1 / 42

Boğaziçi Köprüsü Hikayesi

Boğaziçi Köprüsü Hikayesi. 20 Şubat 1970: temel atma töreni (beylerbeyi). Mart 1970’de Ortaköy ayaklarının kazısı başladı. Hemen ardından da Beylerbeyi ayaklarının kazısı başladı. 4 Ağustos 1971: Kule montajı. 17 Ağustos 1971: Kule montajı. Ortaköy kulesinin inşaatı.

nixie
Télécharger la présentation

Boğaziçi Köprüsü Hikayesi

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Boğaziçi Köprüsü Hikayesi

  2. 20 Şubat 1970: temel atma töreni (beylerbeyi)

  3. Mart 1970’de Ortaköy ayaklarının kazısı başladı. Hemen ardından da Beylerbeyi ayaklarının kazısı başladı...

  4. 4 Ağustos 1971: Kule montajı

  5. 17 Ağustos 1971: Kule montajı

  6. Ortaköy kulesinin inşaatı

  7. Mayıs 1971’de Ortaköy çelik kulelerinin montajına başlandı. Beylerbeyi kulelerinin montajına ise Temmuz 1971’de başlandı. 1972’nin Ocak ayında her iki çelik kule de yükseldi.

  8. Kuleler tamamlanınca Ortaköy’den Beylerbeyi’ne kadar denizin yüzeyine, birbirine paralel; 2 adet kılavuz halat serildi ve bunlar kulelerden aynı anda çekilerek, ilk birleşim sağlandı (Ocak 1972).

  9. Taşıyıcı çelik halatların çekimi

  10. Taşıyıcı halatlarla ilk baglantı

  11. Beylerbeyi kulesi

  12. Ardından, tellerin gerilim ve büküm işlemleri 10 Haziran 1972’de başladı ve köprünün açılısına kadar sürdü. İtalya ve İngiltere’de hazırlanan 60 adet içi bos kutular seklindeki tabliyeleri oluşturacak paneller, demonte vaziyette denizyoluyla getirilerek, Göksu birleştirme şantiyesine bırakıldı ve burada montajları yapılmaya başlandı...

  13. Tabliye dikey kesiti

  14. 21 Şubat 1972: Kılavuz halatlar çekili

  15. Kuleler (henüz tabliyesiz)

  16. Kulelerden birinin içi

  17. Aralık 1972’de ilk tabliye köprüye gerilen çelik halatlara, salıncak sistemiyle monte edilmeye başlandı. Kulelerin tepesindeki vinçler yardımıyla ve palangalar vasıtasıyla içi boş tabliyeler askı halatlarına bağlandılar. Tabliyelerin yukarı çekilmesine köprünün ortasından başlandı ve sırasıyla iki uca doğru eşit sayıda çekildi.

  18. Tabliyelerin orta kesimden başlayan montajı

  19. Tabliye montajı devam ediyor

  20. 26 Mart 1973’de son tabliye de montajlandı. Ardından 60 adet tabliye birbirine kaynaklandı. Böylece, ilk kez yürüyerek Asya’dan Avrupa’ya geçildi ...

  21. 26 Mart 1973: Son Tabliye denizden montaja getirilirken

  22. 26 Mart 1973: Son Tabliyenin Montajı tamamlanmak üzere

  23. Nisan 1973’de kauçuk alaşımlı çift kat asfaltının dökümüne başlandı. 1 Haziran 1973’de asfalt döküm işlemi tamamlandı. Köprü üzerinde kauçuk menşeli Asfaltlama

  24. Kulelerin altındaki geçiş noktalarına, köprüdeki genleşmeye uyum sağlaması amacıyla dönen-levhalar (rolling leaf) monte edildi. 23 Temmuz 1973: Rolling leafların montajı

  25. Yaklaşım viyadüklerinin inşasına (Ortaköy ve Beylerbeyi üzerinden geçen) şubat 1973’de başladı ve Mayıs 1973’de bitirildi. Yaklaşım viyadüğü inşaatı

  26. Ortaköy Yaklaşım viyadüğü inşaatı (Lido’nun yanı)

  27. 20 Temmuz 1973: Yaklaşım viyadüğü inşaası

  28. 8 Haziran 1973’de ilk defa araçla geçiş tecrübesi yapıldı. Yaklaşım viyadüğü inşaatı

  29. 15 Mart 1974’de Çevreyolu’nun önemli geçişlerinden olan; Haliç Köprüsü’nün iki yakası birleştirildi ve yaya olarak geçildi. 10 Eylül 1974’de de Haliç Köprüsü açıldı.

  30. Haliç Köprüsü’nün inşaatı (henüz bitirilmiş ve Çevre yolunun bağlantısı tamamlanmış)

  31. İnşaat bitmek üzere

  32. Tüm çalışmalar tamamlandı ve köprü açılışa hazırlandı...

  33. 30 Ekim 1973-Açılış Günü Hazırlıkları- Mobil şeref Tribünü Araçları gidiyorlar

  34. Açılış töreni. Yeni alınan Büssingler misafirleri getirmişler ve beklemedeler...

  35. ... Ve Köprü 30 Ekim 1973’de törenle açıldı... (Cumhuriyet’in 50. Yıldönümü)

  36. Açılış sabahı… Bu arada karşı taraftaki binasız bomboş alanlar

  37. 30 Ekim 1973: Tören Alanı-Yayaların Yürüyüşü Başladı...

  38. Köprünün açıldığı gün halk o kadar yogun bir ilgi gösterdi ki, onbinlerce kişi aynı anda köprünün üzerinde Asya’dan Avrupa yakasına doğru ve bir süre sonra da her iki yakaya doğru karşılıklı yürümeye başladı Açılış şerefine araç yolundan da yayalara yürüme izni verilince, köprünün üzerinde yaya adımlarının çokluğu ve bu yoğunluğun homojen olarak köprünün tüm yüzeyine yayılması sonunda rezonans artısı had safhaya girerek, köprü salıncak gibi sallanmaya başlayınca, daha ilk günden köprümüz çökmesin korkusuyla, derhal yaya geçişine son verildiğini gazeteler günlerce yazdılar... (Gerçekten de lastik tekerlekli araçların geçişleri yerine onbinlerce adımın aynı anda zemine yaptığı darbesel etki, lastik tekerlekten çok daha fazla tehlikeye yol açar, salınım artmaya başlayınca da bunun sönümlenmesi oldukça zordur, hızla sallanan salıncağın uzun süre sonra yavaşlayarak durması gibi)... Hatta gazetelerde su örnek verilmişti: “Köprüden arka arkaya tanklar geçse o derece risk oluşturmaz ama, bir tabur asker uygun adımla köprüyü geçmeye çalışırsa, bu daha büyük tehlikedir.” Ayakların aynı anda yere vurması yüzünden...

  39. 30 Ekim 1973: Yoğun Yaya Geçişi

  40. ilk 24 saat içinde; 28.126 motorlu araç köprüden geçti. Bu rakam; 402 araba vapurunun taşıyacağı araç adedine eşitti. Ama bu sadece o güne özel ve meraktan bir gidip bir geri dönen arabalardan kaynaklandı. Köprü 440 milyon TL. ye mal oldu.

  41. Köprünün açıldığı hafta bu resim.. Trafik yok… Arabalar tek tük… “Bu kadar büyük köprüye ne gerek vardı.” tartışmaları başlamış.

  42. Köprüden yayalara (iki kenardaki yaya yollarından geçmeleri şartıyla) geçiş; 2 Mayıs 1974’de verildi (Geçiş ücreti 1 lira). Köprünün taşıyıcı ayaklarının (daha doğrusu kulelerinin) dördünde de yayaları yukarıya taşıyan dev asansörler mevcuttu ve yayalar bunları kullanarak köprüye çıkarlar, yürüyerek karsıya geçince de, yine buradaki kulelerin asansörlerini kullanarak aşağıya inerlerdi. Ancak köprüden aşağıya atlayanların sayısının artması yüzünden birkaç yıl sonra yayalara yasak geldi ve bundan böyle köprü, günümüze kadar yaya özürlü olarak hizmetine devam etti.

More Related