü arazi toplulaştırma projesinde ise aynı uzaklığın ortalama %37 oranında azaltılması mümkün olmuştur. 5=Teknik Tarım Yöntemlerinin Uygulanmasında Kolaylık, İşçilik Gereksinmesinde Azalma Olmaktadır. Araştırma; Erzincan-Güllüce köyünde yapılan bir araştırmaya göre arazi toplulaştırması sonucu ortalama parsel boyunun 98 m den 122 m’ye yükseltilmesi ile işçilik gereksinmesinde % 3.5-4.5 oranında azalma olacağı saptanmıştır. 6=Sulama projelerinin yatırım giderlerinde tasarruf sağlanmaktadır. 7=Tarım İşletmelerinde Verim ve Gelir Artışı Sağlanmaktadır.

  18. Araştırma; Bursa-Karacabey DSİ sulama projesinde, kanal uzunluklarının kısalması, kanalet tiplerinin küçülmesi ve sanat yapılarındaki azalmanın, proje maliyetinde % 30 oranında tasarruf sağlayabileceği belirlenmiş ve ayrıca büyük rakamlara erişen kamulaştırma bedelinin ortadan kalktığı açıklanmıştır. Araştırma; Türkiye’de Erzincan-Güllüce köyünde arazi toplulaştırması uygulanan tarım işletmelerinin toplulaştırmadan önce ve sonra yapılan ekonomik analiz sonuçlarına göre işletme başına düşen gayri safi hasılada % 31.7 oranında artış olduğu saptanmıştır. 8=Proje Alanındaki Çiftçiler Arasında Huzur sağlanmaktadır.

  19. PEKİ BİZ NELER YAPIYORUZZZZZ ???? TARIM REFORMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAZİ TOPLULAŞTIRMA ÇALIŞMALARI

  20. Türkiye genelinde Mülga Toprak-Su, Mülga Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü ve Tarım Reformu Genel Müdürlüğü olarak bugüne kadar toplam 1.115.000 hektar alanın toplulaştırılması tamamlanmıştır. Bu alanın 795.000 hektarlık kısmı 1990 yılında kurumumuzca başlatılan projeler kapsamında yapılmıştır. Kurumumuzca 2.419.000 hektar alanda toplulaştırma çalışmaları devam etmekte olup 250.000 hektarlık kısmı 2010 yılı sonunda tamamlanacaktır. Sonuç olarak Arazi toplulaştırmasının faydalarını bir kez daha yazarsak ; Her parsel sulama şebekesine bağlandığından dolayı sulama oranı artmaktadır. Sulama ve açık drenaj kanalı, karayolu ve demiryolu gibi fiziki tesislerin sebep olduğu parçalanmalar önlenmektedir.

  21. Fiziki tesislerin inşasında kolaylık ve maliyetinde tasarruf sağlanmaktadır. İşletme merkezi ile parseller arasındaki mesafelerin kısalması nedeniyle işletme yönünden ve akaryakıttan tasarruf sağlanmaktadır. Parsel şekilleri düzeltilmekte ve birim parsel büyüklükleri artmaktadır. Parsel sayısının azaldığından parsel sınır uzunlukları kısalmakta, böylece parsellerin korunmasında kullanılan tel, çit ve duvar gibi malzemelerden tasarruf sağlanmaktadır. Arazi toplulaştırması ile beraber tarla içi drenaj, tarla içi yol ve tahliye ile toprak ıslahı çalışmaları gibi tarla içi geliştirme hizmetleri de yapıldığından üretimin artırılması ile çiftçinin geliri artmaktadır. Proje ile her parsel sulama kanalı ve yola kavuştuğundan, çiftçiler arasındaki anlaşmazlıklar ortadan kalkmakta, böylece sosyal huzur sağlanmaktadır. ilecektir.

  22. Proje uygulaması ile Tapu Kadastro kayıtlarının yenilenmesi sağlanmış olmaktadır. Maliye hazinesine ait araziler ile meralar toplanarak kanal ve yolla sınırlandırıldığından çiftçilerin tecavüzleri önlenmektedir. Parsel boyutları ve şekillerinin makineli tarıma uygun hale getirilmesi sebebiyle modern işletmelerin kurulması mümkün olabilmektedir. Ülkemizde yapılan toplulaştırma çalışmaları sonucunda toplulaştırmanın önemi ve etkinliği anlaşılmış olup, bundan sonraki toplulaştırma çalışmalarında doğa ve çevre koşullarının korunmasına da önem verilmesi şartıyla, gelecek kuşaklara daha güzel ve daha sağlıklı bir çevre bırakmamız mümkün olabilecektir.

  23. “Arazi toplulaştırması nedir? “ diyerek çıktık yola.. Yararları,zararları ve Türkiye deki çalışmalardan bahsettik ŞİMDİ ise konuya daha iyi vakıf olmak için DÜNYAda neler Oluyor bir bakalım ve çıkartımlar yapalım...

  24. Avrupa Birliği Ülkelerinde Arazi Toplulaştırma Uygulamalarına Bakış ....

  25. Tarımda sürdürülebilirlik kavramının güncel olduğu ve bu kavram etrafında yoğunlaşan tarısal gelecekle ilgili en önemli çözüm yollarından birisinin Kırsal Alanın Geliştirilmesi olduğu artık dünyada kabul edilmiştir. Genellikle gelişmiş ülkelerin tümünde bitirilen ve oldukça önemli mesafeler alınan Kırsal Alan Geliştirme çalışmalarından bazı örnekler vermek gerekirse Almanya bu konuda artık çevre, peyzaj ve doğayı koruma amaçlı toplulaştırma çalışmaları ile birlikte köy gelişimi ve yenileşme projelerini yapmaktadır. Bir çok dünya ülkesinde milli gelirin temelini oluşturan tarımsal yapıda, arazilerin parçalanması sonucu tarımsal üretimin azalması olayı önemini gün geçtikçe artırmaktadır.

  26. Bu sorunu çözümlemek amacıyla arazi parçalanmasına neden olan sosyal ekonomik ve politik problemlerin belirlenmesi ve çözüm yollarının aranması çalışmaları birkaç yüzyıl öncesine dayanmaktadır ve bu konuda çeşitli kanuni tedbirler alınmıştır. Avrupa ülkelerinde özellikle II. Dünya savaşından sonra giderek artan bir hızda kırsal alanlardan kentlere doğru bir göç akımı başlamıştır. Kırsal alanlardaki yaşam zorluğu ve toprak yetersizliği nedeniyle kentleşme olgusu sanayileşme sürecine girememiş, kentlerin çevresi aç ve yoksul insanların bulunduğu mahalle dolmuştur. Kırsal kalkınma sorunları Orta ve Batı Avrupa ülkelerinde özellikle Almanya, Fransa Hollanda, İsviçre ve Avusturya’da bu konuda yapılan çalışmalar oldukça başarılı olmuştur.

  27. Çalışmalarda toplulaştırmada hedef farkı olmakla birlikte istekler belli bir alanda yoğunlaştığı gözlenmiştir. Finlandiya, Almanya, Hollanda ve İsveç’in Arazi Toplulaştırma Temel Hedefleri aşağıdaki tabloda sıralanmaktadır. =Avrupa Birliği ortalamasına göre 10,0-49,9 hektar arası araziye sahip işletmeler toplam işletmelerin %30,8’ini oluşturmaktadır. Fransa’da % 52,5, Almanya’da % 45,8, Hollanda’da % 53,1 ve İngiltere’de % 42,2 oranında olan 10,0- 49,9 hektar araziye sahip işletmeler Avrupa Birliğinin tarımsal üretiminde orta ve büyük işletmelerin yaygınlığını göstermektedir. Bu ülkelerin Birliğin tarım sektörü yönünden de en güçlü ülkeleri olduğu gözden uzak tutulmamalıdır. =Avrupa birliğinde 50 hektardan daha fazla araziye sahip işletmelerin oranı Türkiye’den oldukça fazladır. =Türkiye’de işletmelerin ancak %0,9. u 50 hektardan daha fazla araziye sahipken, Birlik ortalaması % 6,7 dir. Bu oran Fransa’da % 14,6, İngiltere’de % 33,1, Almanya’da % 4,7 dir.

  28. 50 hektar ve daha fazla araziye sahip işletmeler Türkiye’de işlenen alanların %17,1 ini tasarruf ederken, Birlik ortalaması % 44,1dir. AB ülkelerinden İngiltere’de toplam tarım alanının %1,8 i,Fransa’da % 5,6 sı, Almanya’da % 13,3 ü 10 hektardan küçük işletmelere bırakılmışken, Türkiye’de % 42,06 sının bu tip işletmelere ayrılmış olması küçük işletmeciliğin Türkiye’de Avrupa’daki gelişmiş ülkelerden çok daha yaygın olduğunu göstermektedir. Avrupa’daki bu sonuç kendiliğinden ortaya çıkmış bir olgu olmayıp, bazen koşulların zorlaması, son zamanlarda ise uygulanan akılcı politikaların sonucudur. Bu bağlamda toplulaştırmanın Avrupa’daki geçmişine kısaca bakmakta yarar vardır.

  29. AB’DE TOPLULAŞTIRMAYA GENEL YAKLAŞIM Avrupa ülkelerinde özellikle II. Dünya savaşından sonra giderek artan bir hızda kırsal alanlardan kentlere doğru bir göç akımı başlamıştır. Kırsal alanlardaki yaşam zorluğu ve toprak yetersizliği nedeniyle kentleşme olgusu sanayileşme sürecine girememiş, kentlerin çevresi aç ve yoksul insanların bulunduğu mahalle ve semtlerle dolmuştur. Kırsal kalkınma sorunları Orta ve Batı Avrupa ülkelerinde özellikle Almanya, Fransa Hollanda, İsviçre ve Avusturya’da bu konuda yapılan çalışmalar oldukça başarılı olmuştur.

  30. AB ÜLKELERINDE ARAZI TOPLULAŞTIRMANIN BAŞLANGICI... Almanya: Tarihte ilk defa XVI. yüzyıl ortalarında Almanya’da Bavyera’da tarımsal yerleşim amacıyla ön çalışmalar yapılmış ve 1718 yılında yine Almanya’da bugünkü Tarım Reformuna öncülük etmiş olan arazi toplulaştırmasına ait ilk kararname yayınlanmıştır. 1812 ‘de Prusya’da çiftçinin refah seviyesini yükseltmek amacıyla bir başka kararname yayınlanmıştır. Almanya’da bugünkü teknik anlamda arazi toplulaştırma çalışmalarına ancak 1936 ve 1937 yıllarında yayınlanan arazi toplulaştırma kanunları ile hız verilmiştir.

  31. Slovenya: Slovenya’da geçmiş yüzyılda yapılan en yoğun çalışma 50.000 ha dan daha fazla toprağın toplulaştırmaya dahil edildiği 1981 ve 1990 yılları arasında olmuştur. Son 5 yılda yaklaşık olarak 3000 ha’lık tarımsal arazi toplulaştırılmıştır. Toplulaştırılmış arazilerin seçimindeki ana kriter, toplulaştırmanın uygulanmasından önce ve sonra arazilerin durumu için dijital kadastro haritalarının elde edilip edilmeyeceğidir. Bulgaristan: Bulgaristan'da, çiftlik dönüşümleri henüz tamamlanmamıştır. Tahminler toprak reformunun tamamlanmasıyla özel çiftçi arazilerinin düzenlendiğinde 12 milyon arazi parselinin 2.6 milyona düşeceğini bunun da ortalama 0.4-0.5 ha olan parsel büyüklüklerinin artacağı yönündedir.

  32. Toplulaştırmanın Sağladığı Verim Artışları İsviçre: Toplulaştırma sonucunda, % 6-18 arasında ortalama işgücü ve masraf tasarrufu, % 5-41 arasında ortalama verim artışı sağlandığı tespit edilmiştir. İsviçre’nin bir başka bölgesinde yapılmış arazi toplulaştırma çalışması sonucunda da aşağıdaki verim artışlarına ve tasarruflara ulaşılmıştır:  % 29,7 bitkisel verim artışı,  % 15,4 hayvansal verim artışı,  % 20-30 arasında ortalama işgücü tasarrufu.

  33. Slovenya: Slovenya’da Prigorica-DolenjaVas bölgesinde toplam 2490 ha’lık alanda yapılan toplulaştırma çalışmasında toplam parsel sayısı 15.340’dan 5470’e düşmüş, ortalama parsel büyüklükleri de 0.20’den 0.46’ ya çıkmıştır. Almanya: Kişi başına üretim artışın iki katına, yerleşimin yeniden düzenlenmesi halinde üç katına kadar arttığı, Toplulaştırma sonucunda, % 50’ye varan işgücü ve masraf tasarrufu ile % 50’ye varan verim artışı sağlandığı tespit edilmiştir. Bayern eyaletinde yapılan bir araştırmada, arazi toplulaştırma sonucunda aşağıdaki durum saptanmıştır.

  34. NELER ÖĞRENDİK BİR BAKALIM ? =Arazi Toplulaştırması Nedir ve Ne Değildir ? =Arazi Toplulaştırmasının Faydaları Nelerdir ? =Türkiye deki Arazi Toplulaştırma Çalışmaları? =Dünyadaki Arazi Toplulaştırma Çalışmaları ? PEKİ NELER ÖĞRENMELİYİZ ?

  35. Şimdi Sıra Bu Öğrendiklerimizden Yola Çıkarak Günümüzde İdeal Bir Arazi Düzenlemesi Nasıl Olmalıdır ?

  36. VEEE ŞİMDİ SIRA GERÇEKLERLE YÜZLEŞMEKTE ???

  37. Arazi toplulaştırması sadece kırsal kesimde yaşayan köylüyü değil ,kentliyi de ilgilendiriyor. Bu aşamaya geldik... Siz çevreyi ne kadar olumlu yönde kullanıyorsunuz kendi kendinize sorun. Kendi kendinize sorun ormanları nasıl kullanıyorsunuz. Mezrayı nasıl kullanıyorsunuz. Sahil kesimleri nasıl kullanıyoruz. Kentlerin mimarisini nasıl koruyoruz,Ondan sonra cevabı bulmaya gayret edin. Her şeyden önce eğitim meselesi.Bu olmadan insanlarınızı eş düzeyde eğitmeden yani benim köylümü,benim kasabalımı,benim kentlimde aynı eğitime sahip olmalı..Hollanda da bir otelde temizlik yapan bir kızcağız 2 lisan biliyor.Demek ki eğitimde bir kültür de eş düzeylilik var ama farklılık yok mu. EVET çok fark var aramızda. Buna dikkat etmemiz lazım.

  38. Gidişatta Değişimler Söz konusu .Bu değişimleri yaptırabilecek politik güç var mı ? Her şeyden önce bu soruyu sormalıyız . 40 yıldır söylenen şey nedir ? İNSAN İSTEDİKLERİ İLE DOĞA ARASINDAKİ KURABİLMELİ.VE BUNU ANCAK AKILLI İNSANLAR YAPABİLİR. Akılsızlar çıkarlarını düşünürler.İhtiraslarına mahkum olanlar bunu mahvederler.

  39. Kızıl derili Şefi ile Amerika Başkanı Arasında Geçen Bir Yazışma: Kızıl derili diyor ki :Şu toprakları iskana açıyorsunuz,ormanları yok ediyorsunuz,bufaloları yok ediyorsunuz,kuşları yok ediyorsunuz.Gelecek nesillere ne bırakacaksın ey Amerika Başkanı ! Şimdi siz doğayı tahrip edeceksiniz,herşeyi kullanacaksınız,istismar edeceksiniz.Kendi hırsınız için ama gelecek nesilleri düşünmeyeceksiniz.Akıllı insanlar doğanın verdikleri ile insan istekleri arasında bir dengeyi kurarlar.Kurmak zorundadırlar.Hani bugün ayağına gittiğimiz Avrupa Birliği ülkeleri bunu doğrumu yapıyor ,hayır.Tunadan akana bak ,kimse bunu dile getirmiyor.Karadeniz’i kirletiyor,Eğeyi kirletiyor, o halde arazi toplulaştırmasının sorunlarını sizlerde biliyorsunuz.Ben birşey söylemiyorum.

  40. Hukuki sorunlar,Teknik sorunlar,kurumlar arası eşgüdüm meselesi ,kurumlar .......... Japonya’da uygulanan arazi toplulaştırması,bir kere yasalar var,o yasalara bağlı olarak ta yerel yönetimler ve merkezi yönetim bu işe soyunmuş,sadece arazi toplulaştırması parsel düzenlemesi değil,mekanın düzenlenmesi istihdamın artırılması,üretim ve iş gücü potansiyelinin sağlanmasına yönelik hedef o insana gelir sağlamak....

  41. En büyük sorun ??? Kurumlar arası koordinasyon..yasal düzenlemeler oldu kurumlar değişti ve mevcut işlerin durumu ileride mutlaka çözülecektir inanıyorum daha önemlisi inanmak istiyorum...Ancak şuan bunların hepsi birer büyük sorun.

  42. KÜÇÜK BİR ANEKDOT.. Geçmiş bir zat tahsildar.Köyden vergi toplamak için kışın ortasında yola çıkıyor.Yolun ortasında oldukça yorulmuş üşümüş.O sırada bir köylü vatandaş dağdan odun getiriyor.Kışın işte yakacak olarak kullanmak için.Bu çok yorulduğu için vatandaşa rica ediyor.İşte Ahmet,Mehmet neyse. “Amca odunu yık ,ben ücretini vereyim,eşeğe bineyim gideyim.Çok üşüdüm”.köylü önce bir düşünüyor. “peki benim yıktığım odunlar ne olacak.” “Amca” diyor “işte bak odunu veriyorum sana.Odun burada kalsın,yeter ki ben gideyim”.Vatandaş gene düşünüyor. “Benim odunum ne olacak.”diyor.Tahsildar çok üşümüş “Ya odununda eşeğinde parasını sana vereyim yeter ki bir an önce gidelim “ derken vatandaş diyor ki “Benim odunum ne olacak.”

  43. Buradan şuna gelmek istiyorum.İşte mülkiyet anlayışımızın yaygınlaşamamasının Ana en büyük nedeni.Toplumumuzda ki mülkiyet anlayışı.Mülkiyet egemenlikten geliyor.Kırsal kesimde bir güç göstergesi mülkiyet.Arazinin elinden alınacağını yada yerinin değişeceğini yada işe bir kısmının azalacağını düşündüğünde buna yanaşmıyor.Yanaşmak istemiyor. OYSA öbür tarafta bakıyoruz.işte imar uygulamalarında %45’lere yada kimi zaman işte belediyenin aldıklarıyla %50’lere %60’lara kadar arsa kesintisine razı olabiliyor. NEDEN ?Getirecek rantı gördüğü için.Bunu somut olarak gördüğü i.in bizde vatandaşa kırsal kesime bunu somut olarak göstermek zorundayız.Toplulaştırma sonucunda %20’lere ,%30’lara yada işte %40’lara kadar verim sağlayacağını görmek zorunda.Görmediği sürece biraz önce ki anekdot gibi anlamayacaklalar,düşünemeyecekler.Yani kabullenmesi oldukça zor.

  44. Yerel yönetimler aracılığı ile ,o bölgenin temsilcilerinin aracılığı ile yapmak çok daha kolay olacaktır. Bunun sürekli yapılması en azından başlangıçta belki küçük bölgelere uygulanıp il bazında yayılması gerekli olacaktır. Öte yandan baktığımızda biz il özel idaresini belediye sınırları dışında imar . planına yetkisi vermişiz.Yani diyoruz ki 18. maddeyi uygulayabilirsin ,arsaları birleştirebilirsin,buradan yol yapabilirsin,değişik tesisler yapabilirsin ve bunun karşılığında da işte vatandaşın arazisinden %45 ‘e kadar kesinti yapabilirsin. AMAAAAAAAA kırsal kesime diyoruz ki arkadaş sen bunu zorunlu olarak yapamazsın.Vatandaş isterse yaparsın.Kentsel topraklarla kırsal toprakların rantını düşürdüğümüzde şuan oldukça büyük bir çelişki gözükmekte. GELECEKTE BUNUN DÜZELECEĞİ İNANCINDAYIM.

  45. İDEAL BİR DÜZENLEME NASIL OLMALIDIR? BİR YÖNTEM...... • 1 .Arazi Toplulastırma Projesinin Hazırlanması • Parsellerin yeniden düzenlenmesinde temel amaç olan, her katılımcıya eski arazisi ile aynı değerde ve yüksek toplulaştırma oranında, parsel biçiminde arazi verilmesine çalışılmalıdır..

  46. 2. Yapısal Sorunların Belirlenmesi • Köy gelişme alanının büyüklüğünü saptamak amacıyla ne kadar arsa gereksinimi oldugu • hesaplanmalıdır.Bunun için bir arsaya verilecek minimum büyüklük kaynak araştırmasında verilen esaslar ve bir işletmenin sahip olduğu hayvan sayısı,mekanizasyon şekli, üretim şekli ve köydeki mevcut işletme büyüklükleri göz önüne alınarak belirlenmelidir. • Ne kadar büyüklükte bir gelişme alanına ihtiyaç • duyulduğu ise köyün mevcut doluluk oranı,şu andaki nüfus ve ilerideki nüfus artışı dikkate alınmalıdır.

  47. Köyün fiziksel, sosyal ve kültürel yönden yapısını ortaya koymak için köyde yaşayan her kesimi temsil edecek kişilerle karşılıklı görüşmeler yapılmalıdır.Köyde yaşayanların daha iyi bir köy yaşantısından beklentileri, istekleri, köyde var olan sorunları belirlenmelidir. Parsel sayısı azaldığı, şekilleri düzeldiği ve büyüklükleri arttığı için tohum, gübre, ilaç gibi tarımsal girdiler, daha optimal bir düzeyde kullanılmalıdır.

  48. Elbette var olan problemlerin çözümünün birden bire gerçekleşebileceğini beklemek gerçekçi bir yaklaşım olarak değerlendirilemeyecektir ancak burada unutulmamsı gereken baş mevzu, mevcut coğrafi koşullar dahilinde yerel ve öznel çözüm önerileri ile birlikte sürdürülebilir güçlü bir dönüşüm sürecini devreye sokmaktır. 3.ARAŞTIRMA SONUÇLARI VE TARTIŞMA Köy yerleşim alanının yenilenmesi anında yenileme elemanları olan koy içi yollarının, köy meydanının,kanalizasyon ve yüzey sularının,çöp depolama yerlerinin,spor,park ve yeşil alanların düzenlenmesi ve ileriye yönelik köy gelişim alanları için yer ayrılması, gibi araştırma ve tartışmalar hedefler doğrultusunda irdelenmelidir.

  49. Türkiye tarımında dönüşüm zorunlu hale gelmiştir.Uluslararası anlaşmalarla Dünya tarım ürünleri ticaretinde Dünya tarım mallarının serbest kalması Türkiye açısından yeni fırsatlar yaratabilir. Bu nedenle ideal arazi düzenlemeleri Tarımın gelişmesi açısından önemiyle tartışılıp gerekli çalışmalar yapılarak uygulanmalıdır. Batı Avrupa ülkelerinde arazi toplulaştırılmasına daima özel kanunlarla başlanılmış ve uygulamalarda kazanılan tecrübelerle bu kanunlar kısa aralıklarla geliştirilmiştir.

More Related