1 / 35

AHMET SELÇUK ALICI 1090320173

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ. TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ 2.SINIF (İ.Ö). AHMET SELÇUK ALICI 1090320173. İSKENDER PALA.

lok
Télécharger la présentation

AHMET SELÇUK ALICI 1090320173

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ • TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ • 2.SINIF (İ.Ö) AHMET SELÇUK ALICI 1090320173

  2. İSKENDER PALA

  3. Profesör Doktor İskender Pala (8 Haziran 1958 Uşak), edebiyatçı ve edebiyat araştırmacısıdır. Divan Edebiyatı üzerine yaptığı çalışmalar ile tanındı. İstanbul’da ikamet eden yazar 3 çocuk babasıdır.İlkokul’ u Uşak’ta ki Cumhuriyet İlköğretim okulu’nda bitirdi. Lise’yi Kütahya’ da ki Kütahya Lisesi’nde bitirdikten sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fak. Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde okumaya hak kazandı. Aynı okulda yaptığı Lisans Tez çalışması ;Câmiu'n-Nezâir’dir. Doktora çalışmasını ise yine İstanbul Üniversitesi’nde yaptı; Aşkî, Hayatı, Edebî Şahsiyeti ve Divânı. Divan edebiyatı dalında 1983 yılında Doktor, 1993 yılında İstanbul Üniversitesi’nde Doçent, 1998 yılında da Kültür Üniversitesi’nde Profesör oldu.

  4. Okuma hayatına Peyami Safa’nın eserleri ile başladığını belirten yazar, ilk okuduğu kitapların 9. Hariciye Koğuşu ve Yalnızız olduğunu söylüyor. Ömer Seyfeddin, Refik Hâlid, Reşat Ekrem okunduktan sonra, Osmanlı Tarihi ve Edebiyatla tanışması Erzurum ve İstanbul’da ki üniversite yıllarına denk gelmiş.Bir ara Hilmi Yavuz ile TRT’ de Şairane adlı programı sunan yazar; şu anda TRT 2 de Perşembe günleri 22.10 Divançe adlı programı hazırlıyor. Düzenli olarak Altunizade ve Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezlerinde Divan Şiiri Saati adı ile etkinlikleri olup sık sık okur günleri de düzenlemektedir.

  5. Ödülleri* 1989 Türkiye Yazarlar Birliği dil ödülü* 1989 (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü)* AKDTYK Türk Dil Kurumu ödülü, 1990 (Ansiklopedik Divân Şiiri Sözlüğü)* Türkiye Yazarlar Birliği inceleme ödülü, 1996 (Şairlerin Dilinden)* Aydınlar Ocağı Kayseri Şb. Yılın Edebiyat Adamı ödülü, 2001* YTB Uşak Halk Kahramanı ödülü, 2001* 2003 Türk - Eğitim-Sen, Türkiye Yazarlar Birliği, Polis Akademisi ve Emniyet Teşkilatı "Yılın Romanı Ödülü" ( Babil'de Ölüm İstanbul'da Aşk )

  6. Eserleri* Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü* Kronolojik Divan Şiiri Antolojisi* Akademik Divan Şiiri Araştırmaları* Divan Edebiyatı* Atasözleri Sözlüğü* Müstesna Güzeller* Şairlerin Dilinden* Aşina Güzeller* Ah Mine’l-Aşk* Efsane Güzeller* Kudemanın Kırk Atlısı* Kırklar Meclisi* Şiirler Şairler Meclisler* Şi’r-i Kadim

  7. * …Ve Gazel Yeniden* Perişan Gazeller* Peri-şan Güzeller* İki Dirhem Bir Çekirdek* Ayine* Gözgü* Tavan Arası* Kahve Molası* Güldeste* Gül Şiirleri* Hayriyye* Hilye-i Saadet* Babil’de Ölüm İstanbul’da Aşk* Kadılar Kitabı* Kırk Güzeller Çeşmesi* Kitab-ı Aşk* Kırk Ambar

  8. Edebiyatı,Leyla’yı Mecnun’u yeniden tarif edenİskender Pala ülkemizde önde gelen edebiyat aydınlarından birisidir ….

  9. ...ve Gazel Yeniden,İskender PalaSevgili! Hani bir aşk idin, bir güzellik idin sen, güzellikle aşkın kesiştiği prizmada. Güzelliğin, cihanı gösteren bir ayna; aşkın, o aynanın cilâsı idi hani. Güzelliğin olmasa efendim, aşkı hiç bilmeyecekti cihan; aşkın olmasa güzelliği hiç anlamayacaktı. Aşk pazarında mezat hep güzelliğine; güzellik yurdunda yollar hep aşkına durmuştu efendim... Ve sen gitmiştin…

  10. Akademik Divan Şiiri Araştırmaları,İskender Pala Yani hayat şartlarının değişmesi ve modern dünyanın etkisi ile değişen düşünce sistemi, divan edebiyatına da etki etmiş ve artık onun kullanılmaz hale gelmesine neden olmuştur. Bugün divan edebiyatının anlaşılmayışının ve hatta ona düşman oluşun başlıca nedeni bu değişimdir. Ancak unutmamak gerekir ki bu edebiyat bizim öz malımızdır ve benliğimizden kaynaklanan bir sanat anlayışıdır....

  11. Ansiklopedik Divan Şiiri Sözlüğü,İskender Pala deyim ve terimler, tarikatlar, özellikleri, efsaneler, kıssalar, Yunan mitolojisi, dinî terimler ve alışkanlıklar, ayetler ve hadisler, fıkıh, tefsir ve dinî ilimler ile İslâm dini ve dinî hayat vs. bir çok konularda açıklanması gereken maddeleri seçtik.

  12. Aşina Güzeller, Müstesna Güzeller’i, Şairlerin Dilinden sizlere tanıtmaya çalışmış idik. Geldiğimiz noktada okuyucudan gördüğümüz ilgi ve teveccüh, bize o has bahçede tanıştığımız Âşina Güzeller ile daha sıcak ve daha sık sohbet imkânları verdi. Kitabımızın sayfaları arasında gezinirken sizin de klasik şiir zevkimizin güzellerine rastlayacağınızı ve onlarla, aranızda bir göz ve ses âşinalığı bulacağınızı umuyoruz. Çünkü onlar, bizatihi biz demektir, siz demektir.

  13. Atasözleri Sözlüğü, * Çok ünlü olan atasözleri* Didaktik, öğretici ve yapıcı etkisi olan atasözleri* Düstur edinilmesi gereken atasözleri* Orta öğretimde sık rastlanan (ödev, kompozisyon, konuşma ve tartışma konusu vs. olabilecek) atasözleri* Disiplin ve verimliliği sağlayacak atasözleri* Mümkün olduğu kadar küfür ve müstehcenlikten arındırılmış atasözleri

  14. Ayine, kitapçıkta şairlere ait on beş gazel ile iki berceste, yine o şairlerin zamanlarına ait araştırmalarla şerh edilmeye çalışılmıştır.

  15. Babil’de Ölüm İstanbul’da Aşk Gök kubbenin altında insanın ruhunu soyan kötülükler ve giyindiren aşklar adına...Doğu ak ejder yılında başladı yirmi üç bin yıllık gizem...Uzayın sonsuzluğuna açılan kapıyı keşfe çıkmış bilge rahipler, uğruna topluca can verdikleri bir sırrın, binlerce yıl sonra, bir şair tarafından aşkın derin katmanlarına saklanarak korunacağını bilselerdi..

  16. Divane Güzeller Görmezden gelenler de, görülmek isteyenler de; geçmişi avuçlarında tutanlar da geleceği şekillendirmeye yeltenenler de artık bir şeyleri ortak üretmek, doğru hedeflere birlikte yürümek zorundalar. Küçük çıkarlar uğruna, tarih affetmeyecektir....

  17. Dört Güzeller Toprak, Su, Hava, Ateş Anasır-ı Erbaa "dört öğe", "dört element" demek. Biz ona "Dört Güzeller" dedik. Hani hepimizin bildiği toprak, su, hava ve ateş... (Terra, aqau, aer, ignis)... Yerkürenin galaksideki oluşumunu sağlayan dört unsur bunlar. Kimyada bir bütün veya bir yahni oluşturan şeylerden her biri.

  18. Efsane Güzeller Türk klasik şiirinin –nâm-ı diğer Divân Edebiyatının- özenle çatılmış nakışlı bir salonudur. Bu salonun bakmaya doyulmayan kırk küçük penceresi ve her pencereden farklı görünen kırk ayrı manzarası ve her manzara içinde yeniden efsaneleşen kırk güzeli bulunur.

  19. Fuzuli / Şahane Gazeller 1 Bende Mecnun'dan füzun aşıklık isti'dadı var Aşık-ı sadık benim Mecnun'un ancak adı varMecnun'dan çok aşıklık yeteneği var bende. Mecnun'un adı çıkmış ama benim asıl, sevgiliye bağlılığın timsali.

  20. Gözgü Gül yağmurlarına tutulalım istedik. Gül devrini hatırlayalım ve hatırlatalım istedik. Umarız Gözgü’müze yansıyan bu kırk görüntü, kırk ayrı gönülde, kırk ayrı kapı açar. Çünki sevinçler ve hüzünler hep bir gözgüden yansır yüreklerimize ve herkes bir gözgüde mutlaka kendi gerçeğini görür, eğer arayan gözlerle bakarsa.Gözgü, ayna demektir. Tıpkı bu serinin ilk kitabı olan Ayine” gibi....

  21. Gül Şiirleri Bir bülbül yanmasın mı? Dalına konmasın mı? Aşkına kanmasın mı mazlume, adını anmasın mı? Eleminle kuruyunca can evi, gazele dönmesin mi?!.....

  22. Kadılar Kitabı Bulunmazsa adalet milletin efrâdı beyninde Geçer bir gün zemine, arşa çıksa pâye-i devlet Vatandaşlar arasında adalet ve eşitlik kaybolunca, itibarı arşa çıkmış olsa da, devlet, bir gün yerin dibine geçer

  23. Kırk Güzeller Çeşmesi Okuyucu!Sen burada, bugün artık kaybettiğimiz değerlerimizle ilgili (nezaket, hayâ, tevekkül, merhamet, sabır, tefekkür, sadakat, dua, kanaat, gözyaşı vs.) kırk öğüt bulacak ve bunları şiirsel ilhamlarla okuyacaksın. Belki yazının içindeki öğüdü alacak, kıssadan hisse damıtacak, belki de unutuvereceksin

  24. Kırkıncı Kapı Çevrene bir bak istersen, aşkı ve sevgiyi, şiiri ve şarkıyı,çiçeği ve böceği ıskalayıp da mutlu yaşayabilen kim var?! … Seninle ben ey okuyucu , seninle ben… Söyle Allah aşkına, ayrı mıyız!..Bu mektup tertemiz bir gönül ile ta Kırkıncı Kapı’ya gidecekler için yazıldı vesselâm…...

  25. Kırklar Meclisi Vardım kırklar meclisineGel otur be can dedilerYüz sürdüm kademlerineDoğru gel canan dedile

  26. Kudemenın Kırk Atlısı Kudemanın Kırk Atlısı, atalarımızdan devlet adamı, mutasavvıf veya şair olan yalnızca kırk kişinin hayatlarından bazı kesitleri anlatır. Okuyucu isterse, bu kırk kişiden her biri onun hayat hikayesine girer ve yeni bir ömür formatlaması için önünde yeni bir pencere açar. Kimbilir, belki de bu kırk insanın hayatlarının satır aralarında bizler için bazı ibret sahneleri saklıdır.

  27. Mevlana Yaydan fırlayan ok gibidir ağızdan çıkınca bir söz. Ve hiç geri dönmüş değildir atıldıkta sonra bir ok. Seli başından bağlar ileriyi gören kişi. Ve geçtiği yerleri harap eder baştan bağlanılmayan sel. Ne tükenmez hazinesin sen ey dil ve ne devasız bir dert!

  28. Mevlana Benlikten KaçışKaçmak isterim kendimden; kaçmak, kurtulmak isterim. Bütün arzulardan uzaklaşmak isterim hem, bütün bağlardan kopmak...Durakların, konakların, mesefalerin bağlarıyla bağlanmışım da koparmak isterim bağlarımı şimdi, kırmak isterim

  29. Mir’at, Gül sözleri edelim çok çok, ve gonca sükûtu az az. Gül düşleri görelim gül gecelerinde, Gül’ün aşkını derelim gül hecelerinde. Gözü sürmeli ile ağlayanın arasına gül serpelim, güle yeminler edip. Gönülleri yıkayalım gül suyuyla. Gönüldendir şikâyet kimseden feryadımız yoktur

  30. Perişan Gazeller Elinizdeki kitaptaki gazeller, hem kronolojik tasniften uzak kalmış, hem tesadüfen ses kaydı yapılmış, hem de yüzyıllar sonra şairlerinin pejmürde evrakı arasından tesadüfen seçilmiş olmak bakımından perişan sıfatını üzerinde taşıyordu. Bu yüzden adına "Perişan Gazeller" dedik

  31. Şairlerin Dilinden Osmanlı toplumunu anlamak için Divân Edebiyatı'nı anlamak şarttır. Çünkü tarihin satır araları, çok defa şairlerin dilinden döküle gelmiştir. Divan Edebiyatı’nın masal bahçesine açılacak her kapı Şairlerin Dilinden bir tılsım ile aralanırsa o yolculuk yolculuk hazza dönüşecektir, emin olunuz

  32. Şiirler, Şairler, Meclisler Tezkireler, hatıralar, seyahatnâmeler ve tarihe ait daha bir yığın eser. Her devir için ayrı kitaplar,,hikâyeler...

  33. Tavan Arası Bazı eşyalarımız vardır, önce atmaya kıyamayıp tavan arasına kaldırırız da sonra unuturuz hayal meyal hatırladığımız ve işimize yarayacağına inandığımız bir şeyi aramak için, paslanmaya yüz tutmuş kilidini açarız tavan arasının ve uzun bir ömre ait bütün eski eşyalarımızı orada buluruz, güzel ve çirkin, neşeli ve üzgün…

  34. Yunus Emre / Gül ile Gülü Tartanlar Yunus, Anadolu'daki Türk şiirinin halka mâl olmuş en önemli mimarı, eseri ise yıkılmayan tek mimarîsidir. Onun efsaneleşen hayatı Anadolu insanının gönlüne, Mevlana'ların Hacı Bektaş Veli'lerin Hoca Dehhanî'lerinŞeyyad Hamza'ların çağında parlayan bir yıldız gibi yansır

  35. KAYNAKÇA www.iskenderpala.net www.kitabkurdu.com www.edebiyatforum.com www.antoloji.com

More Related