1 / 44

Finansal Analiz

Finansal Analiz. Öğr . Gör. Yusuf Bahadır Kavas. Rasyolar Veya Oranlar Analiz. Oran analizinin önem kazanmasının nedenleri şunlardır: 1- Banka yöneticilerinin süratli karar vermelerinde oran analizi önemli rol oynamaktadır.

tirza
Télécharger la présentation

Finansal Analiz

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Finansal Analiz Öğr. Gör. Yusuf Bahadır Kavas

  2. Rasyolar Veya Oranlar Analiz • Oran analizinin önem kazanmasının nedenleri şunlardır: • 1- Banka yöneticilerinin süratli karar vermelerinde oran analizi önemli rol oynamaktadır. • 2- İşletme dışındaki kişiler açısından oranların ifade ettiği anlam, mutlak rakamlara göre daha yararlı ve karar vermeye daha elverişlidir. • 3- Oranlar, işletmelerin büyüklük ve benzeri özelliklerini belli ölçüde ortadan kaldırdıklarından, işletmeler arası karşılaştırmalara olanak verir.

  3. Oranlar yardımıyla işletmeler değerlendirilirken şu noktalar önemlidir. 1. Çok sayıda oran hesaplamak yerine , az sayıda, amaca uygun oranlar hesaplanmalıdır. 2. Oranların yorumu doğru yapılmalıdır. 3. Mevsimsel ve devresel değişikliklerin oranlara yansıması üzerinde durulmalıdır. 4. Bir oranın değerinde meydana gelen farklılığının, nereden kaynaklandığı tespit edilmelidir. 5. Oranlar yorumlanırken, çeşitli kaynaklardan sağlanan bilgilerden yararlanılmalıdır. 6. Yorumlarda, enflasyonun oranlar üzerinde neden olabileceği etkilere dikkat edilmelidir. 7. Oranlar yorumlanırken, aynı endüstri kolundaki benzer işletmelerle karşılaştırmalar yapılmalıdır. Ancak, karşılaştırma yapılırken izlenen politikaların ve muhasebe uygulamalarının farklı olabileceği gözden uzak tutulmamalıdır. 8. Oranlar yorumlanırken, oranda yer alan değerlerin tutarları da dikkate alınmalıdır.

  4. Rasyolar Veya Oranlar Analiz • Finans yöneticileri, firmanın likidite durumu, sermaye yapısı, varlıkların kullanılmasında etkinlik, karlılık gibi firmanın her yönüyle ilgili olduklarından, analizde değişik soruları yanıtlayacak çeşitli oranlar kullanmaktadırlar. Analizde kullanılan oranlar, farklı şekilde ayrıma tabi tutulmaktadır.

  5. Rasyolar Veya Oranlar Analiz Bu bağlamda bir firmanın genel durumunun analizi aşağıda sıralanan başlıklar altında gerçekleştirilmektedir: • Firmanın Likidite Durumunun Analizi, • Firmanın Finansal Yapısının Analizi, • Firmanın İktisadi Varlıklarını Kullanımı ile İlgili Analizler, • Firmanın Karlılık Yapısının Analizi, • Firmanın Sabit Yükümlülüklerini Karşılayabilme Gücünün Analizi, • Firmanın Büyümesi ile İlgili Analizler.

  6. Likidite Oranları ve Analizi • Likidite, bir varlığın düşük maliyetle ve hızlı bir şekilde nakde dönüşme yeteneğidir. • Likidite oranları, kredi verenler için, kaldıraç oranlarından daha önemli oranlardır. Çünkü, likidite oranları ile işletmenin kredi verenlere geri ödeme yapacak nakdi elde etme gücü olup olmadığı öğrenilebilir. Aynı zamanda, bu oranlar ile, işletmelerin net işletme sermayelerinin yeterli olup olmadığı belirlenir.

  7. Cari Oran • Bir firmanın kısa vadeli borçlarını karşılayabilme gücünü ortaya koymakta olup, dönen varlıkların kısa vadeli borçlara oranlanmasıyla ölçülmektedir. Gelişmiş ülkelerde bu oranın 2 olması yeterli görülürken; gelişmekte olan ülkelerde bu oranın 1,5 olması makul görülebilmektedir. Ancak bu olgunun tamamen doğru olduğunu söylemek olanaklı değildir. Zira sektörel bazda analizlerde sektör ortalamalarına bakmak gerekmektedir. Çünkü bazı sektörlerde cari oranın 2 olması yeterli görülmezken; bazı sektörlerde cari oranın 2 olması çok çok iyi bir durum olarak değerlendirilmektedir.

  8. Likidite oranı(Acid Test Oranı): • Likiditesi yüksek olan dönen varlıkların kısa süreli yabancı kaynakları karşılayabilme gücünü ortaya koymaktadır. Bu bağlamda Likidite Oranı; Hazır Değerler, Menkul Kıymetler, K.V. Alacaklar toplamının Kısa Vadeli Yabancı Kaynaklara oranlanmasıyla hesaplanmaktadır.

  9. Likidite oranı(Acid Test Oranı): • Genel kabul görmüş kurallara göre Likidite Oranının 1 olması yeterli görülmektedir. Ancak bu olgunun tamamen doğru olduğunu söylemek olanaklı değildir. Zira sektörel bazda analizlerde sektör ortalamalarına bakmak gerekmektedir. Çünkü bazı sektörlerde likidite oranının 1 olması yeterli görülmezken; bazı sektörlerde likidite oranının 1 olması çok çok iyi bir durum olarak değerlendirilmektedir.

  10. Nakit Oranı-Hazır Değerler Oranları • Para ve benzeri değerlerin kısa süreli yabancı kaynakları karşılayabilme gücünü gösteren rasyodur. Dolayısıyla Nakit Oranı; Hazır Değerler ve Menkul Kıymetler toplamının Kısa Süreli Yabancı Kaynaklara Oranlanmasıyla hesaplanmaktadır. Nakit Oranı ne kadar yüksek olursa para ve benzeri değerlerin Kısa Süreli Yabancı Kaynakları karşılayabilme gücü o düzeyde artış gösterecektir.

  11. MALİ YAPI VEYA KALDIRAÇ ORANLARI • Mali yapı oranları, işletmenin ne ölçüde borçla finanse edildiğini ve borçla finansmanın işletme için ne kadar yararlı olduğunu ölçmeye yarar. • Mali yapı oranları, işletmeye kredi verenleri çok yakından ilgilendirir. İşletmeye kredi verenler, mali bünye içerisinde öz kaynakların payının yüksek olmasını isterler. Çünkü, kredi verenler için öz kaynakların fazlalığı, kredilerin geri dönüşünü kolaylaştırır. Eğer, ortaklar, işletmenin finansmanına çok düşük bir oranda katılmışlarsa, kredi verenler için risk de artar. Öte yandan, ortaklar, işletmenin finansmanını büyük ölçüde borçla karşılamışlarsa, çok az bir öz kaynakla işletmenin denetimini ellerinde tutarlar.

  12. Yabancı Kaynak/Toplam Aktif • Kaldıraç oranı olarak da ifade edilen bu rasyo, varlıkların ne kadarının yabancı kaynaklarla karşılandığını ortaya koymaktadır. Söz konusu bu oranın yüksek olması, firmanın spekülatif tarzda finanse edildiğini, kredi verenler açısından firmanın emniyet marjının dar olduğu, firmanın yüksek faiz yükü altına girdiğini, dolayısıyla faiz ve anapara geri ödeme yükümlülüğü esnasında firmanın sıkıntıya düşebileceğini ortaya koymaktadır. Bu oranda dengenin çok iyi sağlanması çok büyük önem arz etmektedir. Bu oranın çok yüksek olması firmanın sabit yükümlülüklerini karşılayamaması anlamına gelirken; bu oranın çok düşük olması da firmanın vergi tasarrufundan yararlanma fırsatını kaçırdığını ortaya koymaktadır.

  13. Yabancı Kaynak/Toplam Aktif • ABD’de toplam borçlar/toplam aktifler oranının % 50’nin üzerine çıkması, genellikle bir tehlike işareti olarak görülür. • Toplam borç oranı değerlendirilirken bazı faktörler de göz önünde bulundurulmalıdır. • - Satışların istikrarı, • - Hammadde fiyatlarındaki kararlılık, • - Üretilen mal ve hizmetlerin demode olma olasılığı, • - İşletmenin teknoloji düzeyi ve sınai hakları, • - Hammadde ve mal piyasasının kontrol olasılığı, • - Tüketici kitlesinin çokluğu, • - Endüstrideki rekabet, • - Endüstriyel ilişkiler, • - Yönetim kadrosu, • - İşletmenin likidite durumu.

  14. Toplam Borçlar / Öz Sermaye Oranı • Toplam borçların öz sermaye oranlanmasıyla elde edilen bu oran, hem kısa, hem de uzun vadeli finansal analizde önemli yer tutar. • Bu rasyo, firmanın borçlanma yoluyla sağladığı yabancı kaynak ile firmanın sahip veya sahiplerinin katmış olduğu sermaye arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır. • ABD’de toplam borç/öz sermaye oranının, orta büyüklükteki işletmeler açısından 1/1 olması normal karşılanmaktadır. • Nakit girişleri düzenli ve nakit girişlerinde tahminlere göre daha az sapma olan işletmeler, daha yüksek bir “ toplam borç/öz sermaye” oranı ile faaliyetlerini sürdürebilir.

  15. MDV / Öz Sermaye • Bu rasyo, maddi duran varlıkların ne kadarının öz sermaye ile finanse edildiğini ortaya koymaktadır. Bu oranın 1’ den küçük olması MDV’nintamamının öz sermaye ile finanse edildiğini ortaya koymaktadır. Bu bağlamda sanayi işletmelerinde MDV’nintamamını öz sermaye ile finanse edilmesi beklenmektedir. Ancak yoğun teknoloji gerektiren yatırımlarda bu rasyonun 1’ den büyük olması makul karşılanmakta ve MDV finansmanında öz sermaye yanında yabancı kaynak kullanıldığını ortaya koymaktadır

  16. Kısa Süreli Borçlar/ Öz sermaye Oranı • Finansal analizde önemli oranlardan bir tanesi de kısa süreli borçlarla öz sermaye arasındaki ilişkiyi gösteren orandır. • Bu oranın küçük çıkması işletmenin finansal yapısının sağlam olduğu anlamına gelir. • İşletmenin öz sermayesinin yüzde kaçı kadar kısa vadeli borcu olduğunu gösteren bu oranın %35 olması, sanayi işletmeleri için normal kabul edilir.

  17. İşletmenin satılan malın maliyeti: 25.000 TL dir.

  18. FAALİYET ORANLARI • Alacak Devir Hızı • Alacakların Ortalama Tahsil Süresi • Stok Devir Hızı • Öz Sermaye Devir Hızı • Aktif Devir Hızı

  19. Alacak Devir Hızı • Bu rasyo, bir firmanın alacaklarını tahsil edebilme yeterliliğini ortaya koymaktadır. • Alacak devir hızı veya alacakların paraya dönüşüm çabukluğu, bir işletmenin alacaklarının tahsil kabiliyetini ve likiditesini gösteren bir ölçüttür. • Bilindiği gibi, alacaklar, işletme bilançolarında önemli bir paya sahiptir. Bu nedenle, alacaklara yapılan yatırımın analiz edilmesi önem taşımaktadır. • Alacak devir hızı, alacakların ne kadar zaman sonra paraya dönüşeceğini gösterir. Böylece, alacakların belli bir dönemde kaç defa tahsil edildikleri hesaplanır. • Bir işletmenin alacak devir hızı hesaplandıktan sonra, alacakların ortalama tahsil süresini de hesaplamak mümkündür. Bunun için, bir yıl olarak kabul edilen 360 günü, alacak devir hızına bölmek gerekir.

  20. Alacak Devir Hızı • Alacak devir hızının azalması, alacaklarla ilgili bazı sorunların varlığını gösterir. • Alacak devir hızındaki artış, alacakların likiditesinin arttığını ve işletmenin alacaklarının finansmanında daha az fona gereksinim duyacağını gösterir. Alacak devir hızındaki yüksekliğin bir başka anlamı, işletmenin kredili satışlar konusunda titiz davrandığını göstermesidir.

  21. Bir işletmenin alacak devir hızı hesaplanırken şu noktalara dikkat etmek gerekmektedir: • 1. İşletmenin ticari alacakları, kredili satışlar sonucu doğduğundan, oranın payında hesap dönemi içindeki kredili satışlar tutarının yer alması, tutarlı ve anlamlıdır. Ancak, işletmenin kredili satışları tam olarak hesaplanamıyorsa, kredili satışlar toplamı yerine net satışlar kullanılarak alacak devir hızı hesaplanabilir. • 2. Oranın paydasında yer alan alacaklar, işletmenin esas faaliyetinden doğan senetli ve senetsiz alacaklar toplamıdır. İşletmenin arızi işlemelerinden doğan diğer alacakları, örneğin, personel avansları, sabit varlık satışından doğan alacaklar, bağlı kuruluşların kısa vadeli finansman gereksinimlerinin karşılanmasından doğan alacakları ile ortaklardan olan alacakları ve satıcılara verilen avanslar, söz konusu oranın paydasında yer almamalıdır. • 3. İşletme, mevsimlik faaliyetlerin etkisi altında ise, ticari alacakların hesap dönemi içerisinde büyük dalgalanmalar göstermesi doğaldır. İşletme, faaliyetlerinin en canlı olduğu dönemde bilançosunu düzenliyorsa, bu dönemde ticari alacakları en yüksek düzeye ulaşacağından, alacak devir hızı düşük çıkacaktır. Buna karşılık, işletme faaliyetlerinin en düşük düzeye indiği tarihlerde bilanço düzenliyorsa, alacakların önemli bir bölümü tahsil edilmiş olacağından, alacak devir hızı yüksek çıkacaktır. Bu nedenle, alacak devir hızı hesaplanırken, payda da yer alan ticari alacaklar yerine, belli zamanlarda hesaplanmış ticari alacakların aritmetik ortalamasını almak daha doğrı olur.

  22. Alacak devir hızı hesaplanırken, ilgili dönemdeki şepheli veya değersiz hale gelmiş alacakların da payda da yer alması gerekir. Aksi halde, oranın paydasında yer alan rakam küçüleceğinden, işletmenin alacaklarının paraya dönüşümünün hızlandığı şeklinde de bir izlenim oluşabilir. • Bir işletmenin alacak devir hızının yavaş olması, aşağıdaki nedenlerden kaynaklanmış olabilir. • 1. İşletmenin alacaklarının tahsilinde güçlüklerle karşılaşması, • 2. Rekabet gücünün zayıflığı, • 3. Etkili bir tahsilat politikasının olmaması, • 4. Müşteri seçimi ve mişterilere tanınacak olanaklar konusunda gereken özenin gösterilmemesi.

  23. Alacakların Yaş çizelgesi • Örnekte; işletmenin müşterilerine tanıdığı süre 20 gün, ortalama tahsil süresi ise 28 gün olarak hesaplanmış olsun. Böyle bir durumda işletmenin alacaklarını müşterilerine tanıdığı sürede tahsil edemediği ortadadır. • Alacakların yaş çizelgesi yöneticilere alacakların tahsilatı ile ilgili olarak daha ayrıntılı bilgiler vermektedir. Bu tablodan da görüleceği gibi alacakların %50 sinin vadesi geçmiştir. Ayrıca alacakların %12 sinin vadesi 60 günü aşmıştır. Bu nedenle ilgili işletme yöneticilerinin alacak yönetim politikalarını gözden geçirmeleri gerekmektedir.

  24. Stok Devir Hızı = Satılan Mal Maliyeti (SMM)/ Ortalama Envanter Stok Devir Hızı • Bir firmanın stoklarını ne kadar etkili kullandığını ortaya koyan önemli bir rasyodur. Stok Devir Hızı, satışların maliyetinin, ortalama stok tutarına oranlanmasıyla hesaplanmaktadır. • Stok devir hızı, stoklarla satışlar arasındaki ilişkiyi gösteren bir orandır. Stok devir hızı, işletmenin stoklarının likiditesi konusunda iyi bir göstergedir. • Stok devir hızı, stokların bir yıl içinde kaç defa satışa dönüştüğünü gösterir. Genel olarak, yüksek stok devir hızı, işletmenin stok yönetiminin iyi olduğunu gösterir. Stok devir hızının çok düşük olması, mevcut stokların modasının geçmiş, hasarlı, üretimde kullanılmayan vb. mallardan meydana geldiğini gösterebilir.

  25. Stok Devir Hızı = Satılan Mal Maliyeti (SMM)/ Ortalama Envanter Satılan Mal Maliyeti : Bir yıl içinde yapılan satışın toplam maliyeti Stok Devir Hızı • SDH = 70000 / 40000 — > 1,75 — > 12 /1,75 = 6,85 >>> 7 Ay • Şirketin stokları yaklaşık 7 ayda bir dönüyor denebilir.

  26. İşletmenin satılan malın maliyeti: 25.000 TL dir.

  27. Bir işletmenin stok devir hızının yavaş olmasının nedenleri şunlar olabilir: • 1. Pazarlama ve üretim bölümleri arasında iyi bir eşgüdümün kurulamaması, • 2. Fiyatların artacağını düşünerek, spekülatif amaçla stoklara aşırı yatırım yapılması, • 3. Emniyet stokunun gereğinden fazla tutulması, • 4. Satış olanağını yitirmiş veya satış olanağı azalmış malların stoklar içerisinde gösterilmesi, • 5. Çok çeşitli stok bulunduran işletmelerin çeşitleri arasında normal bir denge sağlayamamaları, • 6. Dönem sonu stokunun değerinin yüksek gösterilmesi.

  28. Bir işletmede stok devir hızının yüksek çıkmasının nedenleri şunlar olabilir: • 1. Pazarlama ve üretim bölümlerinin eşgüdüm içinde çalışmaları, • 2. İşletmenin stok kalitesinin yüksek olması, • 3. Dönem sonu stoklarının düşük değerlendirilmesi, • 4. Stokların yetersiz olması, • 5. Stokların yenilenememesi, • 6. İşletmenin sipariş üzerine faaliyet göstermesi, • 7. Bilançolar hazırlanırken, stoklar arasında gösterilmesi gereken bazı kalemlerin, diğer hesaplarda gösterilmesi • Stok devir hızının yeterli olup olmadığını belirlemede kullanılacak genel bir kural mevcut değildir.

  29. Net Satışlar Aktif Devir Hızı -------------------------------- Varlık (Aktif) Top Aktif Devir Hızı • Bir işletmenin varlıklarını ne kadar etkin kullandığını ortaya koyan bir rasyodur. Aktif Devir Hızı, Net Satışların Toplam Aktiflere oranlanmasıyla hesaplanmaktadır. • Bu oran, işletmenin aktif varlıklarının kaç katı satış yaptığını gösterir. Aktif devir hızının yüksek olması olumludur. Oranın büyük sanayi işletmelerinde 2 küçük sanayi işletmelerinde ise 2-4 arasında olmasının uygun olacağı ileri sürülmektedir.

  30. Öz Sermaye Devir Hızı • Öz sermaye devir hızı, belli bir dönemdeki satışların öz sermayeye bölünmesiyle bulunur. • Öz sermaye devir hızı, bir işletmenin öz sermayesini ne derece etkili kullandığını gösterir. • Bir işletmenin öz sermaye devir hızının yüksek olması, şu nedenlerden kaynaklanabilir: • 1. İşletme öz sermayesini etkin bir şekilde kullanmaktadır. • 2. İşletmenin öz sermayesi yeterlidir , yabancı sermaye kullanılmasına gerek yoktur.. • Bir işletmenin öz sermaye devir hızı yavaşsa, alınabilecek önlemler şunlardır: • 1. Öz sermayeyi azaltarak satışlarla öz sermaye arasında dengeli oran kurmak, • 2. Satış hacmini arttırarak öz sermaye devir hızını yükseltmek., Net Satışlar Öz Sermaye Devir Hızı= Öz Sermaye

  31. Net Satışlar: 150.000 TL dir.

  32. Firmanın Karlılık Yapısının Analizi • Karlılık oranları, işletmelerin faaliyetleri sonucunda elde ettikleri başarıyı ölçmeye yarayan oranlardır. • Bir işletmenin elde ettiği karın yeterli olup olmadığı konusu, şu faktörlere göre tespit edilmeye çalışılır. • 1. Sermayenin alternatif alanlarda kullanılmasıyla elde edilecek gelir, • 2. İşletmenin son yıllarda elde ettiği karların gelişim seyri, • 3. Genel ekonomik koşullar ve ekonominin içinde bulunduğu durum, • 4. Aynı endüstri kolundaki benzer işletmelerin kar oranları.

  33. Firmanın Karlılık Yapısının Analizi • Karlılık oranları genel olarak iki grupta incelenebilir: • 1. İşletmenin satışları üzerinden karlılığı gösteren oranlar, • 2. İşletmenin yatırımları üzerinden karlılığı gösteren oranlar. Net Kar/Net Satışlar Satışların Maliyeti / Net Satışlar Net Kar / Toplam Aktif: Net Kar / Öz Sermaye

  34. Firmanın Karlılık Yapısının Analizi • Net Kar/Net Satışlar: Bir firmanın satışları üzerinden hangi oranda kar sağladığını ortaya koyan bir rasyodur. • Satışların Maliyeti / Net Satışlar: Bir firmanın % kaç maliyetle üretim yaptığını ortaya koyan önemli bir rasyodur. • Net Kar / Toplam Aktif: Bu oran ise, bir firmanın yapmış olduğu yatırımın karlılığını, başka bir deyişle varlıklarını ne ölçüde verimli kullandığını göstermektedir. • Net Kar / Öz Sermaye: Firmanın sahip ve sahipleri tarafından konulan sermayenin karlılığının ölçülmesinde kullanılan önemli rasyolardan birisidir.

  35. KARŞILAŞTIRMALI TABLOLAR YÖNTEMİ • Finansal analizde oranlar yanında kullanılan bir başka teknik, karşılaştırmalı finansal tablolardır. Bilindiği gibi, belirli bir döneme ait finansal tablolar, tek başlarına işletmeyle ilgili bilgilerin sağlanmasına olanak vermezler. Bu nedenle, işletmelerin belirli tarihlerdeki bilanço ve gelir tablolarının karşılaştırılması, geçmişi ve mevcut durumu görmeye, gelecekle ilgili daha tutarlı tahminler yapmaya olanak verir. • Bu teknikle hesaplanan artış veya azalışlar, hem tutar hem de yüzde olarak gösterilir. • Dinamik bir analiz tekniğidir

  36. KARŞILAŞTIRMALI TABLOLAR YÖNTEMİ

  37. KARŞILAŞTIRMALI TABLOLAR YÖNTEMİ

  38. Dikey Yüzdeler Yöntemi • Dikey yüzdeler yöntemi, bazı kaynaklarda yüzde yöntemi olarak ifade edilmektedir. Dikey yüzde yönteminde, finansal tablolarda yer alan her kalemin ait olduğu grup içerisindeki yüzdesi, hem grup toplamına, hem de genel toplama göre ayrı kolonlarda gösterilir. Bunun için, her kalemin ait olduğu grup toplamı 100 kabul edilerek, kalemin gruptaki payı tespit edilir.

  39. Dikey Yüzdeler Yöntemi

More Related