560 likes | 895 Vues
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla. ŞEMS SURESİ. 1. ŞEMS SURESİ. وَالشَّمْسِ وَضُحٰیهَا ﴿١ 1 GÜNEŞ ve onun gözalıcı ışığı şahit olsun;. 2. ŞEMS SURESİ. وَالْقَمَرِ اِذَا تَلٰیهَا ﴿٢ 2 Güneşi izleyen ay şahit olsun!. 3. ŞEMS SURESİ. وَالنَّهَارِ اِذَا جَلّٰیهَا ﴿٣
E N D
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla ŞEMS SURESİ 1
ŞEMS SURESİ وَالشَّمْسِ وَضُحٰیهَا ﴿١ 1 GÜNEŞ ve onun gözalıcı ışığı şahit olsun; 2
ŞEMS SURESİ وَالْقَمَرِ اِذَا تَلٰیهَا ﴿٢ 2 Güneşi izleyen ay şahit olsun! 3
ŞEMS SURESİ وَالنَّهَارِ اِذَا جَلّٰیهَا ﴿٣ 3 Onun ışığını ortaya çıkarıp gösteren gündüz şahit olsun; وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰیهَا ﴿٤ 4 Yine o ışığı gizleyecek gece şahit olsun! 4
ŞEMS SURESİ وَالسَّمَاءِ وَمَا بَنٰیهَا ﴿٥ 5 Gökyüzü ve onu ayakta tutan (nizam) şahit olsun; 5
ŞEMS SURESİ وَالْاَرْضِ وَمَا طَحٰیهَا ﴿٦ 6 Yeryüzü ve onu çepeçevre kuşatan canlı örtü şahit olsun! 6
ŞEMS SURESİ وَنَفْسٍ وَمَا سَوّٰیهَا ﴿٧ 7 İnsan benliği ve onun yaratılış amacına uygun biçimlenişi şahit olsun; فَاَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوٰیهَا ﴿٨ 8 Ve nihayet insan benliğine iyiyi ve kötüyü tanıyıp sorumsuz ve sorumlu davranma yeteneğini yerleştiren (şahit olsun) ki: 7
ŞEMS SURESİ قَدْ اَفْلَحَ مَنْ زَكّٰیهَا ﴿٩ 9 Kim kendini geliştirip arındırırsa, o kesinlikle ebedi mutluluğa ulaşacaktır; وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسّٰیهَا ﴿١٠ 10 Kim de kendini geliştirmeyip (içindeki iyilik tohumunu) çürütürse, o kesinlikle kaybedecektir. 8
ŞEMS SURESİ كَذَّبَتْ ثَمُودُ بِطَغْوٰیهَا ﴿١١ 11 HADDİNİ AŞTIĞI için Semud (bu) hakikati yalanladı; 9
ŞEMS SURESİ اِذِ انْبَعَثَ اَشْقٰیهَا ﴿١٢ 12 Hani kavmin en azgını, kışkırtmayla zıvanadan çıktığında, فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللّٰهِ نَاقَةَ اللّٰهِ وَسُقْيٰیهَا ﴿١٣ 13 Allah’ın elçisi (Sâlih) şöyle demişti: “(Bu) Allah’ın devesidir; şu halde bırakın da (Allah’ın) suyunu içsin!” 10
ŞEMS SURESİ فَكَذَّبُوهُ فَعَقَرُوهَا فَدَمْدَمَ عَلَيْهِمْ رَبُّهُمْ بِذَنْبِهِمْ فَسَوّٰیهَا ﴿١٤ 14 Derken elçiyi dinlemediler onu işkenceyle boğazladılar. Sonunda Rableri, bu günahları yüzünden burunlarını sürte sürte onları yerle bir etti; 11
ŞEMS SURESİ وَلَا يَخَافُ عُقْبٰیهَا ﴿١٥ 15 Oysa ki o (kavim) kendi akıbetinden zerrece endişe etmezdi. 12
SURENİN KİMLİĞİ ŞEMS SURESİ Nuzul Sıra 28 Ayet Sayısı 15 Nuzul Yılı 4 Mushaf Sıra 91
ŞEMS SURESİ KONUSU • İnsan, onun ebedi saadeti ve felaketi
Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla ŞEMS SURESİ
ŞEMS SURESİ Yeminler Kur’an’da, bir mesele ortaya konulurken sıra dışı metodlar uygulanır. Bunlardan biri yemin metodudur. Ne için yemin edilir? Bir sözün daha inandırıcı olmasını sağlamak için yemin edilir. Kur’an’da 15-16 sure yeminle başlamaktadır. Yeminler farklı varlıklara tahsis edilerek yapılmaktadır. 18
ŞEMS SURESİ • Ne için yemin edilir? • Araplarda yemin geleneği vardır. Bu nedenle Kur’an da, hayata inmiş olması nedeniyle toplumun kullandığı uygulamaları kendisinde görebiliyoruz. • Bunu uygularken; • Bazen uygulamayı aynen alır. • Bazen rötuş yapar. • Bazen de mevcut uygulamayı red eder, yerine yenisini getirir. 19
ŞEMS SURESİ • Kur’an’da Niye Yemin Edilir? • Yemin edilen varlıkların (şeylerin) önemini kavratmak için. • Maddi varlıklar • Zaman kavramı • Beldeler • Nesneler • Kitap • Vahiy • Gök cisimleri…. Vb. 20
ŞEMS SURESİ Kur’an’da Niye Yemin Edilir? 2. Varlığa yemin etmek, o varlığın şahitliğini söz konusu etmektir. Neye yemin ediliyorsa mahşerde yemin edilen Şeyler şahitliğe çağrılacaktır. Yani gizli kapaklı bir şey kalmayacak demektir. 3. Yeminlerden sonra gelen cümlelerde, sıra dışı mesajlara yer verileceğini muhataba kavratmak. Sıra dışı bir mesaj verme istediği zaman yemin edilir. 21
ŞEMS SURESİ Kur’an’da Niye Yemin Edilir? 4. Yemin edilen varlıklar yada nesneler üzerinden dersler ve ibretler vermektir. 5. Sure başında tek şeye yemin ediliyorsa, bu yemin, sonrasında gelen mesajla yakın bir ilişkisi var demektir. 6. Birden fazla ve peş peşe gelen yeminlerde, yemin edilen varlıklar arasında mutlak surette bir anlam ilişkisi vardır. Bu bilgiler ışında bir bakış açısıyla ilk 8 ayeti yeniden okuyalım. 22
ŞEMS SURESİ وَالشَّمْسِ وَضُحٰیهَا ﴿١ 1 GÜNEŞ ve onun göz alıcı ışığı şahit olsun; 23
ŞEMS SURESİ وَالْقَمَرِ اِذَا تَلٰیهَا ﴿٢ 2 Güneşi izleyen ay şahit olsun! 24
ŞEMS SURESİ وَالنَّهَارِ اِذَا جَلّٰیهَا ﴿٣ 3 Onun ışığını ortaya çıkarıp gösteren gündüz şahit olsun; وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰیهَا ﴿٤ 4 Yine o ışığı gizleyecek gece şahit olsun! 25
ŞEMS SURESİ وَالسَّمَاءِ وَمَا بَنٰیهَا ﴿٥ 5 Gökyüzü ve onu ayakta tutan (nizam) şahit olsun; 26
ŞEMS SURESİ وَالْاَرْضِ وَمَا طَحٰیهَا ﴿٦ 6 Yeryüzü ve onu çepeçevre kuşatan canlı örtü şahit olsun! 27
ŞEMS SURESİ وَنَفْسٍ وَمَا سَوّٰیهَا ﴿٧ 7 İnsan benliği ve onun yaratılış amacına uygun biçimlenişi şahit olsun; فَاَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوٰیهَا ﴿٨ 8 Ve nihayet insan benliğine iyiyi ve kötüyü tanıyıp sorumsuz ve sorumlu davranma yeteneğini yerleştiren (şahit olsun) ki: 28
ŞEMS SURESİ 1-8 Ayetler’de: Yedi Varlığa Yemin Edilmektedir; 29
YEMİN-1 GÜNEŞ VE IŞIĞI وَالشَّمْسِ وَضُحٰیهَا ﴿١ 1 GÜNEŞ ve onun gözalıcı ışığı şahit olsun; 30
YEMİN-1 GÜNEŞ VE IŞIĞI • ‘’Güneşe ve (gün boyu devam eden) aydınlığına yemin olsun ‘’ • İçinde yaşadığımız hayatta güneş ve ışığının önemini hepimiz • biliyoruz. • Güneş nasıl maddî hayat için ışık ve hayat kaynağıysa, • Allahve vahiy de mânevî hayat için ışık ve hayat kaynağıdır. 31
YEMİN-2 AY وَالْقَمَرِ اِذَا تَلٰیهَا ﴿٢ 2 Güneşi izleyen ay şahit olsun! 32
YEMİN-2 AY ‘’Güneşi takip ettiğinde Ay’a yemin olsun’’ Güneş ve ay Müslümanların günlük ve yıllık ibadetlerinin belirlenmesinde referans alınan varlıklardandır. Namaz vakitleri, sahur ve iftar zamanları güneşe göre, Zekat, Ramazan, Hac, Kurban gibi ibadetler de ayın hareketine göre belirlenir. Bu durum kainattaki tevhidi göstermektedir. Ay güneşi niye takip eder? 33
YEMİN-2 AY • Tilavet; • Kur’an kelimelerini tekrar etmek ve muhataplara aktarmak • manasında, • Kur’an’ın hakikatlerini izlemek, dediğini yapmak, yolunu takip • etmek, izinden gitmek manasında kullanılır. • Ay, güneşin ışığından yararlanıp onu başka varlıklara aktardığı • gibi, Kur’an okuyanlar da onun aydınlığından yararlanmalı, • sonra da başkalarına aktarmalıdır. • Allah’ın kelamını hakkıyla okuyan, Allah’ın nuruyla aydınlanır • ve o nuru etrafına yansıtır. 34
YEMİN-3 GÜNDÜZ وَالنَّهَارِ اِذَا جَلّٰیهَا ﴿٣ 3 Onun ışığını ortaya çıkarıp gösteren gündüz şahit olsun; 35
YEMİN-4 GECE وَالَّيْلِ اِذَا يَغْشٰیهَا ﴿٤ 4 Yine o ışığı gizleyecek gece şahit olsun! • ‘’(Güneşin ışığını) örttüğünde geceye yemin olsun’’ • Güneş ve ayın şahit olması, gece ve gündüzün şahit olmasıdır. • Gece ve gündüz dışında bir zaman dilimi yoktur. • Gece ve gündüzün şahit tutulması, İnsanoğlunun, yaptığı her • davranışa şahit bırakması anlamına gelmektedir. • Sözün özü; hiçbir kimse, Allah’tan hiçbir bilgiyi gizleyemez. 36
YEMİN-5 GÖK وَالسَّمَاءِ وَمَا بَنٰیهَا ﴿٥ 5 Gökyüzü ve onu ayakta tutan (nizam) şahit olsun; 37
YEMİN-6 YER وَالْاَرْضِ وَمَا طَحٰیهَا ﴿٦ 6 Yeryüzü ve onu çepeçevre kuşatan canlı örtü şahit olsun! 38
YEMİN-7 İNSAN وَنَفْسٍ وَمَا سَوّٰیهَا ﴿٧ 7 İnsan benliği ve onun yaratılış amacına uygun biçimlenişi şahit olsun; ‘’Nefse ve ona (yaratılış amacına uygun) bir takım kabiliyetler veren güce yemin olsun’’ M.Okuyan 39
İLAHİ PROGRAM FUCUR VE TAKVA فَاَلْهَمَهَا فُجُورَهَا وَتَقْوٰیهَا ﴿٨ 8 Ve nihayet insan benliğine iyiyi ve kötüyü tanıyıp sorumsuz ve sorumlu davranma yeteneğini yerleştiren (şahit olsun) ki: 40
İLAHİ PROGRAM FUCUR VE TAKVA • İlahi Program: Fucur ve Takva • İnsan’ın yaratılış gayesini gerçekleştirebilmesi için amaca • uygun bir şekilde programlanması gerekmektedir. • İnsan’ın yaratılış hamuruna programlanan iki şey; • Fucur ve • Takva. 41
İLAHİ PROGRAM FUCUR VE TAKVA • Fucur: • Kötülük • Ahlaki zaaf • Sorumsuzluk • İnsan, günah işleyebilen bir varlık olarak yaratılmıştır. • Bu, imtihanın bir gereğidir. • Yoldan çıkabilme yeteneği olmayan varlıklar imtihan edilmezler. • İmtihan, alternatifliğin bir sonucu olarak gerçekleşir. • Günah işleyebilecek durumda olan varlıklar, eğer o günah davranıştan • kaçıp uzaklaşabiliyorsa o imtihanın bir anlamı vardır. 42
İLAHİ PROGRAM FUCUR VE TAKVA • Takva: • Kötülüklerden korunabilme özelliği. • Korunmak, • Sorumluluğunu bilmek, • Sorumlu davranmak, • Hassas, donanımlı ve bilinçli olmak. • Takva: Duyarlı olmaktır. • Takva: “biri diğerine zarar veren iki şey arasına engel koyarak • zarar göreni zarar verenden korumaktır. 43
İLAHİ PROGRAM FUCUR VE TAKVA Buraya kadar, uzaktan yakına doğru bir gözlem metodu uygulanarak, Güneş, Ay, Gece, Gündüz, Gök, Yer, İnsan kavramları hakkında insanların düşünmesi istenmekte, bu varlıklara bakarak Yaratıcıya inanması arzu edilmektedir. Dolaylı olarak, yaratılmışların, mutlak surette bir yaratılış amacının bulunduğu bilgisi kendisine sunulmaktadır. Surenin başından beri bahsedilen varlıklara neden yemin edildiğinin gerekçesi sonraki iki ayette belirtilen mesajlara dikkat çekmektir. 44
ARINMA - KURTULUŞ ALÇALMA – ZİYAN İLİŞKİSİ قَدْ اَفْلَحَ مَنْ زَكّٰیهَا ﴿٩ 9 Kim kendini geliştirip arındırırsa, o kesinlikle ebedi mutluluğa ulaşacaktır; وَقَدْ خَابَ مَنْ دَسّٰیهَا ﴿١٠ 10 Kim de kendini geliştirmeyip (içindeki iyilik tohumunu) çürütürse, o kesinlikle kaybedecektir. 45
ARINMA - KURTULUŞ ALÇALMA – ZİYAN İLİŞKİSİ Arınma – Kurtuluş İlişkisi: Nefsini kötülüklerden arındıran (temizleyen, temize çıkaran, eğiten, yetiştiren kurtuluşa ermiştir. 46
ARINMA - KURTULUŞ ALÇALMA – ZİYAN İLİŞKİSİ • Arınmayı Kim gerçekleştirecek. • İnsan; kendi iradesini kullanarak kendisini arındırmalıdır. • Bu arındırma işlemini, Allah’ın belirlediği esaslar çerçevesinde • yapmalıdır. Kendi belirlediği esaslar çerçevesinde değil. • Arındırılmanın Konusu. • İnanç • Ahlak • Uygulama 47
ARINMA - KURTULUŞ ALÇALMA – ZİYAN İLİŞKİSİ • Alçalma – Ziyan Beraberliği: • Onu kötülüklere gömen de ziyan etmiştir. • Nefsini kötülüklerden korumayıp onu günahlarla alçaltan ziyana • düşmüştür. • Allah, sebepsiz yere ve insan iradesi devrede olmadan, onun isteği ve • kararını hesaba katmadan, hasılı, hak etmeden hiç kimseyi sapıklığa • düşürmez, sapıklıkta bırakmaz. • İnsan, kendi iradesini kullanarak kendisini alçaltır. • İnsanın akibetini kendi eylemleri belirlemektedir. • İşte size bir (imtihan) örneği; 48
ŞEMS SURESİ كَذَّبَتْ ثَمُودُ بِطَغْوٰیهَا ﴿١١ 11 Haddi aştığı için Semud (bu) hakikati yalanladı; 49
ŞEMS SURESİ اِذِ انْبَعَثَ اَشْقٰیهَا ﴿١٢ 12 Hani kavmin en azgını, kışkırtmayla zıvanadan çıktığında, فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللّٰهِ نَاقَةَ اللّٰهِ وَسُقْيٰیهَا ﴿١٣ 13 Allah’ın elçisi (Sâlih) şöyle demişti: “(Bu) Allah’ın devesidir; şu halde bırakın da (Allah’ın) suyunu içsin!” 50