1 / 17

Bakara aşrı

Bakara aşrı. G ÜNÜN MUHASEBESİ. BAKARA SURESI 285-286

anais
Télécharger la présentation

Bakara aşrı

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Bakara aşrı

  2. GÜNÜN MUHASEBESİ BAKARASURESI 285-286 اٰمَنَ الرَّسُولُ بِمَا اُنْزِلَ اِلَيْهِ مِنْ رَبِّهٖ وَالْمُؤْمِنُونَ كُلٌّ اٰمَنَ بِاللّٰهِ وَمَلٰئِكَتِهٖ وَكُتُبِهٖ وَرُسُلِهٖ لَا نُفَرِّقُ بَيْنَ اَحَدٍ مِنْ رُسُلِهٖ وَقَالُوا سَمِعْنَا وَاَطَعْنَا غُفْرَانَكَ رَبَّنَا وَاِلَيْكَ الْمَصٖيرُ لَا يُكَلِّفُ اللّٰهُ نَفْسًا اِلَّا وُسْعَهَا لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ رَبَّنَا لَا تُؤٰاخِذْنَا اِنْ نَسٖينَا اَوْ اَخْطَاْنَا رَبَّنَا وَلَا تَحْمِلْ عَلَيْنَا اِصْرًا كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذٖينَ مِنْ قَبْلِنَا رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلْنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِهٖ وَاعْفُ عَنَّا وَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَا اَنْتَ مَوْلٰینَا فَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرٖينَ

  3. آمَنَ: İMAN ETTİ • الرَّسُولُ:PEYGAMBER • بِمَا أُنزِلَ إِلَيْهِ :KENDİSİNE İNDİRİLENE • مِن رَّبِّهِ :RABBİNDEN • وَالْمُؤْمِنُونَmüminler • كُلٌّhepsi • آمَنَ iman etti • بِاللّهِ:ALLAHA • وَمَلآئِكَتِهِ:MELEKLERİNE • وَكُتُبِهِ :KİTAPLARINA • وَرُسُلِهِ:peygamberlerine

  4. ءَامَنَ الرَّسُولُ بِمَا أُنْزِلَ إِلَيْهِ مِنْ رَبِّهِ وَالْمُؤْمِنُونَ • İMAN ESASLARINI ALLAH KOYAR • İMAN ESASLARINDA İTTİFAK VAR • SURENİN BAŞINDA DA İMAN VAR • كُلٌّ ءَامَنَ بِاللَّهِ وَمَلَائِكَتِهِ وَكُتُبِهِ وَرُسُلِهِ • PEYGAMBERLER İTTİFAK İÇİNDEDİRLER • İMAN ESASLARI SIRAYLA

  5. لاَ نُفَرِّقُ:farklı görmeyiz • بَيْنَ أَحَدٍ مِّن رُّسُلِهِ :peygamberlerin arasından herhangi birini • وَقَالُواْ :dediler • سَمِعْنَا :işittik • وَأَطَعْنَا itaat ettik • غُفْرَانَكَ رَبَّنَاey Rabbimiz senden bağışlanma istiyoruz • وَإِلَيْكَ الْمَصِيرُdönüşümüz sanadır

  6. لَا نُفَرِّقُ بَيْنَ أَحَدٍ مِنْ رُسُلِهِ • PEYGAMBERLERİN HEPSİNE İMAN • BÜTÜNCÜL İMAN BÜTÜNCÜL KİŞİLİK • وَقَالُوا سَمِعْنَا وَأَطَعْنَا • DİNLEDİK VE İTAAT ETTİK • EĞİTİMDE DİNLEME • DİNLEYİP ANLAYARAK İTAAT

  7. لاَ يُكَلِّفُsorumlu tutmaz • اللّهُAllah • نَفْسًاhiç kimseyi • إِلاَّ وُسْعَهَا ancak gücü yettiğince(sorumlu tutar) • لَهَا مَا كَسَبَتْ iyi yaparsanız lehinize • وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ kötü yaparsanız aleyhinize

  8. لاَ يُكَلِّفُ اللّهُ نَفْساً إِلاَّ وُسْعَهَا 1-Allah herkese sorumluluk yüklemiştir,sorumlu olmayan insan yoktur,sorumsuz insan vardır. 2-Allah herkese taşıyacağı sorumluluk yükler,kimseyi sınırsız sorumsuz bırakmaz. 3-Her insanın sorumluluğu gücüne denktir. Sorumsuz davranan 3 kez zulmetmştir 1-kendisine 2-terk ettiği yüküne 3-terk ettiği yükü taşıyana لَهَا مَا كَسَبَتْ وَعَلَيْهَا مَا اكْتَسَبَتْ HER İYİLİK LEHİNE HER KÖTÜLÜK ALEYHİNE

  9. رَبَّنَا Rabbimiz • لاَ تُؤَاخِذْنَا bizi hesaba çekme • إِن نَّسِينَا unuttuklarımızdan • أَوْ أَخْطَأْنَا hatalarımızdan

  10. رَبَّنَا لاَ تُؤَاخِذْنَا إِن نَّسِينَا أَوْ أَخْطَأْنَا • İNSAN VE UNUTMA • İNSAN VE HATA • Kasıtsız yanılma. İlahi ceza iradenin ve kastın dahil olduğu bir sürecin sonucudur.

  11. رَبَّنَا Rabbimiz • وَلاَ تَحْمِلْ عَلَيْنَا bize yükleme • إِصْرًاağır yük • كَمَا حَمَلْتَهُ yüklediğin gibi • عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَاbizden öncekilere

  12. رَبَّنَا وَلاَ تَحْمِلْ عَلَيْنَا إِصْراً كَمَا حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذِينَ مِن قَبْلِنَا ZORLU DENEMELER رَبَّنَا وَلاَ تُحَمِّلْنَا مَا لاَ طَاقَةَ لَنَا بِهِ TAKAT KAVRAMI Yüklediğin yük oranında gücümüzü artır. Yükümü azalt/kapasitemi artır. Yük Rabbin rububiyetinin tecellisi,ilahi terbiyenin vesilesidir.

  13. رَبَّنَاRabbimiz • وَلاَ تُحَمِّلْنَا bize yükleme • مَا لاَ طَاقَةَ لَنَا بِهِ takat yetiremiyeceğimizi • وَاعْفُ عَنَّا bizi affet • وَاغْفِرْ لَنَا bizi ağışla • وَارْحَمْنَآ bize acı • أَنتَ مَوْلاَنَا sen bizim dostumuzsun • فَانصُرْنَاbize yardım et • عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِرِينَkafir kavimlere karşı

  14. Nuzul sebebi Siz içinizdekini açığa vursanız da, gizleseniz de" (Bakara, 2/284) âyeti nazil olunca, bu ashaba pek ağır geldi, toplanıp Resulullah'ın huzuruna vardılar, diz çöktüler: "Ey Allah'ın Resulü, namaz, oruç, cihad, sadaka gibi gücümüzün yeteceği amellerle mükellef olduk. Şimdi ise bu âyet indirildi. Halbuki bizim buna gücümüz yetmiyecek." dediler ve "Herbirimiz, kendi gönlünde öyle şeyler konuşur ki, dünyaları verseler bunların kalbinde bulunmasını arzu etmez." diye insanın elinde olmadan içinde bulunan duygu, düşünce, tasarı ve hayallerden söz ettiler. Peygamber (s.a.v.) onlara: "Siz de sizden önceki Kitap ehli gibi, duyduk ve karşı koyduk mu demek istiyorsunuz? 'duyduk ve uyduk, ey Rabbimiz ğufranını dileriz, dönüş ancak sanadır, deyiniz!' buyurdu. Bunu hep birlikte okumaya başladılar, okudukça dilleri alıştı ve gönülleri yatıştı. Böylece Allah'a tazarrû ve niyaz ile yalvarıp yakardıklarından, istiğfar edip Allah'a sığındıklarından dolayı bir süre sonra arkasından bu âyetler nazil oldu.

  15. İlgili hadisler Bakara sûresinin sonunda iki âyet vardır ki bir gecede okuyana onlar yeter Buhârî, "Fezâilü'l-Kur'ân", 10 Allah Teâlâ, Bakara Sûresi'ni iki âyetle sona erdirdi ki, bunları bana arşın altındaki bir hazineden verdi. Bunları öğreniniz, kadınlarınıza, oğullarınıza belletiniz, öğretiniz. Çünkü bunlar hem salattır, hem duadır, hem Kur'ân'dır". Cibrîl, Hz. Peygamber'e Bakara Sûresi'nin sonunda 'âmin' deme yi telkin etti." Hz. Ömer ile Hz. Ali (r.anhümâ)'den rivayet edilmiştir ki, her biri: "Aklı başında bir adam görmezdim ki, Bakara Sûresi'nin sonundaki bu âyetleri okumadan uyusun." demişlerdir.

  16. meal 285. Allah'ın elçisi ve müminler, rabbînden ona indirilene iman ettiler. Her biri Allah'a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine inandılar. "O'nun elçileri arasında ayırım yapmayız" ve "İşittik, itaat ettik, bağışlamanı dileriz rabbimiz, gidiş sanadır" dediler.

  17. meal 286. Allah hiçbir kimseyi, gücünün yetmediği bir şeyle yükümlü kılmaz; lehinde olanı da kendi kazandığıdır, aleyhinde olanı da kendi kazandığıdır. Rabbimiz! Unutur veya hata edersek bizi cezalandırma! Bizden öncekilere yüklediğin gibi bize de ağır yük yükleme! Üstesinden gelemeyeceğimiz şeyleri üzerimize yükleme! Bizi bağışla, ayıplarımızı ört ve bize rahmetinle muamele buyur! Sen bizim sahibimiz ve yardımcımızsın; artık inkâr topluluklarına karşı bize yardım et!

More Related