1 / 17

İSLAM HUKUKU II

İSLAM HUKUKU II. 6. HAFTA AKDİN KURULUŞU Yrd. Doç. Dr. Süleyman KAYA. AKDİN KURULUŞU.

ellie
Télécharger la présentation

İSLAM HUKUKU II

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. İSLAM HUKUKU II 6. HAFTA AKDİN KURULUŞU Yrd. Doç. Dr. Süleyman KAYA

  2. AKDİN KURULUŞU Akdin kurulabilmesi ve hukuki sonuçlarını doğurabilmesi için bir takım unsur ve şartları taşıması gerekir. Bir akdin varlığından bahsedebilmek için her şeyden önce akdi kuracak tarafların, akde konu olacak bir mahallin ve tarafların akdi kurmaya yönelik irade beyanlarının olması gerekir.

  3. AKDİN UNSURLARI • Akdin unsurları demek, onu oluşturan temel parçaları demektir. Bu temel parçalara rükün de denir. • Akdin unsurları Hanefilere göre almayı ve vermeyi ifade eden karşılıklı irade beyanıdır, yani icap ve kabuldür. Bu beyan sözlü ya da fiili olabilir. • Diğer mezheplere göre ise akdin rükünleri üçtür: İcap ve kabul, akdi yapan iki taraf, akdin konusu olan mebi' ve semen.

  4. Hanefîlere göre icap, akit yapılırken rızaya delalet etmek üzere, fiili ya da sözlü olarak serdedilen ilk beyandır. Kabul ise aynı özellikteki ikinci beyandır ve bir bakıma birincinin cevabıdır. • Hanefîlerin dışındaki İslam hukukçularına göre akitte temlik ifade eden irade beyanı icaptır. Mülk edinmeye dair irade beyanı ise daha önce söylenmiş olsa bile kabuldür.

  5. İrade beyanının hukuki sonuç doğuracak şekilde var sayılabilmesi için, icap ve kabulün tarafların akit yapma iradelerini hiçbir tereddüde mahal bırakmayacak şekilde kesin olarak gösteren siga ile yapılmış olması gerekir. • İcap ve kabul teatî yoluyla da olabilir. • Yazışma ve mesaj ile de icap ve kabul gerçekleşebilir. • Dilsiz bir kimsenin, anlamı çok açık olan bir işaretle yaptığı icap ya da kabul de akdin kurulabilmesi için yeterlidir.

  6. Hanefilere göre icap tek başına bağlayıcı değildir. Akit kurulmadığı sürece icapta bulunan kişi icabından dönebilir ki buna rücu‘ yani dönebilme muhayyerliği denir. • Kendisine icapta bulunulan kişinin de icabı kabul edip etmeme muhayyerliği vardır ki buna da kabul muhayyerliği denir. • Kabul gerçekleştiği anda akit kurulmuş olur ve akit her iki taraf için de bağlayıcı olur. • Şafiilere göre ise icap ile kabul peş peşe gerçekleşmeli, araya zaman olarak bir fasıla girmemelidir. • Ancak icap ile kabul gerçekleştikten sonra akit meclisi devam ettiği sürece tarafların akitten dönme muhayyerlikleri vardır ki buna meclis muhayyerliği denir.

  7. AKDİN KURULUŞ ŞARTLARI • Hanefi mezhebi dışında diğer mezheplere mensup fakihler genellikle akdin kuruluşuyla ilgili tüm şartların aynı önemi haiz olduğu kanaatindedirler. • Hanefiler ise ilgili şartları kuruluş ve sıhhat şartları olarak ikiye ayırırlar ve akdin kuruluş şartlarından birinin eksik olması halinde akdin batıl olacağını, sıhhat şartlarından birinin eksik olması halinde ise akdin fasit olacağını söylerler.

  8. TARAFLARLA İLGİLİ AKDİN KURULUŞ ŞARTLARI Taraflarla ilgili olarak akdin iki temel kuruluş şartı vardır: • Akdi yapanların akıllı ve mümeyyiz olmaları, • Akdi yapanların birden çok olması. Özellikle her iki tarafa borç yükleyen ivazlı akitlerde akdin hukuku müvekkile değil bizzat akdi yapana raci olduğundan tek kişinin iki tarafı temsil etmesi mümkün görülmemiştir.

  9. İCAP VE KABULLE İLGİLİ AKDİN KURULUŞ ŞARTLARI İcap ve kabulle ilgili akdin kuruluş şartları da iki tanedir: • İcabın kabule uygun olması • İcap ile kabulün aynı mecliste gerçekleşmiş olması. Akit meclisi, tarafların içerisinde akit yapmaya dair iradelerini ortaya koydukları zaman olarak tanımlanabilir.

  10. AKDİN KONUSUYLA İLGİLİ KURULUŞ ŞARTLARI Akdin konusuyla ilgili kuruluş şartları ise şöyle sıralanabilir; • Akdin konusunun akdin yapıldığı esnada mevcut bulunması, • Akit konusunun mütekavvim olması, • Temlîkakdi söz konusu olduğunda akit konusunun mülk edinilebilen ve akit anında fiilen mülk edinilmiş bir şey olması, • Akit konusu malın akit anında tesliminin mümkün olması.

  11. AKDİN SIHHAT ŞARTLARI Hanefilere göre akdin sıhhat şartları ise şunlardır; • Akit konusu malın anlaşmazlığa sebep olmayacak ölçüde biliniyor olması, • Bedelin malum olması, • Akdin faiz şartı içermemesi, • İkrahın bulunmaması, • Aldatmanın olmaması, • Akdi kurmak için irade beyanında bulunan tarafların hakikatte istediklerinden farklı bir beyanda bulunmalarına hata denir ki akdin bu anlamda bir hata içermemesi, • Taraflardan birine yarar sağlayan, bir takım bilinmezlik ve anlaşmazlıklara yol açabilen, akdin muhteva ve muktezasına aykırı düşen bir şartın bulunmaması.

  12. AKİTLERDE TARAFLARIN İLERİ SÜRDÜĞÜ ŞARTLAR • Akitlerde tarafların bir takım şartlar ileri sürme hakları vardır. Bu şekilde tarafların ileri sürdükleri şartlar ikiye ayrılır: • Ta‘likî şartlar • Takyidî şartlar

  13. TA‘LİKÎ ŞARTLAR • Mükellefin akdin oluşmasını gelecekte olması muhtemel başka bir şeye bağlamasına ta‘lik denir. Bu şekilde akdin oluşması kendisine bağlanan şeye de ta‘likî şart denir. • Akitler ta‘likî şartı kabul edip etmeme açısından üçe ayrılır: a. Mutlak olarak ta‘likî şartı kabul etmeyen akitler. Satım, kira, hibe gibi bütün temlik akitleri ta‘liki kabul etmez. b. Mutlak olarak değil de akde mülaim bir şartla ta‘liki kabul eden akitler. Kefalet, havale gibi. c. Akdin özelliği gereği ta‘liki mutlak olarak kabul edenler. Vasiyet, vekalet gibi.

  14. TAKYİDÎ ŞARTLAR • Mükellefin bir şeyin oluşmasını bir kayda bağlamasına, kayıtlamasına takyid denir. Bu şekilde akit esnasında ortaya konulan kayda da takyidi şart denir. • Akitlerde takyidi şartlar caiz, lağv ve müfsid olmak üzere üç kısma ayrılır. Bi­rinci kısımda hem akit, hem de şart geçerlidir, ikinci kısımda akit geçerli, ama şart geçersizdir. Üçüncü kısımda ise akit de şart da geçerli değildir.

  15. FAİZ NAZARİYESİ • Türkçede faiz kelimesi kullanılırken nasslarda ve nassların ışığında telif edilen fıkıh kitaplarında konuyla ilgili olarak riba kavramı kullanılmaktadır. Riba, sözlükte, artış ve fazlalık demektir. Fıkıh ıstılahı olarak riba; para ve para hükmündeki şeylerin mübadelesinde taraflardan birisi lehine şart koşulan karşılıksız fazlalıktır. • Faiz Kitap, Sünnet ve İcma ile haramdır. İlgili nasslardan faizin haram olduğu hükmünün çıkacağı hususunda sahabe döneminden itibaren fakihlerin icma ettikleri görülmektedir.

  16. FAİZİN İLLETİ • Dört mezhep de faizin hadislerde geçen altı maddeye has olmadığı, benzer diğer mallar arasında da faizin gerçekleşebileceği görüşündedir. Ancak illetin ne olduğu, hangi illete binaen diğer mallarda da faizin gerçekleşeceği konusunda farklı görüşler serdetmişlerdir. • Hanefî ve Hanbelîler yaklaşık faizin illeti konusunda yaklaşık olarak aynı düşünürler. Onlara göre faiz yasağının illeti, mübadele edilecek mallar arasında cins ve ölçü birliğinin bulun­masıdır. • Şafiiler de cins birliğinin illet olduğu konusunda Hanefilerle paralel düşünürler. Ancak ikinci illetin ne olduğu konusunda farklı düşünürler. Onlara göre ikinci illet altın ve gümüşte mübadele vasıtası yani semen olmaları; buğday, arpa, hurma ve tuzda ise yiyecek maddesi olmalarıdır.

  17. FAİZ OLMA ESASLARI • Mübadele edilen mallar her iki illette de birleşiyorsa mübadele eşit miktarlarda ve peşin olmalıdır. Şayet miktarlar eşit olmazsa fazlalık faizi, peşin olmazsa veresiye faizi gerçekleşmiş olur. • Mübadele edilen mallar yalnız bir illette ortaksa mübadele peşin olmalıdır. Aksi taktirde yine veresiye faizi gerçekleşir. • Mübadele edilen mallar arasında her iki açıdan da illet birliği yoksa hiçbir şekilde faiz gerçekleşmez. Bu durumda mübadele istenilen miktarlarda ve ister vadeli ister peşin yapılabilir.

More Related