1 / 51

ALTERNATİF TIP

ALTERNATİF TIP. Prf.Dr.Hüsnü ÖZEK Dr.Şahin ÖĞREDEN. ''Alternatif Tıp'' Nedir?. Terim olarak “alternatif tıp,” modern tıbbın paralelinde insanların sağlığa kavuşturulmaları için uygulanan bir çok metodun tümüne birden verilen addır. Buna aynı zamanda “tamamlayıcı tıp” da denmektedir.

miya
Télécharger la présentation

ALTERNATİF TIP

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. ALTERNATİF TIP Prf.Dr.Hüsnü ÖZEK Dr.Şahin ÖĞREDEN

  2. ''Alternatif Tıp'' Nedir? • Terim olarak “alternatif tıp,” modern tıbbın paralelinde insanların sağlığa kavuşturulmaları için uygulanan bir çok metodun tümüne birden verilen addır. • Buna aynı zamanda “tamamlayıcı tıp” da denmektedir.

  3. Bugün modern tıbbın, teknolojinin de devreye sokulmasıyla eriştiği yeri hepimiz biliyoruz. • Akut hastalıkların ve enfeksiyonların tedavisinde ve geniş ölçekte belirtilerin ortadan kaldırılmasında veya fiziksel nedenlerden kaynaklanan rahatsızlıkların giderilmesinde son yıllarda bir hayli yol alınmıştır.

  4. Modern tıbbın bu kadar süratli gelişimine rağmen hastalıkların tedavisinde bazen başarılı olamadığı da bir gerçektir. • Bu ve bunun gibi nedenlerden dolayı hastalıklarına çare arayan bir çok insan, geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan alternatif tedavi metodlarına da başvurmaktadır.

  5. Ayrıca, insanın sağlığa kavuşturulmasında alternatif terapi metodlarının, etkin olarak kullanıldığında, bir çok hastalığı tedavi ettiği de bugün herkesçe bilinmektedir. • Önemli olan, en iyi alternatif tıp terapilerini ele alıp bunları modern tıpla bütünleştirerek, insanların yararına sunmaktır. Hedef, insanın sağlığa kavuşturulmasıdır.

  6. Alternatif tıbbın amacı nedir? • Hastalığı meydana getiren genetik, sosyal, çevre, iş faktörleri ve organdaki bozukluktan etkilenen diğer organsal fonksiyonel değişiklikleri bunun oluşturduğu psikolojik ve ruhsal farklılaşmaları birlikte değerlendirerek bunlara çözüm aramaktır.

  7. Tarihçe • Atalarımız birçok acı deneyden sonra, bitkileri faydalı ve zehirli diye iki bölüme ayırmıştır. • Önceleri tuzak veya ok zehiri olarak kullanılan bitkileri, tedavi amacıyla kullanmaya başlamıştır.

  8. Anadolu, on üç bine yakın bitki çeşidiyle dünyanın en zengin bitki florasına sahip ülkelerinden biridir. • Tarih boyunca tüm uygarlıklar bu zenginlikten yararlanmayı bilmişlerdir.

  9. MEZOPOTAMYA UYGARLIĞI • Sümer, Akad ve Asur uygarlıklarını kapsar. M.Ö. 3000 yıllarına kadar uzanmaktadır. Bu dönemde tedavi, rahip hekimler tarafından sihir ve ilaç yardımıyla yapılmakta idi. • Bugünkü bilgilerimize göre, Mezopotamya uygarlığı döneminde bilinen bitkisel drogların miktarı 250 civarındadır.

  10. Bu döneme ait tabletlerdeki reçetelerde adamotu, eğir kökü, haşhaş, hardal, kekik, kitre, meşe mazısı, nane, rezene, safran gibi droglara sık rastlanmaktadır.

  11. HİTİT UYGARLIĞI • Hititler M.Ö. 2000 yıllarında Orta Anadolu'ya yerleşerek bir uygarlık kurmuşlardır. • Hititler, hastalığı tanrıların insanları cezalandırması olarak kabul ediyorlardı.

  12. Bu nedenle tedavide sihir ve ilaç beraberce kullanılıyordu. İlaçların çoğunu bitkisel droglar (waşşi) teşkil etmekteydi

  13. GREK UYGARLIĞI • Akdenizin doğu kıyıları ve adalarda oluşmuş bir uygarlıktır. • Bu dönemde, tedavi ve bitkisel droglar hakkında çok önemli eserler yazılmıştır. Bu dönemin yetiştirdiği en önemli şahıs Hipokrat’tır.

  14. ROMA VE BİZANS UYGARLIĞI • Hiristiyan inancına dayanan Bizans hekimliği, dogmatik bir hekimlik idi. • Hastalık ve ölüm genellikle tanrı işi kabul edilirdi. Dolayısıyla bu dönemde, tedaviye ve ilaçlara önem verilmiyordu.

  15. Bizans döneminde hastaneler çok azdı. Bu dönemde tedaviye sihirbazlar, muskacılar, büyücüler ve efsuncular egemen olmuştur.

  16. İSLAM UYGARLIĞI • İslam hekimliği, geniş bir biçimde Grek ve Hint hekimliğine dayanmaktadır. • İslam hekimleri, bilhassa Galenus'un kitaplarından yararlanmışlardır.İslam hekimleri bitkisel droglarla tedaviye büyük önem vermişlerdir. .

  17. SELÇUKLU UYGARLIĞI • Selçuklular döneminde, halk sağlığına önem verilmiş, Anadolu'da birçok hastane ve sağlık kuruluşu tesis edilmiştir. • O dönemden günümüze ulaşan bir kaynakta, uçucu yağ taşıyan droglar ve uçucu yağlar, aromatik sular, pomadlar ve bunların yapılışı hakkında ilginç bilgilar yer almaktadır.

  18. OSMANLI UYGARLIĞI • Osmanlılar, Selçuklulardan devraldıkları mirası korumuş ve devam ettirmişlerdir. • Fatih Sultan Mehmet'in hocası Akşemseddin'in hekimlik yaptığı ve tıbbi bitkiler ile yakından ilgilendiği biliniyor.

  19. Bu devirde yazılan eserler tercüme ağırlıklıdır. Türkçe yazılan en eski eser, Edviye-i Müfrede isimli kitaptır. • Sade bir dille yazılmış olan bu eserde, o zaman kullanılmakta olan droglar, alfabetik bir sıraya dizilmiş ve her drogun özelliği, hangi hastalıklara iyi geldiği vs. hakkın da bilgi verilmiştir.

  20. Anadolu'yu gezerek, bitkisel droglar hakkında bilgi vermiş olan islâm yazarlarının başında "İbni Batuta" ve "Evliya Çelebi" gelmektedir

  21. Aromaterapi: • Aromalı kokan bitkilerin kulanımı çok eskilere dayanır. • Kurutulmuş çiçek, odun, reçine, meyve veya kabukların yakılarak tütsülenmesi ile hastalar tedavide, temizlikte veya bazı ilkel kabilelerde batıl inançların tapınmalarında kulanılmıştır. Çiçekler ezildikten sonra sabun, kozmetik madde yapımında ve tedavi maksadıyla kulanılmıştır.

  22. Fitoterapi • Bitki tedavisi insanlık tarihi kadar eskidir. İnsanlar yaşamlarını gezegenimiz olan dünyada sürdürdükleri tüm zaman birimlerinde bu bitkilerden istifade edebilmeyi deneme yanılma yoluyla gerçekleştirmişlerdir.

  23. Drogların tedavi edici etkisi miktarına, kişinin fiziksel yapısına, kullandığı droga karşı olan tepkisine, ilacın verilme şekline bağlıdır. • Bitkisel droglarda hazırlanan ilaçlardan mucizevi etki beklenmemelidir.Tıbbi bitkilerin tedavi edici etkileri yavaş, fakat kalıcıdır. • Kök, kabuk, sert meyve ve tohum drogları kaynatma yöntemi ile hazırlanır.

  24. Homeopati: • Homeopati sağlığa kavuşturma sistemi olup, benzeri benzer ile tedavi etme temeline dayanır. • Homeopati kelimesi ‘homoion’ benzeri ve ‘pathos’ acı çekme kelimelerinden türetilmiştir

  25. Benzeri benzeri ile tedavi etme: • Buna örnek olarak kahveyi verebiliriz. Kahve kalp çarpıntısı ve uykusuzluğa sebep olur. • Bu nedenle kalp çarpıntısı ve uykusuzluğa sebep olan hastalık kahvenin yüksek sıvılaştırılmış formu ile tedavi edilebilir.

  26. Aynı şekilde yemek yapmak için soğan doğrarken kişinin gözleri yaşarır ve burnu akar. • Buna benzer rahatsızlığı olana soğan tentürü verilirse hasta iyi olur.

  27. Hidroterapi • Hidro su ve terapia tedavi yani kısaca suyla tedavi anlamına gelir.

  28. Almanya’da sülük eczanelerde satılır ve bunlar genellikle Türkiye’den getirilir. Sülük başta baş ağrısı, menenjit, sara, kalp, akciger, deri, ve kulak rahatsızlıklarına karşı kullanılır.. Sülükle tedavi

  29. Kupa tedavisi • Almanya’da kupa vurmak için çeşitli şekillerde özel şişeler imal edilmektedir. Bu şişelerin bazıları balonlu lastiklerle donanmış olup daha etkili ve kolay kullanılmaktadır. • Kupa ağrıyan yere konur ve balonla içindeki hava alınır. Böylece havasız kalan kupanın içi deriyi adeta emercesine içine çeker, çekilen o noktada kan dolaşımı aşırı miktarda artarak, bu bölgedeki iltihapları önler ve de savunma sistemini harekete geçirir.

  30. Balıkla tedavi • Balıkla tedavi her türlü ortodoks tıbbi tedavi yönteminden daha etkilidir. Her türlü bel ağrısına karşı somon balığı veya alabalık ince ince dilimlenir ve enseden bele kadar 20-25 cm eninde dizilir ve üzerine plastik folyo ile bütün gövde sarılır. • Sarığıdan sonra sıkıca giyinip sıcak bir odada 18-24 saat böyle durduktan sonra sarığı çıkarılır ve sıcak su ile banyo yapılır veya duş alınır.

  31. AĞIZ YARALARI • Sirke ve susam yağı karışımı ile gargara yapılabilir. Birer çorba kaşığı böğürtlen yaprağı, hunnap, mercimek ve sinirli yapraktan oluşan karışımı kaynatıp, ılıkken gargara yapabilirsiniz. • Kuru üzüm, anason ve balı aynı ölçüde karıştırıp, yaraların üzerine sürebilirsiniz. Bol kekik çiğneyin.

  32. ALERJİ • 100gr. ısırgan otu + 100gr. kırkkilit otu karışımını çay gibi demleyip, günde 3 çay bardağı içmek ve bu tedaviye en az 20 gün devam etmek gerekir. • Şahtere otu çay gibi demlenip, sabah akşam 1 su bardağı içilebilir. • Birer çorba kaşığı Acı yonga ve Ravend çini, demlenip sabah akşam birer bardak içilir. • Kaşınan bölgeye Oğulotunu haşlayıp ezerek koyarsanız kaşıntı geçer

  33. BADEMCİK • Kekik gargarası çok etkilidir. • Balık yağı içirilmelidir.

  34. BAŞ AĞRISI • Baş ağrısının pek çok sebebi olabilir. Etkili tedavi için bu sebepleri ortadan kaldırmak gerekir. • 1 bardak sıcak suya birer tutam lavanta, papatya, nane, biberiye ve kekik konur,5 dk. sonra süzerek günde 2-4 bardak içililir.

  35. DUDAK ÇATLAMASI • Balmumu ve gülyağı birlikte eritilerek çatlaklara sürülür. • Susam yağı da iyi bir koruyucudur.

  36. GUATR • Tere tohumu, nöbet şekeri veya bal ile eşit oranlarda karıştırılıp yenir. • Deniz süngeri kurtulup toz haline getirilir ve balla karıştırılarak yenir

  37. ÖKSÜRÜK • Günde 20g.'dan fazla olmamak kaydıyla, Defne tohumu bal ile karıştırılıp yenir. • 100g. toz zencefil ve 100g. toz zerdeçal 1kg bal ile karıştırılarak günde 3 öğün aç karna, 1 tatlı kaşığı yenir

  38. KANSIZLIK • 50g. Kınakına, 1kg siyah kuru üzüm ve 1/2kg Mürdüm eriği ile, 3lt suda bir müddet kaynatılır ve günde 3 öğün içilir.

  39. Akupuntur • Akupunktur, Türkiye'ye 1975'li yıllardan sonra girmiş ve son 4-5 yılda da oldukça popüler olmuş. • Türkiye'de resmi olarak bu konudaki ilk somut gelişme, 29 Mayıs 1991 tarihli Resmi Gazete'de "Akupunktur Tedavi Yönetmeliğinin yayınlanmasıyla oldu..

  40. Bu yönetmelikle, akupunktur tedavisi uygulama yetkisi, akupunktur kilinikleri, akupunktur uygulanabilecek ve uygulanamayacak durumlar ve akupunktur uzmanlarıyla ilgili bir takım noktalar belirlenmiş oldu.

  41. Akupuntur • Her hastalıkta, ister fiziksel isterse psikolojik olsun vücudun bazı bölgelerinde hastalıkla hassaslaşan özel noktalar bulunduğu ve bunların, hastalığın iyileştirilmesiyle ortadan kaybolduğu prensibi üzerine kurulmuştur. • Bunlara akupunktur noktası adı verilir.

  42. Akupunkturda sadece bir tek hüner gerekir. • İstenilen sonucu elde etmek için deriyi nereden uyaracağım bilmek.

  43. Sterilize haldeki altın, gümüş, bakır ve paslanmaz çelik gibi metallerden yapılmış, değişik büyüklükte ve incelikteki iğneler, hastanın vücudundaki akupunktur noktalarına, deri üstü de dezenfekte edildikten sonra, batınlır.

  44. İğne doğru yere yerleştirildikten sonra uyarının etkinliği şu altı şeye bağlıdır: Açtığı delik, hareket etme miktarı , girdiği derinlik , sivriliği, yerleştirildiği yerde kalma süresi (tedavi sırasında 15-30 dakika, cerrahi anestezilerde ise daha uzun süreli), tedavinin tekrarlanma sayışı (haftada bir olmak üzere toplam ortalama 12 seans). • İğne, vücudun belli bir noktasına sokulurken duyulan acı, uyuşukluk ve sızı, etkinin bir ön şartıdır.

  45. En iyi cevap veren haller; baş ağrıları ,akut akciğer hastalıktan, akut romatizmal durumlar, adet kanamaları, kulakda çınlama uğultu , sindirim ve sinir sistemi problemleri gibi fizyolojik süreçlerin kısa süreli bozulmasından kaynaklananlardır.

  46. Referanslar 1) Tamamlayıcı Tıp Dr.Hüseyin Nazlıkul , Dr hakan Eralta 2) www.abone.superonline.com 3) www.nonibu.com 4) www.isnet.net.tr

More Related