560 likes | 630 Vues
SPOR YARALANMALARI ve REHABİLİTASYON. Spor Yaralanmalarında Temel Kavramlar. 1. Hastalık 2. Sağlık 3. Travma 4. Yetersizlik 5. Sakatlık 6. Yaralanma. Spor Yaralanmalarına Neden Olan Risk Faktörleri. Spor Yaralanmalarının Önlenmesinde Genel Uygulamalar. Tıbbi Kontroller Isınma ve Soğuma
E N D
Spor Yaralanmalarında Temel Kavramlar 1. Hastalık 2. Sağlık 3. Travma 4. Yetersizlik 5. Sakatlık 6. Yaralanma Spor Yaralanmalarına Neden Olan Risk Faktörleri
Spor Yaralanmalarının Önlenmesinde Genel Uygulamalar Tıbbi Kontroller Isınma ve Soğuma Esneklik Egzersizleri Yaralanma Sonucunda Spora Dönüşün Planlanması Sağlık Bilgisi Eğitimi Spor Yaralanmalarında Kas – İskelet Sisteminde Ortaya Çıkan Bulgu ve Belirtiler
Vücut Bölgelerine Göre Yaralanma Çeşitleri Spor Yaralanmalarında İlk Yardım ve İlkeleri Sporcunun Güvenliğini Sağlama Sporcunun Durumunu değerlendirme Acil Yardım Ekibine Haber Verme Canlandırma, Yaşam Kurtarma Yaşamın Devamlılığını sağlama
Spor yaralanmaları: Spora veya fiziksel aktiviteye bağlı olarak oluşan ve kişinin yarışmaya katılımını, antrenman veya fiziksel aktivite yapmasını kısıtlayan veya engelleyen yaralanmalardır. Bu tarz yaralanmaların araştırılması, teşhisi ve tedavisi multidisipliner bir branş olan Spor Hekimliğinin ilgi alanına girmektedir. Hekimlerin dışında ayrıca spor bilimcileri, antrenörler, fizyoterapistler ve diğer sağlık personeli de bu alanda görev almaktadırlar. Spor yaralanmalarının prevansiyonu, tedavisi ve rehabilitasyonunda esas amaç; sporcuyu, mümkün olan en kısa sürede en üst performans düzeyine ulaştırmaktır. Overuse sendromu: Kronik tekrarlayıcı mikro travmalar sonucu gelişmektedir. Aslında, yüklenme ve toparlanma arasındaki dengenin bozulmasından kaynaklanır.
OVERUSE SENDROMU Sporcularda overuse sendromu çok sık görülmektedir. Başlangıç döneminde tanı koymak çok önemlidir. ‘No pain, no gain’ prensibi hastanın uzun süre spordan uzak kalmasına neden olabilmektedir. Bu nedenle bir beden eğitimcisinin overuse sendromuna hangi faktörlerin zemin hazırladığı, sıkça nerede görüldüğü ve genel olarak nasıl sınıflandırıldığı konularında bilgi sahibi olması gerekmektedir. Overuse oluşumunu kolaylaştıran faktörler
Overuse sendromunun ağrı kriterine göre derecelendirilmesi; 1. derece:sadece aktivite sırasında ağrı 2. derece:aktiviteyle birlikte olan, aktiviteyi kısıtlamamakla birlikte performansı etkileyen ağrı. 3. derece:aktiviteyi kısıtlayan ve performansı orta ila ileri derecede etkileyen ağrı. 4. derece:istirahat halinde ağrı. Bir overuse sendromun tedavisinde temel prensip kolaylaştırıcı faktörleri tanımak ve onlara müdahale etmektir. Bununla birlikte, ilgili dokuda bozulmuş olan yapım-yıkım dengesi de yapıma yönlendirilmeli; burada uygun bir aktivite modülasyonu ile birlikte medikal tedavi uygulanabilir.
SPOR YARALANMALARINDA İLK YARDIM • Sporda oluşan yaralanmaların çok büyük bölümünü hafif(1 haftada iyileşen) veya orta derecede (3-4 haftada iyileşebilen) olan yaralanmaları kapsar. • Aşağıda açıklanacak olan tedavi ilkelerinin hızlı ve doğru bir şekilde uygulanması ile iyeleşme sürece hızlanmaktadır. • Bu ilkeleri İngilizce’deki yazılışlarının baş harflerine göre sıraladığımızdaR I C Ekelimesi ortaya çıkmaktadır: • R(rest: yaralanan bölgenin istirahat ettirilmesi) • I(ice: bölgeye buz veya soğuk uygulaması) • C(compression: yaralanan bölgeye baskı uygulaması) • E (elevation: yaralanan bölgenin yükseltilmesi) • RICE ilkeleri takım doktoru, antrenör, sağlık teknisyeni, masör veya sporcu tarafından uygulanabilir.
İstirahat (R): Genellikle yaralanan dokunun yaralanma derecesine göre en az 24-48 saat yük altına sokulmadan dinlendirilmesi gerekmektedir. Dinlendirilme sırasında gerektiğinde atel, koltuk değneği, kol askısı gibi koruyucu araçlar kullanılabilir. Buz ve soğuk (I): Yaralanmadan hemen sonra kanamanın neden olacağı şişme, ağrı ve ödemin önlenmesi için uygulanır. Daha az kanama daha çabuk iyileşme anlamına gelmektedir. Etkileri: doku ödemini ve kanamayı yavaşlatır (kapiller daralma) yaralanan bölgenin metabolik ihtiyacını azaltır ağrı reseptörlerini baskılar kas spazmını azaltır
Soğuk uygulamanın ağrı giderici etkisi sporcunun kendisini iyi hissetmesini sağlayarak tekrar spora dönmek istemesine neden olabilir. Burada dikkatli olunmalı! Ağır bir yaralanma varsa kesinlikle hemen spora dönmemeli. Soğutmanın etkili olabilmesi için sakatlanan dokunun içine etki edebilecek şekilde uygulanmalıdır. Soğutma yeterli sürede yapılmalı. Ekleme ve büyük kas gruplarına daha uzun süreli uygulamalar gereklidir. Örneğin dizdeki bir yaralanmada en az 30 dak. Soğuk uygulama yapılırken, uyluk kasında bu süre 45 dak. olmalıdır. Daha az şiddetli ve küçük kas gruplarını içeren yaralanmalarda bu süre 15-20 dakikaya kadar azaltılabilir. yaralanmayı takiben ilk 2-3 saatte olanak varsa soğutma uzun süreli olmalı. İlk uygulanan buz paketi 30-45 dakika sonra, paket altındaki derinin görünümü muayene edilerek değiştirilmelidir. 3.-6. saatler arasında saat başı bir uygulama yapmak gerekmektedir
Soğutma metodları: Kullanılıp atılabilen buz paketleri: Bu paketlerin etkisi 40 dak. sürmektedir. Bu metod soğuğun yaralanan derin bölgelere ulaşmasında avantajlı olduğu gibi saklanma ve kullanma kolaylığı da vardır. Tekrar kullanılabilir buz paketleri: İçerlerinde dondurulabilir jel içeren bu paketler dondurulduktan sonra 45-60 dak etkili kalmaktadırlar. Tekrar, tekrar kullanılabilen bu paketler yaralanan dokunun kalıbını alabilmektedirler. Derin dokulara etki edebilmektedirler. Ancak her seferinde paketleri dondurma ve taşımada buz dolabı veya buz çantasına gerek duyulmaktadır. İstirahatin evde yapıldığı sakatlanmalarda kullanım kolaylığı gösterebilirler. Buz paketleri asla doğrudan deri üzerine uygulanmamalıdır. Soğuğun deride neden olabileceği soğuk yaralanmaları gelişebilir. Elastik bandaj, bir mendil veya buna benzer bir uygulamayla (havlu gibi) buz paketiyle deri arasındaki direkt temas önlenmelidir. Ayrıca açık yaralara asla su veya buz paketleri uygulanmamalıdır. Elde hazır buz paketleri olmadığı zaman buz veya su ile de geniş alanlar soğutulabilir. Soğutucu sprey lokal ağrı giderici olarak kullanılabilir. Derinin kemiğe yakın olduğu yerlerde daha etkilidir. Bir soğutucu sprey deri içerisine ancak 3-4mm kadar nüfus edebilir. Bu nedenle derin doku incinmelerinde etkili değildir. Spreyle yapılan soğutma durdurulduğunda istenilenin tersine bir etkiyle kan akımında ani bir artışa neden olabilir. Bir diğer dezavantaj ise soğuk yaralanmasına neden olabilmesidir.
Kompresyon bandajı:(c) Yumuşak doku yaralanmalarında soğutma yapılırken aynı zamanda kompresyon bandajı da yapılmalıdır. Amaç, kanamayı baskılamak ve gelişebilecek ödemi önlemektir. Genelde elastik bandaj ile uygulanır. Bandaj distalden (uzaktan) proksimale (gövdeye yakına) doğru ve venöz dönüşü engellemeyecek kadar sıkı uygulanmalıdır. En uygun tansiyon, elastik bandajın gerilme potansiyelinin 1/3-1/4’dür. Bandajı uygularken bir önceki bölümün yaklaşık yarısının örtülmesine dikkat edilmelidir. Yükseltme:(E) Yaralanan vücut bölgesi yükseltildiğinde kan akımı azalır, kanın o bölgeden geri dönüşü daha kolay olur ve böylece oluşan şişlik azalmış olur. Yaralanan bacak, hasta yatar durumdayken 45 derecelik bir açıyla yükseltilmelidir. Bunun için bacağın altına 4-5 yastık koymak gerekir. Yaygın kanama ve şişlik olan yaralanmalarda mümkünse 24-48 saat süreyle bu yükseltme korunmalıdır. NOT:RICE ilkeleri bazen PRICES şeklinde de anlatılır. P: koruma (protection) anlamına gelmektedir. Yaralanan bölgeyi mutlak istirahata sevk etmek için kullanılan yöntemleri kapsamaktadır. S: destek (support) anlamına gelip, hafif yaralanmış olan bölgenin spor yaparken desteklenmesini ifade etmektedir
ÜST EKSTREMİTE YARALANMALARI • Direkt ve indirekt travmalar ile aşırı kullanma (overuse) sonucu sportif aktivitelerde omuz yaralanmaları oluşabilmektedir. Kafa üstü aktiviteler yapanlarda, yüzücülerde, atıcılarda, buz hokeyi ve kayakçılarda farklı nedenlerden dolayı omuz yaralanmaları daha sık görülmektedir.
Omuz (glenohumeral) instabilitesi: 1. fonksiyonel instabilite 2. subluksasyon 3. dislokasyon 1.Doğumsal hiperlaksite sonucu omuz ekleminin pasif yapıları, humerus başı ile glenoid eklem yüzü arasında, normalden fazla kayma hareketine (translasyon) izin verebilirler. Bu durumda omuzun mobilitesi artmış, stabilitesi ise azalmıştır. Sporcularda omuz eklemine aşırı yüklenme (overload) veya eklemin aşırı kullanımı (overuse) sonucu fonksiyonel instabilite gelişebilir. Tekrarlayıcı hareketler sonucu pasif eklem yapıları gevşemekte ve humerus başının translasyonu artmaktadır. Ayrıca dinamik stabilizörlerin yorgunluğuna bağlı kontrol zorlaşmaktadır. 2.Humerus başı ile glenoid arasında translasyonun daha da artması sonucu subluksasyon gelişmektedir. Subluksasyon, eklemin bir miktar yerinden oynaması anlamına gelir. Tam bir çıkık yoktur. Subluksasyonu olan hastalarda, eklemin bazı hareketlerinde, omuz yerinden çıkacakmış hissi uyanır. Teşhiste bundan yararlanılır; hastanın omuzu 90 derece abdüksiyon ve dirseği 90 derece fleksiyona getirilir. Bu pozisyonda omuza eksternal (dış) rotasyon uygulandığında hastada endişe uyanır. Apprehension test adını alan but test tan koydurucudur. 3.Omuz çıkığı (dislokasyon) Omuz çıkıkların %98’i öne doğru (anterior) olur; arkaya, yukarı veya aşağıya olan çıkıklar ender görülür.
Akut travmatik çıkık sonrası omuzun pasif yapılarında hasar sonucu rekürran (tekrarlayıcı) omuz çıkığı gelişebilir. Hastanın yaşı burada çok önemlidir; 20 yaş altında olanlarda %80-90 çıkık tekrarlayabilir, 40 yaşın üzerinde bu oran %10-15’e düşmektedir. Travmatik çıkıklarda (rehabilitasyona cevap vermeyen) ve omuz fonksiyonlarının anlamlı kısıtlandığı rekürran çıkıklarda genelde cerrahi tedavi uygulanır. Prevansiyon: Özellikle fonksiyonel instabiliteyi önleme ve ilerlemesini engellemede önemlidir. Aşırı kullanım (overuse) ve aşırı yüklenme (overload) önlenmelidir. Humerus’un kontrolünü sağlayan kaslar dengeli bir şekilde geliştirilmelidir (disbalanslar önlenmeli). Propriyoseptif (kolun uzaydaki durumunu algılaması) antrenmanlar yapılmalıdır. Özellikle yüzücülerde çok yönlü laksite artışı görüldüğünden skapulayı stabilize eden kaslar ve omuza dış rotasyon yaptıran kaslar da güçlendirilmelidir. Yüzücülerde genelde iç rotasyon yaptıran kaslar daha güçlü olduğundan kas imbalansı oluşmaktadır. Erken yorulma ve yaralanma tehlikesini önlemek için levator skapula, trapez, rhomboid ve serratus anterior kaslarını da güçlendirmek gerekmektedir.
Dirsek • Dirsek çıkığı: • Futbolcularda, güreşçilerde ve kayakçılarda daha sık görülür. En sık dirsek fleksiyonda iken dirsek üzerine düşme sonucu gelişir. • En sık posterior çıkık görülür • Dirsek ekleminde deformite görülür • Şiddetli ağrı, hassasiyet, şişlik ve hareket kısıtlılığı vardır • Tanı radyografi ile doğrulanır • Dirsek redüksiyonu sonrası, eğer cerrahi tedaviye gerek yoksa, kısa bir imobilizasyon döneminden sonra terapötik egzersizlere başlanır. • 1 hafta immobilizasyon (posterior splint) • bu dönemde omuz ve el bileği ve el egzersizleri yapılır • aktif eklem hareketleri ve izometrik egzersizler (dirsek fleksiyonu, hafif dirsek ekstansiyonu, pronasyon ve supinasyon hareketleri) günde birkaç defa yapılmak üzere splint çıkarılır (birinci haftanın sonuna doğru). • Pasif germe kesinlikle yapılmamalı • Onuncu gün splint çıkarılmalı ve tüm kol hareketleri başlanılmalı. Fonksiyonel brace kullanılmalı. • Dirseğin hareket açıklığı ve kuvveti normalin %90’ına geldiğinde spora geri dönülür. Direkt temas sporlarında koruyucu olarak brace veya taping uygulanır.
Olekranon bursiti (kaleci dirseği): • Dirsek ucunu (olekranon) örten bursa üzerine sık düşme sonucu gelişmektedir. Dirseklik takmayan kalecilerde sıklıkla rastlanır. Bursa’da enflamasyon ve/veya kanama sonucu ağrı olur. Daha şiddetli vakalarda şişlik ve ağrı eklem hareketlerini kısıtlar. • Tedavi: RICE ilkeleri uygulanır, gerekirse ponksiyon yapılarak mayi boşaltılır. Kompresyon bandajı 1 hafta kalacak şekilde uygulanır. • Prevansiyon için mutlaka dirseklik kullanılmalıdır.
ALT EKSTREMİTE YARALANMALARI • Futbolcu kasığı (Pubis adduktor sendromu): • Sıklıkla adduktor longus kası yaralanır. Adduktor longus’un pubise yapışma yeri çok dar bir alan olduğundan stres kuvvetlerine daha çok açıktır. • Sert zemin, yetersiz ısınma, sık tekrarlayan hafif zorlamalar, bacağın aşırı açılması sonucu adduktor kasın tendonu ve kemiğe yapışma yerinde yapısal bozukluklar gelişir. Ağrı kasıktan aşağıya yayılır. • Kalça ve diz fleksiyonda iken dışa doğru gerilmesi ağrılıdır. • Bacağın dirence karşı orta çizgiye yaklaştırılmaya çalışılması ağrılıdır. • Tedavi: • RICE • Antienflamatuar ilaç • Fizik tedavi modaliteleri • Gerekirse lokal kortikosteroid enjeksiyonu • Ağrı eşiğin altında germe egzersizleri • Prevansiyon: • Maç öncesi ısınma ve özellikle germe çok iyi yapılmalıdır. • Aşırı yüklenmelerden sonra yeterince toparlanmaya izin verilmelidir.
Quadriceps ve hamstring sakatlanmaları: • Quadriceps kas yaralanmaları topa vuruş ya da top sürmenin engellenmesi, uzun süren veya ısınmadan yapılan şut çalışmaları sonucu görülebilir. • Hamstring yaralanmaları ise ani ve hızlı koşular sırasında (sprint, engelli sprint ve atlayıcılar gibi), çoğunlukla biceps femoris kasında olur ve nedenleri arasında yetersiz ısınma, kas yorgunluğu, kas kuvveti azlığı sayılır.
Bulgular: Kas’da spazm vardır Yaralanma bölgesinde hassasiyet Artan şişlik Kas kontraksiyonunda ağrı artar Tanıda özellikle ultrasonografiden yararlanılır. Ultrasonografi ile kas rüptürünün uzunluğu ve genişliği tespit edilerek sporcunun spora dönüş süresi tahmin edilebilir. Tedavi: RICE Antienflamatuar ilaç Spora dönüş için acele edilmemelidir. Sporcu, 1. derece strainler dışında en erken 3-4 haftada spora dönebilir. Sadece ağrının geçmiş olması dönüş kriteri değildir. Kuvvetlendirme egzersizleri ve stretching (germe) çalışmaları yapılmalıdır. Izokinetik egzersizlere ayrı bir önem verilmelidir (Cybex). Bu egzersizlerle kas daha iyi ve daha çabuk iyileşir. Kasılabilme yeteneği daha çok artar. Spora dönüş koruyucu bandaj ile olmalıdır. Prevansiyon: Uygun ısınma ve germe hareketleri. Kas dengesizliği önlenmeli. İzokinetik dinamometrelerle (Cybex gibi) objektif ölçümler yapılabilir. Özellikle hazırlık döneminde takım sporlarında kişisel antrenman planları yararlıdır. Çalışmalardan sonra uygun dinlenme periyotları verilmelidir.
Kas krampları • En sık alt ekstremite de görülmektedir. Kesin neden belli değildir. • Olası nedenler: • Sıvı kaybı (dehidratasyon) • Elektrolit kaybı • Aşırı yüklenme • Predispozan faktörler: • Esnek olmayan aşil tendonları • Zemin (suni ve sert zeminlerde daha sık) • Yetersiz sıvı ve elektrolit alımı • Tedavi: • Sportif aktivite hemen kesilir. Kas uzatma egzersizine geçilir. Örneğin baldırda meydana gelen krampta, diz bükük durumda iken ayak yukarı (dize) doğru kuvvetle bastırılır. Diğer elle baldır kaslarına yavaş, yavaş masaj yapılmaya başlanır.
DİZ BÖLGESİ • Sporda görülen yaralanmalarının çoğu futbolda ortaya çıkmaktadır, bunların da yarısından çoğu diz ve ayak bileğinde oluşmaktadır. • DİZ SAKATLIKLARI • Kollateral ligamanlar (iç yan ve dış yan bağlar) • Çapraz bağlar (ön çapraz bağ ve arka çapraz bağ) • Menüsküsler • Eklem kapsülü
Ligaman yaralanmalarıDiz eklemindeki ligaman yaralanmaları öncelikle rakip oyuncuyla çarpışma sonucu meydana gelir. Bunun dışında, vücut teması olmadan aşırı torsiyon (dönme) hareketlerinde de ligamanlarda zorlanma görülebilir. • Yaralanma Mekanizmaları Diz ekleminin dış yanına isabet eden darbeler: Diz ekleminin dış yanına isabet eden ve eklemi içe (valgus pozisyonuna) doğru zorlayan darbeler, diz ekleminin iç yanına isabet ederek eklemi dışa (varus pozisyonuna) doğru zorlayan darbelerden çok daha sık görülür. Dize dış yandan gelen darbelerin sakatlanmaya yol açan mekanizmaları ayağın iç yanına gelen darbelerinkiyle aynıdır. Özellikle futbolda iki futbolcu aynı anda topa müdahale ettiklerinde ayak içlerini kullanıyorlar. Spor faaliyetleri sırasında diz ekleminin dış yanı en çok, ayak yük altında ve diz eklemi hafif bükük durumdayken darbe alır. Diz eklemi içe zorlanır ve tibia, femura kıyasla dış yana döner; potansiyel olarak iç menisküsün veya iç yan bağın (mediyal kollateral ligaman) sakatlığına neden olur. Şiddetli bir darbede ikisi de birlikte sakatlanabilir. Çok şiddetli bir travmayla hasar gören bu iki yapıya önce ÖÇB, daha sonrada AÇB katılır. Menisküs zedelenmesinden itibaren diz şişer. Özellikle çapraz bağlar olaya katıldığında diz çok çabuk şişer. Sonuç olarak tibia ile femur arasında ön-arka ve mediyal instabilite gelişir (laçka diz!).
Diz ekleminin iç yanına isabet eden darbeler: • Spor faaliyetleri sırasında dizin iç yanı, eklem hafif bükük durumda ve ayak yük altındayken darbe alır. Bu durumda eklem dışa doğru zorlanır ve tibia, femura göre içe doğru döner. Yüklenme önce dış yan ligamanı etkileyerek yırtılmasına neden olabilir. Dış yan bağı komşu menisküse bağlı olmadığından menisküsün hasar görme olasılığı çok azdır. Daha şiddetli darbelerde dış yan bağ (lateral kollateral ligaman) ile birlikte ÖÇB da yırtılabilir. Nadiren çok şiddetli darbelerde AÇB da gerilerek yırtılabilir ve sonuçta lateral ve ön-arka instabilite meydana gelir.
Hiperekstansiyona ve hiperfleksiyona neden olan darbeler:Diz eklemine önden gelen darbe hiperekstansiyona neden olur. Kollateral (iç yan ve dış yan bağlar) ve çapraz (ÖÇB ve AÇB) ligamanlar ile birlikte arka eklem kapsülde de hasar olur. • Vücut teması olmadan, torsiyona bağlı travmalar: • Ayak sabit durumda iken (uzun kramponlu ayakkabıların zemine saplanması gibi) yapılan dönme hareketi sonucu gelişen diz yaralanmaları. Böyle bir travma ile dizde menisküslerle birlikte bağlarda da kopmalar görülebilir.
Menisküs yaralanmaları • Menisküslerin özellikleri: • Femur kondilleri ile tibia platosu arasında yer alırlar • Fibrokartilajinöz bir yapıları vardır • Şok absorbe edici fonksiyonları vardır • Eklem kıkırdağını beslerler • Dizin stabilitesine katkıda bulunurlar • Oldukça sık sakatlanırlar
Daha az hareketli olduğundan iç menisküs dışa oranla 5 kat fazla sakatlanır. Futbolcularda en sık fleksiyondaki dizde oluşan rotasyonel bir zorlama (vücudun dönüşü sırasında kramponlu ayakkabıların ayağı sabit tutulması ) sonucu menisküs hasar görür. Ayağın ve alt bacağın femura göre dışa dönmesinde yaralanma en çok mediyal menisküsde meydana gelirken ayağın ve alt bacağın içe doğru dönmesi dış menisküsü zorlar.
İç menisküs yaralanması: Bulgular: Spor sırasında ve sonrasında diz eklemin iç yanında ağrı. Kilitlenme: Yırtılan menisküs bölümü eklemde sıkışarak hareketi engeller. Diz tam ekstansiyona veya fleksiyona gelemez. Eklem belirli pozisyonlarda bir an için kilitlenir. Özellikle egzersiz sonrasında eklemde sıvı toplanır. Aşağıdaki muayene bulguların en az üçünün bir arada bulunması iç menisküs yaralanması teşhisi açısında anlamlıdır. Mediyal eklem çizgisi üzerinde nokta hassasiyeti. Diz eklemin hiperekstansiyonu sırasında mediyal eklem çizgisi bölgesinde ağrı. Diz eklemin hiperfleksiyonu sırasında mediyal eklem çizgisi bölgesinde ağrı. Diz eklemi farklı açılarda fleksiyon durumunda iken ayağı ve alt bacağı dışa doğru döndürme ile mediyal bölgede ağrının oluşması (Murphy testi). Quadriceps kasında zayıflama veya atrofi
Dış menisküs sakatlığı: Bulgular Diz eklemin hareketleri sırasında eklemin dış yan tarafında lokalize ağrı. Kilitlenme fenomeni Hiperekstansiyon ve hiperfleksiyonda ağrı. Diz 90 derece fleksiyonda iken ayak ve alt bacak içe döndürüldüğünde lateral eklem çizgisinde ağrı. Aşağıdaki muayene bulguların en az üçünün bir arada bulunması dış menisküs yaralanması teşhisi açısında anlamlıdır. Lateral eklem çizgisi üzerinde bir noktada hassasiyet. Diz eklemin hiperekstansiyonu sırasında lateral eklem çizgisi bölgesinde ağrı. Diz eklemin hiperfleksiyonu sırasında lateral eklem çizgisi bölgesinde ağrı. Diz eklemi farklı açılarda fleksiyon durumunda iken ayağın ve alt bacağın içe doğru dönmesi sırasında ağrı. Quadriceps kasında zayıflama veya atrofi. Menisküs yaralanmasında en kesin tanı artroskopi ile konur. Tedavi: Cerrahi tedavi gereksin veya gerekmesin hemen izometrik quadriceps egzersizlerine başlanır. Bu egzersizler ile kasların gereksiz yere zayıflaması önlenerek rehabilitasyon dönemi önemli ölçüde kısalmaktadır. Cerrahi tedavi gerektiren menisküs yaralanmaları artroskopik ameliyatla başarılı şekilde tedavi edilmektedirler. Önceleri açık menisküs ameliyatı sonrası spora dönüş süresi en az iki ay iken hasta artroskopik müdahale sonrası 1-2 haftada faal spora geri dönebilmektedir.
Diz eklemi ligaman ve menisküs sakatlıklarından korunma • Temas sporlarında ani travmalar sporun içindedir, onlardan korunmak kolay değildir. Ancak daha önce yaralanma geçirmiş veya hafif yaralanmış yapıları daha ciddi yaralanmalardan korumak mümkündür. Yaralanma geçiren bir dize, %100 rehabilite edilmeden tekrar yüklenmemek gerekir. Eklem hareket açıklığı ve kuvvet oranları normale dönmeden aktif spor yapmak spordan uzun süre uzak kalmaya neden olabilir. • Özellikle dizin tam fleksiyon hareketi sırasında menisküslere maksimal yük binmektedir. Tam squat gibi hareketler bu nedenle sakıncalıdır. Onun yerine yarım squat tercih edilmelidir.
OSTEOKONDRİTİS DİSSEKANS (eklem faresi) Hasar gören eklem kıkırdağın yüzeyi tedavi görmeden spora devam edildiğinde o bölgeden zamanla fındık büyüklüğünde kıkırdak ve kemik ayrılması görülebilir. Dizde en sık femur kondillerinde görülür. Parçalar tam koptuklarında eklem boşluğu içinde serbest hareket ederler. Sonuçta dizde kilitlenme ve şişlik nedeni olabilirler. Bulgular: Diz ekleminde egzersiz sırasında ağrı ve egzersiz sonrasında tekrarlayan sızılar. Ağrı çoğu zaman yaygındır. Diz ekleminde kilitlenme. Eklemde tekrarlayan şişlikler görülür. Radyolojik tetkikle teşhis konulabilir. Tedavi: Artroskopi ile serbest parçalar çıkarılır. Sporcu uygun rehabilitasyon ile ameliyattan 3 ay sonra spora dönebilir
PATELLAR TENDON SAKATLIKLARI Patella ile tuberositas tibia arasında uzanan tendon karakteristik olarak futbol, voleybol, basketbol oyuncularında, atlama sporu yapanlarda ve haltercilerde daha sık yaralanmaktadır. Bulgular: Diz eklemi yük karşısında zorlandığında tendon üzerinde (çoğu zaman patella alt kutbunda) ağrı duyulur. Quadriceps kası kasıldığında patellar tendonun gerilmesine bağlı ağrı olur. Dokunulduğunda patellaya yapışma yerinde hassasiyet saptanır. Ultrasonografi tanıyı doğrular. Tedavi: RICE ilkeleri. Antienflamatuar ilaç. Akut dönemde tam immobilizasyon uygulanır. İyileşmeyen ve kronik vakalarda cerrahi tedavi uygulanır. Sporcu 2 ay süreyle rehabilitasyon amaçlı egzersizler yapmalıdır. Spor branşına özgü antrenmanlara tam bir rehabilitasyon sonrası başlanmalıdır.
AŞİL TENDON KOPMASI Futbol, hentbol, voleybol, basketbol gibi oyunlarda, sprinterlerde çıkışta ve uzun atlamada yere düşerken aşil tendonu kopabilir. Kısmi veya tam yırtık olabilir. Bulgular: Şiddetli ağrı hissedilir. Elle muayenede hassasiyet saptanır. Yırtık bölgesinde çukurlaşma görülür. Parmaklar üzerinde yürüyemez. Tedavi: Tam yırtıkların tedavisi cerrahidir. Kısmi yırtıklar koşucu ve atlayıcılarda sıklıkla görülür. Ansızın şiddetli ağrı hissedilir. Lokal hassasiyet ve şişlik bulunur. Ultrason tanıyı kuvvetlendirir. Tedavi: RICE ilkeleri. Koltuk değneği ile yürüme. Flaster bandajı (hafif plantar fleksiyonda) 4-6 hafta. Ayak topuğu yükseltilir.
AYAK BİLEĞİ YARALANMALARI Her spor dalında görülmekle beraber özellikle voleybol, basketbol ve futbolda ayak bileği daha sık yaralanmaktadır. Adı geçen spor branşlarında ayak bileği daha çok bir inversion (içe dönme) sonucu dış yan bağlarda hasar görmektedir. Mekanizma: Yaralanmaların %85'i supinasyon ve plantar fleksiyondaki ayağın inversiyonu (içe dönmesine) sonucu gelişmektedir. Sıçrama hareketinin voleybol ve basketbol gibi sık yapıldığı sporlarda ise burkulma, sıçrama sonrası yere inerken başkasının ayağına basma sonucu gelişmektedir. İnversiyon zorlamaları ile bilek önden arkaya doğru hasar görmektedir. Önce ön talofibular ligaman, sonra kalkaneofibular ligaman sakatlanmaktadır. Arka talofibular ligaman sporcularda çok nadiren yırtılmaktadır. Bilek iç yan bağın burkulması, genelde sporcunun pronasyon ve eversiyon durumundaki ayağı zemine takıldığında vücudun bunun üzerinde dışa dönmesi sonucu gelişir.
Bulgular ve derecelendirme: Birinci derece: Ligaman yalnızca hafif gerilmiştir. Ağrı vardır. Yaralanmadan hemen sonra ayak üzerine basabilirler. İnstabilite yoktur. İkinci derece: Ligamanların bir kısmında yırtık vardır. Ağrı daha şiddetlidir. Kanamaya ve ödeme bağlı şişlik olur. Eklem stabilitesi sağlam tarafa göre daha azdır. Üçüncü derece: Bağlarda tam kopukluk vardır. Kanama ve ödemden dolayı şişlik fazladır. Ağrı olur. Eklem instabildir. İnstabilite testleri: Ön çekmece testi: Bir elle tibia alt ucundan sabit tutulurken diğer el, 20 derece plantar fleksiyonundaki ayağı topuktan kavrayarak öne doğru çeker. Talar tilt test: Bir elle tibia stabilize edilirken diğer elle ayağa addüksiyon stressi uygulanır. Ayak bileği yaralanmalarında öncelikle yumuşak doku hasarı ile kırık ayırımı yapılmalıdır. Pratik bir yöntem olarak baldırın orta hizasından bir elle tibia ve fibula sıkılır; fibulanın yukarısında kırık varsa ağrı olur, fibulanın altında bir kırık varsa veya bir sindesmoz yırtığı varsa yine şiddetli ağrı duyulur. Ayak bileği burkulması ile birlikte bulunabilen diğer bir kırık ise 5. metatars kemiğin alt ucunun kırığıdır. Bunu araştırmak için de o bölge elle araştırılır.
Tedavi: • Başlangıçta RICE ilkeleri uygulanır. • Kompresyon bandajının doğru uygulanması çok önemlidir. Ayak bileğinin kapsülü etrafındaki şişliği, kanamayı ve ödemi önlemek ve hareket kaybını engellemek gerekir. Eklemdeki şişlik ne kadar az olursa sporcu o kadar çabuk iyileşir. • Antienflamatuar ilaç verilir. • Buz tatbikatı 2 gün, günde 4-5 kez elastik bandaj üzerinden yapılmalıdır. İlk uygulamada en az 20 dakika uygulamak gerekir. • Sonraları taping yapılır. Flaster bandaj tatbik edilir. Alerjisi olanlarda uygulanamaz. Uygulanacak yer traş edilmelidir. • Üçüncü günden itibaren günde 2 kez kontrast banyolara başlanır. Flaster çıkarılır, banyo sonrası tekrar tatbik edilir. • Üçüncü derece sprainler ya 3 hafta alçı atele alınır veya cerrahi tedavi uygulanır.
FUTBOLCU BİLEĞİ • Özellikle topa üst vuruş sırasında ve ayak bileğini plantar fleksiyona zorlayan pozisyonlarda ayak bileğinin ön ve arka bölümünde ağrı ile ortaya çıkabilir. • Ayrıca, ayak bileğinin aşırı dorsifleksiyon zorlamalarına bağlı olarak eklem kapsülünün kemiğe yapışma yerlerinde yeni kemik oluşumlarıyla birlikte görülen ağrılı durum da futbolcu bileği olarak bilinir. • Bulgular: • Ayak bileği eklemine (ön ve arka) parmakla basıldığında hassasiyet saptanır. • Topuk veya ayak önüne yüklenince ağrı artar. • RICE ilkeleri sonuç vermezse kortizon enjeksiyonu yapılır. • İyileşmeyen vakalarda kemik parçacıkları ameliyatla çıkartılır.
KIRIK, ÇIKIK VE BURKULMALARDA İLKYARDIM • Kırık nedir? • Kırık, kemik bütünlüğünün bozulmasıdır. Kırıklar darbe sonucu ya da kendiliğinden oluşabilir. Yaşlılık ile birlikte kendiliğinden kırık oluşma riski de artar. • Kaç çeşit kırık vardır? • Kapalı kırık: Kemik bütünlüğü bozulmuştur. Ancak deri sağlamdır. • Açık kırık: Deri bütünlüğü bozulmuştur. Kırık uçları dışarı çıkabilir. Beraberinde kanama ve enfeksiyon tehlikesi taşırlar.
Kırık belirtileri neler olabilir? • Hareket ile artan ağrı • Şekil bozukluğu • Hareket kaybı • Ödem ve kanama nedeniyle morarma • Ağrılı bölgelerin tespiti için elle muayene gereklidir. • Kırığın yol açabileceği olumsuz durumlar nelerdir? • Kırık yakınındaki damar, sinir, kaslarda yaralanma ve sıkışma. (Kırık bölgede nabız alınamaması, solukluk, soğukluk) • Parçalı kırıklarda kanamaya bağlı şok
Kırıklarda ilkyardım nasıl olmalıdır? • Hayatı tehdit eden yaralanmalara öncelik verilir, • Hasta/yaralı hareket ettirilmez, sıcak tutulur, • Kol etkilenmişse yüzük ve saat gibi eşyalar çıkarılır (aksi takdirde gelişebilecek öden doku hasarına yol açacaktır,) • Tespit ve sargı yapılırken parmaklar görünecek şekilde açıkta bırakılır. Böylece parmaklardaki renk, hareket ve duyarlılık kontrol edilir), • Kırık şüphesi olan bölge, ani hareketlerden kaçınılarak bir alt ve bir üst eklemleri de içine alacak şekilde tespit edilir. Tespit malzemeleri, sopa, tahta, karton gibi sert malzemelerden yapılmış olmalı ve kırık kemiğin alt ve üst eklemlerini içine alacak uzunlukta olmalıdır, • Açık kırıklarda, tespitten önce yara temiz bir bezle kapatılmalıdır, • Kırık bölgede sık aralıklarla nabız, derinin rengi ve ısısı kontrol edilir, • Kol ve bacaklar yukarıda tutulur, • Tıbbi yardım istenir
Burkulma nedir? • Eklem yüzeylerinin anlık olarak ayrılmasıdır. Zorlamalar sonucu oluşur.
Burkulma belirtileri nelerdir? • Burkulan bölgede ağrı • Kızarma, şişlik • İşlev kaybı • Burkulmada ilkyardım nasıl olmalıdır? • Sıkıştırıcı bir bandajla burkulan eklem tespit edilir, • Şişliği azaltmak için bölge yukarı kaldırılır, • Hareket ettirilmez, • Tıbbi yardım istenir
Çıkık nedir? • Eklem yüzeylerinin kalıcı olarak ayrılmasıdır. Kendiliğinden normal konumuna dönemez.
Çıkık belirtileri nelerdir? • Yoğun ağrı • Şişlik ve kızarıklık • İşlev kaybı • Çıkıkta ilkyardım nasıl olmalıdır? • Eklem aynen bulunduğu şekilde tespit edilir, • Kırık yerine oturtulmaya çalışılmaz, • Hasta / yaralıya ağızdan hiçbir şey verilmez, • Bölgede nabız, deri rengi ve ısısı kontrol edilir, • Tıbbi yardım istenir
Kırık çıkık ve burkulmalarda tespit nasıl olmalıdır? • Tespit için ilkyardımcı elde olan malzemeleri kullanır. Bunlar üçgen sargı, rulo sargı, battaniye, hırka, eşarp, kravat, vb. tahta, karton vb. malzemeler olabilir. • Tespit sırasında dikkat edilmesi gereken hususlar nelerdir? • Tespit yapılırken yaralı bölge sabit tutulmalıdır, • Yara varsa üzeri temiz bir bezle kapatılmalıdır, • Tespit edilecek bölge önce yumuşak malzeme ile kaplanmalıdır, • Yaralı bölge nasıl bulunduysa öyle tespit edilmelidir, düzeltilmeye çalışılmamalıdır, • Tespit kırık, çıkık ve burkulmanın üstündeki ve altında kalan eklemleri de içerecek şekilde yapılmalıdır.
Tespit yöntemleri nelerdir? • Kol ve köprücük kemiği kırığı tespiti: • Koltuk altına yumuşak malzeme yerleştirilir, • Kol askısı yerleştirilir, • Üçgen bandaj yaralının gövdesinin üzerinde, üçgenin tepesi dirsek tarafına, tabanı gövdeyle aynı hizada olacak şekilde yerleştirilir, • El dirsek hizasında bükülü olarak göğsün alt kısmına yerleştirilir. üçgen bandajın iki ucu yaralının boynuna düğümlenir, tespit edilen elin parmakları görülebilir şekilde olmalıdır, • Kol askısı desteği, göğüs boşluğu ve yaralı kol üzerine yerleştirilir (geniş dış bandajda yerleştirilebilir.), böylelikle vücuda yapışık bir şekilde yaralı kol ve omuz eklemi sabitlenmiş olur.
Pazı kemiği kırığı tespiti: • Sert tespit malzemesiyle yapılır, • Kırık kemiği tespit edecek olan malzemeler yerleştirilmeden önce, kolun altına (koltuk boşluğundan yararlanılarak) iki şerit yerleştirilir, • Malzemelerden kısa olanı koltuk altından itibaren dirseği içine alacak şekilde yerleştirilir, • Uzun olanı omuzla dirseği içine alacak şekilde yerleştirilir, • Daha önceden yerleştirilen şeritlerle bağlanarak tespit edilir. Şeritler çok kısa bağlanmamalıdır, • Dirseği tespit için kol askısı takılır, • Omur tespiti için, göğüs ve yaralı kol üzerinden geniş kumaş şerit veya üçgen bandaj uygulanır
Dirsek kırığı tespiti: • Kol gergin vaziyette bulunduysa, hastanın vücudu boyunca gergin ve deri ile arası yumuşak malzemeyle doldurulmuş tespit malzemeleri yardımıyla tespit edilir, • Eğer bükülmüş vaziyette bulunduysa, bir kol askısı desteği yardımıyla tespit edilir.
Kol askısıyla ön kol, bilek ve el tespiti: • Kırık dirsek ve bilek ekleminin hareketini önlemek için yaralı ön kolun altına üçgen kol askısı yerleştirilir. Hasta/yaralının boynunun arkasına üçgenin iki ucu düğümlenir, • Aşırı hareket etmesini engellemek için geniş bir bandaj yardımıyla, gövdeye bağlanır.
Dirsek kemiği ve/veya ön kol kemiği kırığında sert malzemelerle tespit: • Ön kolun altına 2 şerit yerleştirilir, • Yumuşak maddeyle desteklenmiş sert tespit malzemelerinden biri parmak diplerinden dirseğe kadar içe, diğeri elin dış yüzünden dirseğe gelecek şekilde dışa konarak tespit edilir, • Daha önceden yerleştirilen şeritlerle bağlanır, fazla sıkılmamalıdır, • Dirsek eklemini tespit için kol askısı takılır, • Bilek kemiklerinde veya el tarak kemiğinde, bölgeyi bir kol askısı ile tespit yeterlidir, • Parmak kemiği kırıkları ile çıkığı ayırt etmek zordur. Tespit için, bir tespit malzemesi ile yaralı parmak, yanındaki sağlıklı parmakla bandaj yapılabilir