1 / 127

GÜVENLİK FELSEFESİ VE KAVRAMI

GÜVENLİK FELSEFESİ VE KAVRAMI. Doç. Dr. Atilla SANDIKLI. Takdim Planı. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Soğuk Savaş Dönemi Güvenlik Yaklaşımları Soğuk Savaş Sonrası Güvenlik Yaklaşımları Güvenlik Kavramının Tanımlanması Güvenlik Kavramının Temel Özellikleri. TARİHSEL VE FELSEFİ ARKA PLAN.

mrinal
Télécharger la présentation

GÜVENLİK FELSEFESİ VE KAVRAMI

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. GÜVENLİK FELSEFESİ VE KAVRAMI Doç. Dr. Atilla SANDIKLI

  2. Takdim Planı • Tarihsel ve Felsefi Arka Plan • Soğuk Savaş Dönemi Güvenlik Yaklaşımları • Soğuk Savaş Sonrası Güvenlik Yaklaşımları • Güvenlik Kavramının Tanımlanması • Güvenlik Kavramının Temel Özellikleri

  3. TARİHSEL VE FELSEFİ ARKA PLAN

  4. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Thucydides • Pleponezya Savaşı’nın nedeni Atina’nın güçlenmesinin Sparta’da yarattığı kuşku ve güvenlik kaygısıydı. • Güç dengesindeki bozulma kuşku ile birleşince savaş için yeterli sebep olmuştu. • Çalışmalarında silahlanma yarışı, ittifak, caydırma, güç dengesi ve strateji gibi birçok kavramın uygulamasına raslanmaktadır. • Adalet ve insanlık gibi kavramları devletin çıkarları ve zorunluluklar karşısında gereksiz ve lüks bulmaktadır.

  5. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Ibn-i Haldun (1332-1406) • Göçebe toplumlarda bir devlet teşkilatı olmadığı için topluluğun her bireyi, her an olabilecek bir saldırıya karşı tetikte ve atik olmalıdır. • Sürekli güvenlik sorunu yaşadıklarından, yabancılara karşı çekingen, ancak kendilerine güvenen, savaşçı ve cesur kişilerdir. • Bu toplumlar şehir yaşamının rehavetine dalmış yerleşik toplumlar için daima tehlike oluştururlar.

  6. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Ibn-i Haldun (1332-1406) • İbn-i Haldun’da şehir kavramı, göçebe iken sağlanan artı ürün sayesinde refaha ulaşan halkın lüks tüketime yönelme isteği ve güvenlik endişesinin bir sonucu olarak ön plana çıkmaktadır. • Şehir, belli bir refah düzeyine ulaşmış halkın güvenliğini sağlamak ve daha rahat yaşama ulaşmak amacıyla istikrarlı bir yapıda hayatlarını sürdürme isteğinden ortaya çıkmaktadır.

  7. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan NiccoloMachiavelli (1469-1527) • Uluslararası sistem devamlı bir çıkar çatışmasına dayanan kaotik bir ortamdır. • Tüm devletler birbirleri için tehdit durumundadır. • Her devlet güvenliğini karşı tarafı bastırmak veya karşıdan gelen baskıları bertaraf etmek olarak algılar.

  8. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan NiccoloMachiavelli • Devletin güvenliği iyi yönetimle sağlanabilir. • Devletin iyi yönetilebilmesi için iyi yasalara, yasaların iyi işletilebilmesi için de iyi bir orduya gerek bulunmaktadır. • Güvenlik, güvenliği sağlayan kişilerin iktidara bağlılığıyla bir tutulmaktadır. • Prens merhametli, dindar, namuslu, insani görünmelidir fakat gerektiğinde tersini yapabilmelidir.

  9. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Thomas Hobbes (1588-1679) • İnsan davranışlarından yola çıkarak uluslararası sistemi açıklamaya çalışmıştır. “İnsan insanın kurdudur.” • Eşitlik güvensizliğin, güvensizlik ise çatışmanın temel sebebidir. • Savaş doğal bir durumdur.

  10. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Thomas Hobbes (1588-1679) • Üstün otoritenin olmadığı doğa durumunda, her devletin birbirleriyle savaş halinde bulunduğu, anarjik bir ortam vardır. • Böyle bir ortamda doğru- yanlış, haklı-haksız, adalet-adaletsizlik,gibi kavramlar görecelidir. • Herkes herşeye onu muhafaza etmeye gücü yettiği sürece sahip olabilir.

  11. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Hugo Grotius (1583-1645) • Uluslararası sistem mutlak bir çatışma ortamı olmasa da anarşiktir. Sebebi anarşiyi önleyecek devletler üstü bir otorite olmamasıdır. • Devletin Güvenliği; -Uluslararası sistemi düzenleyen güvenlik sistemleriyle,-Dışarıdan gelen tehlikeye karşı kendini savunmasıyla ilişkilidir. • Savunma ile güvenlik arasında ilinti kurmuştur.

  12. Tarihsel ve Felsefi Arka Plan Edward HallettCarr (1892-1982) • Çatışma zorunlu bir haldir. • Uluslararası rekabetin aktörü devlettir ve devletlerin çıkarları birbirleriyle uyuşmaz. • Aktörler arası bir uyuşma söz konusu olmadığına göre, idealizmin savunduğunun aksine evrensel bir barış kurulması imkansızdır. • Evrensel barışı istemek, sisteme egemen olanların kendi değerlerini yayma girişiminden başka bir şey değildir.

  13. SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİ GÜVENLİK YAKLAŞIMLARI

  14. Realizm ve Neo-Realizmin Güvenlik Anlayışı • Realizm ve müteakiben Neo-Realizm, • dünya üzerinde meydana gelen olayları olması gerektiği gibi değil, • olduğu gibi görüp araştırmayı hedefleyen bir teoridir.

  15. Realizm Güvenlik Anlayışı Realizmin beş temel tezi vardır ve güvenlik anlayışı bu beş temel öğe üzerine oturur: • Uluslararası sistemin temel aktörleri egemen devletlerdir. • Sistemin parçaları hangi aktörlerden oluşursa oluşsun sistem anarşiktir. Bu anarşik durum daha ziyade belirsizlik durumudur. • Bu anarşik düzende devletlerin amaçlarını gerçekleştirmek için tek engelleri diğer devletlerin güçlerinin sınırıdır.

  16. Realizm Güvenlik Anlayışı • Devletlerarası bir uyum beklemek mümkün olmadığından, devletler çıkarlarını her zaman maksimize etmek durumundadırlar. • Savaşlar genel anlamı ile çıkar çatışmaları sonucunda güvenlik ve güç için yapılırlar. Savaşlar devlet siyasetinin bir uzantısı durumundadırlar.

  17. Realizm Güvenlik Anlayışı • Realizm, uluslararası ilişkilerde insana ve özelliklerine büyük önem verir. • Realizme göre insan, çıkarcı, menfaatçi, hırslı, güç tutkunu, kısacası kötüdür. • İnsan doğasına dayandırılan realizm, devletlerin dış politikasını belirleyen ana unsurun tıpkı insanlarda olduğu gibi, diğerlerine hakim olma arzusu olduğunu iddia eder.

  18. Realizm Güvenlik Anlayışı • Uluslararası politika güç için sürekli bir çatışma içerisindedir. • Anarşi ortamı içerisinde amaç; güç toplamak ve gücü ulusal çıkarlar çerçevesinde kullanmaktır. • Bu maksatla askeri gücü önemli bir etken olarak görmektedirler. Sağlıktan ticarete ve endüstriye kadar her şey askeri gücün elde edilmesi içindir.

  19. Realizm Güvenlik Anlayışı • Realizme göre önemli olan, mutlak güç değil göreceli güçtür. Bu noktada egemen bir devletin gücü, ancak başkaları ile kıyaslandığında ortaya çıkar. • Bu anarşik yapıda devlet askeri gücüne güvenmek ve onu yeterli düzeyde tutmak zorundadır. • Ekonomik konular askeri konulara göre ulusal güvenliği daha az ilgilendirmektedir. • Moral ve ahlaki davranışlara güvenilmemelidir.

  20. Realizm Güvenlik Anlayışı • Uluslararası sistemin doğasını çatışmacı bir içerikle tanımlayan realizme göre, sistemin devamlılığı ise ancak güç dengesinin devletlerin kuşatıcı üst kimliği olmasıyla mümkündür. • Güç dengesi, aslında devletlerin kendileri için bir tehdit olmamaları için, diğer devletlerin gücünü kontrol altında tutmaya çalışmasıdır ki, askeri ittifaklar kurmak bu anlamda önemli bir argümandır.

  21. Realizm Güvenlik Anlayışı • Sürekli bir güvensizlik ortamı • Güvende olmama hali • ArnoldWolfers: «Güvenlik; kazanılan değerlere yönelik bir tehdidin olmaması hali» • Realist Güvenlik Algısı: «güç-tehdit-güvensizlik» • Çünkü aktörler, kazandıkları değerleri koruma adına güçlü olmak zorundadırlar

  22. Realizm Güvenlik Anlayışı • «Devletler gerekli ulusal güce sahip olabilmek için sürekli askeri hazırlık içinde bulunmalıdırlar» • Makyavel “Bir prens için barış zamanı savaşa hazırlanmak için geçen süredir” «Bir prensin savaşa hazırlanmaktan başka işi olmamalıdır.» • Platon “Çoğu kişinin barış dediği şey sadece laftan ibarettir. Gerçekte ise her şehir devlet, doğası gereği, daima tüm diğer şehir devletlerle ilan edilmemiş bir harbin içindedir.”

  23. Realizm Güvenlik Anlayışı • Morgenthau’ya göre uluslararası sistem anarşik bir yapıda seyretmektedir. Geleneksel güvenlik anlayışı savaş ve barışa endeksli bu doğrultuda güçler dengesini esas alan bir anlayış içerisindedir. • Bu doğrultuda güçlü ekonomiler ve açık pazarlar anarşik ortamda güçlünün kendini daha da güvende hissetmesi açısından önemli köşe tasları olmaktadır.

  24. Realizm Güvenlik Anlayışı • Realist bakış açısı çatışmaları ve savaşları güvenlik çalışmalarının en temel kavramları olarak görür. • Güvenliği en basit ifadesi ile devletlerin silahlı bir tehdidi bertaraf edebilme gücü olarak tanımlarlar. • Bu noktada devletin güvenliği aynı zamanda bireyin güvenliği olarak düşünülür.

  25. Realizm Güvenlik Anlayışı • Güvenlik demek askeri açıdan güçlü olmak demektir. Üst otoritesiz ve anarşik olan yapı ve bu ortamda yaşamaya mahkûm devletler ister istemez güvensizlik yaratmaya yatkındırlar. • Devletler kendilerinden güçsüz devletlerle çok iyi anlaşabilirken kendilerine eşit güçteki devletle her zaman gerilmeye müsait bir ilişki içinde olurlar.

  26. Realizm Güvenlik Anlayışı • Bunun sebebi de devletlerin kendileri kadar güçlü olan devletleri her zaman potansiyel bir tehdit olarak görmeleridir. • Güvensizliğin hâkim olduğu bu ortamda devletler sürekli “güvenlik ikilemi” yaşarlar ve “güç dengesi” peşinde koşarlar. • Güvenlik ikilemi ve güçler dengesi uluslararası ilişkiler açısından çok önemli iki kavramdır.

  27. Realizm Güvenlik Anlayışı • Güvenlik ikilemi bir devletin kendi güvenliğini arttırmak için yaptığı girişimlerin istemeden diğer devlet için tehdit oluşturması durumudur. • Bunun en önemli sebebi, bir devlet güvenliği için savunma hamlesi yaparken diğer devlet bunu potansiyel bir tehlike olarak algılamaktadır. İste bu durum güvenlik ikilemi olarak adlandırılmaktadır.

  28. Realizm Güvenlik Anlayışı • Güçler dengesi ise mevcut durumu korumak ya da yıkmak amacı ile devletlerin giriştikleri güç mücadelesine verilen genel addır. • Devletlerin uluslararası arenadaki yerlerini korumak ya da daha da güçlendirmek amaçlı giriştiği dengeleme politikasıdır. • Bu politikanın en önemli pratiği savaşlardır. • Realizme göre, kalıcı bir güçler dengesi imkânsıza yakındır ve değişen teknoloji ve imkânlar doğrultusunda güçler dengesi sürekli değişme potansiyeli olan bir olgudur.

  29. Realizm Güvenlik Anlayışı • Realistler uluslararası işbirliğinin etkin bir sistem yaratmayacağını iddia etmektedirler. • Realistlere göre her devlet eşittir, sistem bu denkliğe göre işler ve hiçbir aktör diğerlerine bir şey dikte edemez. • Realist görüş içinde de iki farklı yaklaşım söz konusudur: Defansif (Savunucu) Realizm Ofansif (Saldırgan) Realizm

  30. Realizm Güvenlik Anlayışı • Defansif (Savunucu) Realizm: Yapılanma tehdit algısı üzerindedir. • Sistemi dengede tutan, aktörlerin birbirini ne kadar tehdit olarak algıladıklarına bağlıdır. • Her aktör diğerlerinin gücünü yok etmeye değil, olası tehditlere karşı önlem almaya sarf etmektedir. • Ofansif (Saldırgan) Realizm: Temel amaç aktörün gücünü sürekli artırmasıdır. Tehdit algısı bir kenara bırakılmıştır.

  31. Realizm Güvenlik Anlayışı • Realistler, uluslararasıilişkilerineredeysetamamiyleulus-devletlerarasındakigüçveçıkarmücadelesiolarakgördüklerindendolayı, uluslararasıhukukveörgütlerinetkisivemümkünolanuluslararasıişbirliğininçapıkonularındapek iyimser değillerdir. • Bir realist içinbütünülkelerinnihaihedefidüşmanveanarşikortamdagüvenliğinisağlamaktır.

  32. Realizm Güvenlik Anlayışı • Bu nedenlebütünpolitikalarıulusalgüvenliğisağlayacakgüçhesaplarıylabelirlenir. Durumlarındanmemnunolandevletlerdışpolitikalarındastatükoyukorumayaçalışırlarken, memnunolmayanlariseyayılmacıdışpolitikaizlerIer. • Politikanın gerçeklerinebağlıolarakittifaklaryapılırvebozulur, dostluklarkurulurveyaeskidostlarreddedilebilir.

  33. Neo-Realizmim Güvenlik Anlayışı • Uluslararası ortamın anarşik, rekabetçi ve çatışmacı yapısını kabul etmekle birlikte, devletlerarası işbirliği sürecini de tamamen reddetmemektedir. (StephanWalt) • Uluslararası aktörlerin davranış ve güvenliklerini belirleyen yapı uluslararası sistemdir. • Neo Realizm, klasik olandan farklı olarak ulus devlet yapılarının güvenliği ile birlikte uluslararası sistemin güvenliğini de göz önünde bulundurarak güvenlik halkasını genişletmiştir.

  34. Neo-Realizmim Güvenlik Anlayışı • Neo Realistler askeri-stratejik konuların yanına ekonomik konuları da eklemişlerdir. • Ekonominin uluslararası ilişkilerin belirleyicilerinden biri olduğunu kabul ederler.

  35. Neo-Realizmim Güvenlik Anlayışı • Yapı olarak tanımlanan sistemin devletlerin dış politikası üzerinde sınırlayıcı ve belirleyici etkisi üzerinde durması, • uluslararası politikada davranışsal düzenlilikler olduğunu varsayması, • dış politikalardaki benzerliklere dikkat çekmesi, • bilim felsefesinin ilkelerini önemsemesi, • tarihçi bir yaklaşım yerine yapısalcı bir yaklaşım benimsemesi ve • anarşi kavramına yüklediği anlam bakımından Neo Realizm klasik realizmden farklılık gösterir.

  36. Neo-Realizmim Güvenlik Anlayışı • Realistler uluslararası politikayı kabaca devletlerarası bir etkileşim süreci olarak görür. • Neo Realistler devletlerarası etkileşime bakarken yapısal nedenleri ve birim düzeyindeki nedenleri ayrı ele alır. • Realist düşünce sadece sonuca bakarak bunun devletlerin etkileşiminin bir ürünü ya da doğal sonucu olarak değerlendirir. • Neo Realistlerde sebep-sonuç, amaç-araç ayrı değerlendirilir.

  37. Neo-Realizmim Güvenlik Anlayışı • Uluslararası politikanın temel aktörünün devlet olarak görülmesi, • devletlerin üniter yapılar olarak değerlendirilmesi, • devletlerin ve devlet adamlarının rasyonel davrandıklarının varsayılması ve • devletlerin bencil ve kendi çıkarları doğrultusunda hareket eden birimler olarak kabul edilmesi, hem klasik realizmin hem de neo-realizmin ortak varsayımları ve özellikleridir.

  38. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Savaş doğal değil, yıkıcılığından ötürü faydasızdır. • Savaş kaçınılmaz ya da önlenemez değildir. • Savaşların önlenmesi için gizli diplomasi önlenmelidir. • Çatışma yanlış algılamalardan kaynaklanır. • Salt çıkar ve güvenlik kavramları üzerine kurgulanmış sistemler savaş riskini artırır • NormanAngel: ‘Savaşta galip gelenler bile büyük zarara uğrarlar’

  39. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Savaşinsan doğasından değil toplumdaki çarpıklıklardan kaynaklanır. • Mantık verasyonelhareketdünyayı iyi bir yer haline getirebilir • Barış ve işbirliği üzerinde durulmaktadır. • Uluslar arası işbirliğini sürekli kılacak devletlerarası teşkilatlar kurulmalıdır. • Uluslar arası hukuk kuralları oluşturulmalıdır. • Devletlerin savaşma yetenekleri asgariye indirilmelidir.

  40. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Devletlerarası problemleri çözüme kavuşturabilecek bir yargı sistemi kurulmalıdır. • İktisadi İlişkiler geliştirilmelidir. • Birey-Toplum ilişkisi kapsamında çıkarların uyumu sağlanmalıdır. • Sosyolojik Liberalizm- Ortak değerler, kimlik, işbirliği savaş ihtimalini ortadan kaldırır. • Kurumsal Liberalizm- Devletlerin uluslararası örgütler kanalıyla kurdukları bağlantı, ortaya çıkan rejimdir. • Cumhuriyetçi Liberalizm- Demokratik Ülkeler ve Barış (Demokratik Barış Kuramı)

  41. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Ortaklaşa (Kolektif) Güvenlik üzerinde durulmalıdır. • Çok taraflı araçlar içeren daha geniş katılım sağlanmalıdır. • Çıkar ve güvenlik kavramları açıklanmalı ve çözümlenmelidir. • Uluslararası niteliği olan, herkesçe kanıksanmış, ortak çıkarları ve ortak değerlerinin farkında, bir dizi ortak kurala bağlı bir toplum. • İyi için Kötü’ye karşı anlayışı. • İşbirliği odaklı Güvenlik. • Birey-Devlet ve Sistem Güvenliği.

  42. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Liberal kuramlar bireyin güvenlik ve özgürlüğünün korunmasında temel oyuncu olarak devleti ele almaktadırlar. • Liberal kuramcılar realistlerin aksine uluslararası ilişkileri “sıfır toplamlı oyun” yerine “mutlak kazanç” modeliyle açıklamaktadır. Buna göre devletler çatışma yerine işbirliğine yöneldiklerinde daha fazla kazanç elde edeceklerdir. • Liberallere göre uluslararası hukuk norm ve kurallarının tesisiyle kolektif güvenliğin sağlanması olasıdır.

  43. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Liberal kuramlar kapsamında aşağıdaki kuramların güvenlik anlayışları ele alınmaktadır: • İşlevselcilik ve Yeni İşlevselcilik • Çoğulculuk (Plüralizm) • Ulusaşırıcılık (Transnasyonalizm)

  44. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı İşlevselcilik güvenlik çalışmalarını bütünleşme ekseninde ele alırken aşağıdaki argümanları ortaya koymaktadır: • Siyasal kaygı gütmeyen işlevsel uluslararası örgütler ön plana çıkarılmalıdır. • Ulus-devletler belli işlevlere sahip uluslararası kurumlara yetki devrinde bulunmalıdır.

  45. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı İşlevselci Kuramın Güvenlik Anlayışı: • Teknik konular siyasi amaçların önünde yer almalıdır. • Bir alanda işlevsel amaçlı kurulan örgütlenme zamanla genişleyerek başka alanlara da yayılmalıdır. • Devletler uluslararası kurumlar aracılığıyla işbirliği ve uzlaşı içerisinde hareket etmelidirler.

  46. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Yeni işlevselcilik spillovermodelini ortaya koymaktadır. • Bu modele göre oyuncuların ekonomik ve teknik alanlarda meydana getirdikleri ortaklıklar süreç içerisinde kültürel ve siyasi bir nitelik kazanacaktır. • Spillover modelinde oyuncuların karşılıklı güvenlik sorunsalına çözüm oluşturmak ve çoğulcu bir güvenlik topluluğu yaratmak amaçlanmaktadır.

  47. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Çoğulcu ve ulusaşırıcı kuramlar uluslararası ilişkiler disiplinin ana sorunsallarına çoğulcu bir anlayışla yaklaşmakta ve analiz düzeyi olarak küresel sistemi ele almaktadır. • İki kuram da realizmin devlet merkezli ve uluslararası sistemi amaçlamakta tek yönlü yaklaşımlarını eleştirmektedir. • Bu kuramcılar uluslararası sistemin yapısının karmaşıklığından hareketle güvenlik kavramını çeşitlendirmek gerektiğini savunmaktadırlar.

  48. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Çoğulcu yaklaşımlar küreselleşme süreciyle birlikte uluslararası sistem bünyesinde güvenlikle ilişkilendirilebilecek sorunların salt devletler arasında uzlaşı ve işbirliğiyle çözülemeyeceğini vurgulamaktadır. • Uluslararası güvenlik sorunlarında Devlet dışı aktörlerin etkinliği artmaktadır. • Devletler üniter yani yekpare değildirler. • Kararlar çeşitli aktörler arasında rekabet ve uzlaşma süreci sonunda alınmaktadır.

  49. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Çoğulcular aynı zamanda güvenlik kavramının salt askeri temellere ve dayandırılamayacağını bu bağlamda ekonomik, ticari, mali, kültürel, çevresel, bilimsel ve teknolojik unsurların da günümüz güvenlik paradigmasının ayrılmaz bir parçası olduğunu savunmaktadırlar. • Enerji, Eğitim, sağlık, göç konuları güvenlik kavramına dahil olmuştur.

  50. Liberal Kuramların Güvenlik Anlayışı • Joseph Nye’in“sert güç” (hard power) ve “yumuşak güç” (softpower) tipolojileri güvenlik kavramının çoğulcu bir anlayışla ele alınmasının somut bir göstergesidir. • Sert güç bileşenleri askeri, ekonomik ve siyasi alanları kapsarken; yumuşak gücü daha çok sosyo kültürel değerler ve siyasi-demokratik kurumlar oluşturmaktadır.

More Related