1 / 14

KRİMİNOLOJİ (II)

KRİMİNOLOJİ (II). SUÇ TEORİLERİ Prof. Dr. Adem Sözüer Dr. Tuba Topçuoğlu. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ. Klasik Teori. İnsanlar bencildir. İnsanların özgür iradeleri vardır. Bu iradeyi rasyonel olarak kullanıp hedonist bir hesaplama yaparlar.

vance
Télécharger la présentation

KRİMİNOLOJİ (II)

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. KRİMİNOLOJİ (II) SUÇ TEORİLERİ Prof. Dr. Adem Sözüer Dr. Tuba Topçuoğlu İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKULTESİ

  2. Klasik Teori • İnsanlar bencildir. • İnsanların özgür iradeleri vardır. • Bu iradeyi rasyonel olarak kullanıp hedonist bir hesaplama yaparlar. • Suçun getireceği haz, acıdan fazlaysa suç işleme yönünde karar verirler. • Cezalandırmanın amacı caydırıcılıktır. • Caydırıcı olabilmesi cezaların kesin olması, çabuk uygulanması, suçla orantılı olması ve suçun getireceği acının suçun getireceği kazançtan fazla olmasına yetecek kadar bir şiddette olması gerekir.

  3. Caydırıcılık Teorisi Cezalandırma  Caydırıcılık  Suç Davranışı • Cezalandırmanın caydırıcı etkisi hem özel caydırıcılık (cezalandırmanın suç işleyen kişi üzerinde tekrar suç işlememesi yönünde yarattığı etki) şeklinde hem de genel caydırıcılık (cezalandırmanın henüz hiç suç işlememiş olan kişiler üzerinde suç işlememeleri yönünde yarattığı etki) şeklinde işleyebilir. • Bu teoriye göre cezaların şiddeti, kesinliği ve çabukluğu ya da kişilerin cezaların şiddeti, kesinliği ve çabukluğuna ilişkin algıları yüksek ise caydırıcılık yüksek ve suç işleme ihtimalleri az olacaktır.

  4. Rasyonel Seçim Teorisi • Klasik yaklaşımın bir diğer uzantısıdır. • Ekonomideki “beklenen fayda” prensibine dayanmaktadır: insanlar beklenen faydayı maksimuma çıkaran ya da beklenen kayıpları en aza indiren rasyonel kararlar verirler. • Becker’ın ekonomik modeline göre potansiyel bir taraftan yasal olarak para kazanma imkanı ve ne kadar kazanabileceğini hesaplıyor; diğer taraftan yasa dışı yoldan para kazanma imkanı, ne kadar kazanabileceğini, yakalanma olasılığı ve yakalanma durumunda alacağı olası cezayı hesaplıyor ve hangisi daha fazla kazanç getiriyorsa kişi onu seçiyor.

  5. Rasyonel Seçim Teorisi • D. Cornish ve R. V. Clarke, rasyonel tercih yaklaşımını suça uygulayan en önde gelen isimlerdir. • İnsanların neden belli suçları işledikleri yönünde mikro-düzeyde bir açıklama getirir. • Bu teoriye göre suç, kişilerin suç sonrasında oluşması beklenen muhtemel getiriler (fayda) ve götürüleri değerlendirerek yaptıkları rasyonel tercihlerin bir sonucudur. • Suç yalnızca motivasyona bağlı bir şey değil aynı zamanda bir fırsat meselesidir. Dolayısıyla suç davranışı, kişinin durumsal sınırlılıkları ve fırsatları değerlendirerek ortaya koyduğu bir tercihtir.

  6. Rasyonel Seçim Teorisi ve Suç Önleme • Rasyonel seçim teorisine göre insanların motif ve eğilimleri veri olarak kabul edilir ve onların suç işleme kararını değiştirme yoluna yönelmek gerekir. • Çünkü insanların ne kadar suça eğilimi olursa olsun belli durumsal etkenler bir araya gelmezse suç işlenmeyecektir. Dolayısıyla suç için fırsat olmalıdır. • Bu teorinin öngördüğü suç önleme tekniği "durumsal suç önlemedir". Eğer gerekli önlemleri alabilirsek suçun maliyetini arttırır, suç işlemeyi zor ya da daha az çekici hale getirip bu fırsatı azaltıp yok edebiliriz (örn., hedefi elde edilmesi zor hale getirmek ya da daha az dikkat çekmesini sağlamak, sokakların aydınlatılması).

  7. Rasyonel seçim teorisinin ampirik geçerliliği • Tam bir rasyonellik varsayan en saf haliyle bu teorinin ampirik geçerliliği yoktur ve suç davranışını açıklamakta yetersizdir. • Sınırlı rasyonellik varsayıldığında daha fazla ampirik geçerliliği bulunmaktadır.

  8. Rutin Aktiviteler Teorisi • L. Cohenve M. Felson (1979) tarafından ortaya atılmıştır. • Cohen, Kluegelve Felson (1981) tarafından yeniden geliştirildi ve “fırsatlar teorisi” adını aldı. • Aslında mağduriyet teorisidir, suç davranışını ise dolaylı olarak açıklar. • II. Dünya savaşı sonrasında Amerika’da artan suç oranlarını açıklamak için geliştirilmiştir.

  9. Rutin Aktiviteler Teorisi • Üç unsur insanların doğrudan temas içeren kişisel ya da mala karşı bir suçun mağduru olma ihtimalini belirlemektedir: (1) Motive olmuş bir (ya da daha fazla) suçlu (2) Uygun hedef (kişi ya da obje) (3) Hedef kişi ya da objeyi suça karşı koruma yeterliliğine sahip etkin bir korumanın yokluğu (resmi ya da resmi olmayan) • Temel varsayım: Eğer bu 3 unsur zaman ve mekanda bir araya gelirse suç mağduriyeti oranı artmaktadır.

  10. Rutin Aktiviteler Teorisi • Suçu açıklamakta kullanılan bu 3 unsurun bir araya gelmesi insanların (mağdur ve koruyucuların) normal, yasal, günlük “rutin aktivitelerine” bağlıdır. • Dolayısıyla da insanların yasal rutin aktivitelerinin zamansal ve mekânsal yapısı bir toplulukta meydana gelen yasa dışı davranışların yeri, çeşidi ve miktarını belirlemekte çok önemli rol oynamaktadır.

  11. Rutin Aktiviteler Teorisi Uygun Hedef (Suç mağduru veya objesi) Motive olmuş suçlular SUÇ Hedefi suça karşı koruyabilecek (formel ya da enformel) koruyucunun yokluğu

  12. Rutin Aktiviteler Teorisi ve Suç Önleme • Rutin aktiviteler teorisinin önerdiği en temel suç önleme tekniği “durumsal suç önleme”dir. • Durumsal suç önleme: Hayatın günlük akışı içinde suç fırsatlarını azaltıcı tedbirlerin alınmasına dayanır (örn., potansiyel suçlulardan uzak durma, hedefin çekiciliğinin azaltılması ve zor hedef haline getirilmesi, hedef üzerindeki koruyuculuğun güçlendirilmesi).

  13. Rutin aktiviteler teorisinin ampirik geçerliliği • Bu teorinin ampirik geçerliliği henüz tam olarak saptanmamıştır. • Bu teoriyi destekleyen bulgular da desteklemeyen bulgular da mevcuttur. • Ancak gerçekte bu teori tüm boyutlarıyla test edilmemiştir: Birkaç istisna çalışma dışında bu teorik modeldeki motive olmuş suçluların mevcudiyetindeki ya da suç işleme konusundaki motivasyonlarındaki değişiklikler ölçülmemiştir. • Mala karşı suçları daha iyi açıklamaktadır. • Teoride ortaya koyulan kavramların doğrudan ölçümüne dayanarak testler yapılmalıdır.

More Related