1 / 49

Yönetim ve Liderlik Salim AÇIKGÖZ Mikail KULANTAŞ

Yönetim ve Liderlik Salim AÇIKGÖZ Mikail KULANTAŞ. Hendek 2014. Yönetim. Yönetim türemiş bir kelimedir. Yön kelimesi ile etmek yardımcı birleşik fiilinin ve ardından fiilden isim yapma unsurunun oluşturduğu bir kavramdır. Kelime anlamı olarak Yön kelimesi:. anlamlarını taşımaktadır.

vida
Télécharger la présentation

Yönetim ve Liderlik Salim AÇIKGÖZ Mikail KULANTAŞ

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. Yönetim ve LiderlikSalim AÇIKGÖZMikail KULANTAŞ Hendek 2014

  2. Yönetim • Yönetim türemiş bir kelimedir. Yön kelimesi ile etmek yardımcı birleşik fiilinin ve ardından fiilden isim yapma unsurunun oluşturduğu bir kavramdır. Kelime anlamı olarak Yön kelimesi: anlamlarını taşımaktadır.

  3. Yardımcı Birleşik Fiilleri Korkmaz “Bunlar bir ad veya sıfat ile et-, eyle-, yap-, kıl-, ol- ve bulun- yardımcı fiillerinin birleşmesinden oluşmuştur. Birleştikleri yardımcı fiilin görevi, bir adı fiil durumuna getirmektir. Dolayısıyla, esas anlam ad üzerindedir. Yardımcı fiil, yalnızca adı “etmek”, “yapmak”, “kılmak” ve “olmak” anlamları katarak fiilleştiren ve çekim eklerini alan bir işlev yüklenmiştir” olarak açıklar.

  4. Sonuç olarak yönetim kelime anlamı olarak, Tutulacak, izlenecek yolu tayin etme işi diye biliriz. • Bilimsel bir kavram olarak; • Sosyologlara göre yönetim, bir sınıf ve statü sistemidir, çünkü yönetim örgüte bilgilerini getiren seçkin kişilerden oluşmaktadır. • Siyaset bilimcilerine göre yönetim; devlet yönetimi veya iktidarın örgütlenmesi anlamına gelir. • Yönetim ve organizasyon düşünürlerine göre yönetim; başkaları aracılığıyla amaçlara ulaşmak ve iş görmek olarak ifade edilir. • Başka bir tanımla, yönetim; örgütün amaçlarına ulaşabilmesi için insan ve fiziksel kaynakları en etkin ve düzenli bir biçimde sağlayan, yerleştirilmesini ve kullanımını koordine eden, onu çevresi ile dinamik bir denge içinde tutabilen bir süreçtir.

  5. Yönetim, “bir işi başkalarına yaptırma sanatı” ya da “bir işin nasıl yapılacağını bilmek ve o işin yapılmasını sağlamak sanatı” olarak da tanımlanır. Faklı tanımların ortak özelliği; yönetimin, insan kaynaklarını ve materyalleri verimli bir biçimde kullanarak hedeflenen sonuçlara ulaşma süreci olarak görülmesidir.

  6. Tanımlamalar dan yönetimin; başlıca üç nokta üzerinde odaklaştığı görülmektedir. Bunlar; • Ortak bir amacın olması, • Bir insan grubunun bulunması, • İnsanların ortak amacın gerçekleştirilmesi için işbirliğinde bulunmalarıdır.

  7. Buradan hareketle genel anlamda yönetim, ” belirli bir işbirliği ve ilişki sistemi içinde bir araya gelen insanların, ortak amaçlarını gerçekleştirmek üzere yapacağı faaliyetlerin düzenlenmesi süreci” şeklinde tanımlanabilir.

  8. Yönetim Teorileri KLASİK YÖNETİM TEORİSİ NEO-KLASİK YÖNETİM TEORİSİ MODERN YÖNETİM TEORİSİ

  9. Klasik Yönetim Teorisi Yönetim bilimi içerisinde Frederick Taylor, HenriFayol ve MaxWeber tarafından geliştirilen yönetim teorileri genel olarak “klasik yönetim teorileri” olarak bilinmektedir. Her üç teorinin belirgin özelliği, örgüt ve yönetimde insan boyutunun yeterince dikkate alınmamış olmasıdır.

  10. Frederick Taylor(Bilimsel Yönetim) • Taylor, bir organizasyonda mühendis ve uzmanların teknik standartları ve iş standartlarını formüle etmesini önerir. İşçilerin yapması gereken sadece kendilerine verilen görevleri yapmak ve konulan teknik ve iş standartlarını izlemektir. İnsana makine gibi davranıldığı iddiasıyla eleştirilmiştir

  11. Taylor’un Bilimsel Yönetim İlkeleri • Örgütte işbölümü ve uzmanlaşma şarttır. • İşe uygun eleman seçimine önem verilmelidir. • Eğitime gereken önem verilmelidir. • Görev ve sorumluluk alanı önceden belirlenmeli ve çalışanlar bu çerçevede hareket etmelidirler. • Örgütte disiplin için hiyerarşik bir örgütlenme gerekmektedir.

  12. Henry Fayol( Yönetim Süreçleri) • Fayol daha büyük ve kompleks örgüt yapılarında yönetimin nasıl olması gerektiği ile ilgilenmiştir. Fayol yönetimde; planlama, organize etme, koordinasyon ve kontrol fonksiyonlarının önemi üzerinde durmuştur

  13. HenriFayol’un Yönetimle İlgili Başlıca İlkeleri • İşbölümü ve uzmanlaşmaya dayalı örgüt ve yönetim yapısı. • Otorite ve sorumluluk: Yönetimin otorite ve sorumluluğa sahip olması. • Disiplin • Emir Birliği: Çalışanların bir kişiden emir almaları ve o çerçevede çalışmalarını sürdürmeleri. • Yön Birliği: Yönetimde birimlerin tek bir amaç ve planının mevcut olması. • Yönetimin çıkarlarının her şeyin üstünde tutulması. • Çalışanlara adil bir ücret ödemesi yapılması. • Merkeziyetçilik: Organizasyonda kararların merkezden alınması (Merkezi yönetim). • Düzen: Yönetimde her şeyin yerli yerinde ve düzen içinde yapılması. • Çalışanlara adalet ve eşitlik ilkeleri çerçevesinde davranılması • Personelin istihdamında ve yönetiminde istikrarlı olunması; sık sık işten çıkarmaların söz konusu olmaması. • Çalışanların teşebbüs gücü ve yaratıcılığının ön plana çıkarılması.

  14. MaxWeber • Weber’in yönetim modelinde de “insan” boyutunun günümüzdeki anlayıştan çok farklı olarak ele alındığını söylenebilir. Weber’ in yönetim ilkelerine göre özellikle örgütte yazılı kuralların oluşturulması, yönetici ve çalışanların bu kurallar çerçevesinde hareket etmesi öngörülmüştür. Yine bugün genel kabul gören insan kaynakları yönetimi felsefesinden farklı olarak Weberyen yönetim felsefesinde alt-üst ilişkilerinin hakim olduğu bir hiyerarşik-bürokratik model öngörülmüştür

  15. Neoklasik Teoriler • Sadece yapı üzerinde duran klasik teorinin insan unsurunu pasif saymasına karşılık,  neo- klasik teori bir örgüt yapısının etkinliğini belirleyen unsurun insan olduğunu göstermiştir. • Bu dönemde dikkati çeken; örgütün bir sosyal sistem olduğu ve insanın bu sistemin en önemli unsuru olduğunun ortaya konulmasıdır

  16. Neo-klasik Yönetim Teorisi X Teorisi Çalışan Profili Yaklaşımı • X , Y ve Z teorisi olarak üç grupta incelenir. • İnsan doğası gereği çalışmayı sevmez ve mümkün mertebe işten kaçar • Bu nedenle onun çalışmasını motive etmek, ödüllendirmek, kontrol etmek ve gerektiğinde de cezalandırmak gerekir • İnsanlar sorumluluktan kaçma eğilimindedirler ve yönetmek yerine yönetilmeyi tercih ederler • Birey, işinde özellikle ve öncelikle iş güvencesi arar

  17. Y Teorisi Çalışan Profili Yaklaşımı • İnsan için çalışma isteği; dinlenmek ve eğlenmek kadar doğal bir istektir ve çalışmak başlı başına birey için tatmin kaynağı olabilir • Sadece kontrol etmek ve cezalandırmak kişiyi, organizasyonun amaçlarını gerçekleştirmeye yöneltmeyebilir. • İnsan sadece sorumluluk yüklenmeyi değil, uygun şartlar oluştuğunda sorumluluk aramayı öğrenebilir. Sorumluluktan kaçmak insanın doğasında olan bir özellik değildir • İnsan, kendi kendini yöneterek ve denetleyerek de bu amaçlara ulaşabilir

  18. X ve Y Teorisinin Karşılaştırılması • X ve Y Teorilerinin özünde, bir örgütteki insan ilişkilerinin önemi bulunmaktadır. • X Teorisi; Klasik Yönetim anlayışını temsil eder. Otoriter yapıdadır ve çalışanlara güvenmek yerine onları denetlemeyi öngörür. • Y Teorisi; Neo-Klasik Yönetim anlayışını temsil eder. Daha katılımcı ve çalışanlara önem veren bir yapıdadır. • İletişime, motivasyon ve ödüllendirmeye, yetki ve sorumluluk devrine önem veren Y Teorisi Yaklaşımının benimsenmesi örgüt performansının arttırılmasında etkinliği sağlamaktadır.

  19. Z KURAMI • William Ouchi’ye göre, Z Kuramı bir bütün olarak örgütün kültürü, uzun süreli istihdamı, uzlaşmaya dayalı karar vermeyi, bireysel sorumluluğa yaşam boyu terfiyi, informal bir kontrol sistemini, orta derecede uzmanlaşmış bir kariyer anlayışını, iş görenin anlayışını ve ailesini, bütün yaşamını içeren destek anlayışını öngörür. Problem çözme ve karar sürecinde takım çalışması vardır

  20. MODERN YÖNETİM YAKLAŞIMI • Yönetim ve örgüt konusundaki modernleştirme yaklaşımları, 1950 - 1960 yılları arasında Modern Yönetim Düşüncesinde neoklasik yaklaşıma paralel olarak başlatılmıştır. Bu yaklaşımın temelini oluşturan akımlar Sistem Yaklaşımı ve Durumsallık Yaklaşımı’dır.

  21. Modern yönetim yaklaşımı • Klasik ve neo – klasik yönetim kuramlarının örgütü birer kapalı sistem olarak ele almalarına karşılık, modern yönetim kuramı, örgütü çevresiyle etkileşim içinde olan bir açık sistem olarak ele almıştır. • Modern yönetim kuramını diğer kuramlardan kesin çizgilerle ayırmak mümkün değildir. Çünkü bu kuram önceki kuramların temel ilke ve esaslarını yeni ve değişik bir açıdan ele alıp yorumlamış ve bir senteze ulaşmaya çalışmıştır.

  22. Modern Kuram Modern kuramı, davranışsal, sayısal ve sistem yaklaşımına dayanır. Modern örgüt kuramı kapsamında durumsallık ve sistem yaklaşımı incelemeye çalışacaktır. Sistem yaklaşımında, örgüt bir birine karşılıklı olarak bağlı bir takım alt sistemlerden oluşan ve çevresiyle girdi-çıktı ilişkisi bulunan açık bir sistem olarak tasarlanır. Diğer yandan sistem yaklaşımı örgütü bir “bütün” olarak ele alır. Sitem yaklaşımında yönetim. Örgütün çevresine uyumunu sağlayan ve alt sistemler arasındaki ilişkilerini düzenleyen alt sistemlerden birini teşkil eder. Sistem yaklaşımının diğer yaklaşımlardan en büyük farklarından biri, örgütü açık sistem olarak tasarlamasıdır. Sistem, “bir birini düzenli bir biçimde etkileyen, bir birine dayanan öğelerden oluşan bir bütündür

  23. Yönetim Faaliyetinin Özellikleri • Yönetim amaca yönelik bir faaliyettir. • Yönetim bir grup faaliyetidir. • Yönetim insanlara yönelik bir faaliyettir. • Yönetim iş bölümü ve uzmanlaşma faaliyetidir. • Yönetim bir koordinasyon faaliyetidir • Yönetim yetki ve sorumluluk faaliyetidir

  24. Yönetim Fonksiyonları • Planlama • Örgütleme • Yönlendirme • Denetleme

  25. Liderlik • Kelime olarak Fransızca ‘leader’ den dilimize uyarlanmıştır. Sözlük Anlamı;

  26. Kavramsal açıdan liderlik tanımları bakış açısına göre farklılıklar göstermektedir. 20. yüzyılın ilk yıllarında liderlik tanımlamalarında kontrol ve merkezîleşme ve grup odağı kavramları göze çarpmaktadır. Örneğin C.H. Cooley (1902) liderlik tanımı şöyledir; “Liderlik, sosyal hareketlerin özeğinde olabilmektedir.”  E.F. Mumford (1906) tanımı ise bu dönemin özelliklerini yansıtır biçimdedir; “Liderlik, sosyal hareketlerin kontrol edilmesi sürecinde, grupta bir kişinin ön plana çıkmasıdır.” Bu dönemde ilk liderlik kuramı yani “Özellik Kuramı” ortaya  konulmuştur. Tanımlamalardan da anlaşılacağı üzere lidere tekilleştirilmiş bir güç ve yetke verilmiştir. Bu güç ve yetkenin kaynağı liderin doğuştan gelen özellikleri ve grup tarafından lidere tanınan  hiyerarşik  güçtür.

  27. 1930’ların liderlik tanımlamalarında “Özellik Kuramı” nın etkileri iyice belirginleşmektedir. Örneğin, Bogardus (1934) ”Liderlik sadece kişilik ve grup olayları değil aynı zamanda birçok kişinin zihinsel kontağı ve bu kontak içinde bazı kişilerin, diğer kişiler üzerinde etkin olduğu varsayılan bir süreçtir.” seklinde bir liderlik tanımı verirken, C.E Kilbourne (1935) “Liderlik, hayranlık  duyulan kişilik özelliklerinin pek çoğuna sahip olduğunu ortaya koyabilmektir.” seklinde liderliği tanımlamıştır.

  28. 1940’lı yıllarda liderligi anlamada “Grup Yaklasımı Akımı” etkili olmaya baslamıstır. Grup liderligi kavramı ön plana çıkmıs, Whyte (1943) grup liderligini; güç iliskisinden ve yarar iliskisinden sakınan bir etkileme süreci olarak tanımlamıstır. I.Knickerbocker, bu tanımı destekleyici bir  tanım yaparak; “Liderlik, grup üyeleri ile onların gereksinimlerini karsılayacak tüm araçları kontrol altında tutan kisi arasındaki islevsel bir iliskidir.” demistir. Ayrıca basta ABD olmak üzere 1940’larda Özellikler kuramı  yeriniDavranıs kuramına bırakmıstır.

  29. 1950’lerde liderlik tanımlarında grup teorisinin etkileri kendini göstermektedir. R.M Stogdill liderliği (1950) “Amaçların oluşturulması  ve gerçeklestirilmesi için  grubu etkileme süreci olarak tanımlarken, H.Koontz ve C.O’Donnell (1955) ise “Liderlik, ortak bir amacı başarmak için insanları etkilemektir.” seklinde tanımlamıştır.

  30. 1960’ların tanımlarında liderlik, ortak amaçlar doğrultusunda kişileri etkileme davranışları olarak ortaya çıkmaktadır. 1950’lerde başlayan Davranıs kuramı bu dönemde tanımlamaları etkilemiştir. Tanınmış liderlik kuramcılarından Fiedler, (1967) liderlik davranışından kastın, grup üyelerinin islerini eşgüdümleme ve yönlendirme isi ile meşgul olması olduğunu açıklamıştır. Ona göre liderler sözel olan ve olmayan davranışları ile grup performansını etkilerler. G.Terry (1960), “Liderlik grup amaçlarını gönüllü  olarak gerçekleştirmek için insanları etkileme eylemidir.” tanımlamasını yapmıştır. Ayrıca bu dönemde Douglas McGregor X,Y yaklasımını geliştirerek liderlik olgusuna katkıda bulunmuştur.

  31. 1970’lerde ise dönemin standart liderlik tanımı, grup ya da örgüt amaçlarını başarıya ulaştırmak için grup ya da örgütsel yapıyı kurmak veya yasatmak şeklindedir. R.Stogdill (1974) liderliği söyle tanımlamıştır; “ Liderlik, beklentiler ve ilişkiler çerçevesinde yapıyı harekete geçirme ve muhafaza etme davranışıdır.”Katz ve Kahn (1978) ise “Liderlik, örgüt üyelerini örgütün rutin yönelimlerine mekanik bir uyum sağlamanın ötesinde performans göstermeye güdüleyecek etki fazlalığı yaratmaktadır.” seklinde bir tanımlama yapmışlardır. • Ayrıca bu dönemde : • House’un Yol-Amaç Yaklaşımı • Herseyve Blanchard’ınDurumsallık Yaklaşımı, • Reddin’inÜç Boyutlu(3-D) Liderlik Yaklaşımı, • Vroomve Yetton’nun Karar Verme Yaklaşımıgibi liderlik olgusunun farklı boyutlarda analiz edildiği ve liderlik araştırmalarına yön veren oldukça yararlı çalışmalaryapılmıştır. 1970’li yıllarda durumsallık yaklaşımları liderlik tanımlarını da etkilemiştir.

  32. 1980’lerin liderlik tanımlamalarıana unsuru özellik yaklaşımında olduğu gibi “büyük insan” kavramına dayanmaktadır. Örneğin,Bass, liderliği “ Kişi ve grup üyeleri arasında bir etkileşim ve alışveriş” olarak tanımlayıp lideri, başkalarının kendini etkilediğinden çok kendisi başkalarını etkileyen bir değişim ajanı olarak tanımlamıştır. Buna benzer bir tanımı da Krausz (1986) “Liderlik, diğerlerinin etkinliklerini etkilemekte kullanılan güç seklidir.” biçiminde yapmıştır;Kellerman (1984) liderliği grup etkinliklerinin tabiat ve yönü çerçevesinde bir kişinin sürekli olarak diğerlerini etkilemesi süreci olarak vermektedir. Gardner (1986) liderliği, “ Liderin kendi ya da herkesin paylaştığı amaçlar doğrultusunda grup üyelerine kendisi örnek olarak ve onları ikna ederek grubu harekete geçirme sürecidir.” seklinde tanımlamıştır.

  33. 1990’lı yıllarda liderlik anlayışında yeni yaklaşımlar ortaya çıkmıştır; “Kültürel liderlik,” “Süper liderlik” “Moral liderlik”, “Öğrenen liderlik”,” Vizyoner liderlik”, “Kuantum tipi liderlik paradigması”, ”Dönüşümcü liderlik” vb.  Bu dönemde, C.Norris (1990)  liderliği söyle tanımlamıştır: “Liderlik, sezgisel ve analitik düşünceyi tümüyle kullanarak yaratıcı olmaktır.” W.Pogonis (1992) liderliği “insanları belli bir amacı gerçekleştirmek için uzmanlık, empati, gibi aktif, önemli ve birbiriyle bütünlesen davranışlar sergileyerek etkileme” olarak tanımlamıştır.Sullivan ve Harper (1996) “Liderlik, amaç, kültür, strateji, temek kimlikler ve kritik süreçler gibi örgütü var eden ussal ve iyi düşünülmüş eylemleri yönetmek, geleceği yaratmak ve ekip kurmaktır.” seklinde bir tanımlama yapmıştır.

  34. Liderlik; • Adair’e (2005, s.63-87) göre “ortak amacın gerçekleştirilmesinde, bir kişinin bir • grubu etkileyebilmesi”, • Yukl’a göre (Akt.: Başaran, 2004, s.73) “örgütün bir üyesinin öteki üyeleri • güdüleyebilmesi ya da onların yeterliklerini değiştirebilmesi”, • Du Brian’a göre (Akt.: Başaran, 2004, s.73) “ortak amaçları için birleşen • insanları, amaçlarını gerçekleştirmede etkileme süreci”, • Zaleznik’e (Akt.: Çelik, 2003, s.1) göre “izleyenlerin düşünce ve eylemlerini • etkileme doğrultusunda güç kullanma”, • Stogdill’e (Akt.: Güney, 2000, s.501) göre “ amacın saptanması ve bu amaca • ulaşmak için gerekli etkinlikler üzerinde yaptığı etki nedeniyle, örgütteki diğer • üyeleri etkileme süreci”, • Kongar’a (2005) göre “farklı duygu ve düşüncedeki insanları ya da grupları, • aynı amaç etrafında toplayabilme, aynı hedefe yöneltebilmedir. • Liderlikle ilgili tanımlar incelendiğinde, tanımların özde bir, ayrıntıda farklı olduğu • görülmektedir (Başaran, 2004, s.73). Tanımların ortak özelliği; liderliğin bir grup • etkinliği ve bilinçli bir şekilde başkalarının davranışlarını etkileme süreci olduğudur • (Ensari, 1999, s.82).

  35. Liderlik Kuramları 1.Özellikler Kuramı • Özellikler kuramında, başarılı ve başarısız liderlerin özellikleri karşılaştırılarak, başarı liderlerin belirgin özellikleriortaya konulmaya çalışılmıştır. • Özellikler kuramına göre liderin etkililiği sahip olduğu kişisel özelliklerle belirlenmektedir. • Bu kuramın savunucuları, etkin bir lideri etkin olmayan bir liderden ayıran belirli bireysel özelliklerin (fiziksel, zihinsel, kişilikle ilgili) doğuştan var olduğunu ileri sürmüşlerdir. • Özellikler kuramının liderliği açıklamada yetersiz kalması araştırmacıları lider davranışlarını incelemeye yöneltmiştir.

  36. 2.Davranışçı Kuram • Davranışçı kuramın temelinde liderin, liderlik sürecinde gösterdiği davranışlar yer alır. • Davranışçı kuram “görev yönelimli” ve “ilişki yönelimli” olmak üzere iki temel liderlik davranışı üzerinde durmaktadır. • Ohio Devlet Üniversitesi, Michigan Üniversitesi çalışmaları, Lewin, Lipit ve White’ın “Otokratik, Demokratik ve Liberal Liderlik”; Robert Blake ve JaneMouton’un “Yönetim Gözeneği” yaklaşımları davranışsal kuramı yönlendiren başlıca çalışmalardır. • Davranışsal kurama göre liderin etkililiğini, onun sahip olduğu özellikler değil, daha çok liderin izleyicileri karşısındaki yaptığı davranışlar artırır.

  37. 3-Durumsallık Kuramı • Durumsallık kuramı ise farklı durumlarda etkili olabilecek liderlik davranışlarının önceden kestirilemeyeceğini savunmaktadır. Yani değişik koşullar için değişik liderlik biçimleri gereklidir. • Bu kuramın öncüleri arasında, Fiedler’in “Durumlara ve Koşullara Göre Liderlik”, House’nin “Amaçlara Yönelik Liderlik”, Herseyve Blanchard’ın“Grubun Olgunluk Düzeyine Göre Liderlik” yaklaşımları sayılabilir. • Hersey ve Blanchard’a göre, grubun olgunluk düzeyine göre liderin davranışı, otokratikdavranıştan demokratik bir davranışa doğru bir eğilim gösterir.

  38. Özellikler kuramını ve davranışçı kuramı tamamlayıcı ve geliştirici özellik taşıyan durumsallık kuramı içerisinde, son dönemde dönüşümcü(transformational), vizyoner, geleneksel (transactional), etik ve eğitim örgütlerine özgü öğretimsel liderlik gibi liderlik biçimleri de geliştirilmiştir (Bayrak, 1999; Çelik, 2004; Uysal, 2001).

  39. Stratejik liderlik ise, stratejik yönetim yaklaşımıyla birlikte alanyazına girmiş bir liderlik kavramıdır. • Ancak alanyazında stratejik liderliğin ayrı bir liderlik biçimi olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. • Baron ve Henderson (1995), stratejik liderliğin ayrı bir liderlik biçimi olduğunu belirtirken; Davies ve Davies (2006, s.122) stratejik liderliğin, dönüşümcü liderlik, öğretimsel liderlik gibi bir liderlik biçimi olmadığını ancak her tür liderlik biçimi için gerekli olan bir özellik olduğunu vurgulamaktadır. • Thomsonve Stricland (2001, s. 430-431) stratejik liderliği, pek çok liderlik rollerine sahip olma, doğru zaman ve koşullarda bu rollerinden uygun olanları yerine getirme olarak açıklamaktadır. • Dolayısıyla stratejik liderlik, bünyesinde diğer liderlik biçimlerini barındıran şemsiye bir kavramdır.

  40. Liderlik konusunda yapılan çalışmalar liderlik konusunda yeni yaklaşımları ortaya çıkarmıştır. • Bunlar: • Kozmopolit Liderlik • İzlemeyi Bilen Lider • Öğrenen lider • Öğretimsel Liderlik • Vizyoner Liderlik • Dönüşümcü Liderlik • Yeni Liderlik Yaklaşımları

  41. Yönetim-Yönetici-Liderlik • Yönetim, ” belirli bir işbirliği ve ilişki sistemi içinde bir araya gelen insanların, ortak amaçlarını gerçekleştirmek üzere yapacağı faaliyetlerin düzenlenmesi süreci” şeklinde tanımlanabilir. • Yönetici:Yönetimi gerçekleştiren kişi ve üst hiyerarşi sitemlerinde mevcut bireyler. • Lider:Bir organizasyonun veya toplumun insan güçlerini yönlendirerek ve etkileyerek (motive ederek) vizyonunu oluşturan, gerçekleştiren ve olumlu değişim ve yenilikler yaparak istikbale hazırlayan kişidir.

  42. Yönetici-Lider

  43. Değerlendirme Çalışmaları 1-Aşağıdakilerden hangisi iyi bir liderde bulunması gereken özellikler arasında yer almaz? a. Kendine güvenli b. Enerjik c. Aktif d. Bilgili e. Uzun boylu 2-Amaçlarına ulaşmada astlardan yüksek performans bekleyen, bu performansı göstermeleri için de gereken desteği sağlayan lider tipi aşağıdakilerden hangisidir? a. Yönlendirici lider b. Destekleyici lider c. Katılımcı lider d. Otoriter lider e. Başarıya yönelik lider

  44. 3-Aşağıdakilerden hangisi işe yönelik lider davranışına örnektir? a. Çalışanların iş tatminlerini arttırmak b. Çalışanlarda çalışma mutluluğu yaratmak c. Bireylerin özel hayatlarıyla ilgilenmek d. Çalışanların ücretlerini arttırmak e. Örgütteki görev yapısını düzenlemek 4-Liderler ve yöneticiler arasındaki farklılıklar değerlendirildiğinde, aşağıdakilerden hangisi liderlerin düşünce eylem biçimleri arasında yer almaz? a. Yeni moral değerler yaratıp, verdikleri buyruklarla özel istek ve amaçlar oluşturma b. Olayların, durumların insanlara ne ifade ettiğini anlamaya çalışma c. İşte coşku yaratmayı, riske girmeyi tercih etme d. İşçilerin sadece yapığı üretimle ilgilenme e. İşçilerin sadece iş hayatı ile değil, sosyal hayatı ile de ilgilenip yükselmelerini sağlama

  45. 5-Aşağıdakilerden hangisi lider kişiliklerin ortak özelliklerinden biri değildir? a. Kararlı olmaları b. Dinamik olmaları c. İletişim yeteneğine sahip olmaları d. Özensiz olmaları e. Fiziksel görünümlerinin düzgün olması 6-Aşağıdakilerden hangisi liderlik tanımlarında vurgulanan ortak özelliklerinden biri değildir? a. Mevcut amaç, yapı, prosedür ve kurallara katı şekilde bağlı olma b. Gruba yön verme ve grup içerisinde eşgüdüm sağlama c. Karar verme ve verilen kararları uygulayabilme d. Grupla lider arasında gerçekleşen etkileşim süreci

  46. 7-Yönetim kavramı ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır? a. Bireysel ve grup çabalarının koordine edilmesidir. b. Başkaları aracılığı ile amaçlara ulaşmadır. c. Yetki kullanmayı gerektirir d. En az iki canlının varlığı söz konusudur. e. İşbirliğini ve iş bölümünü gerektirir. 8-Planlama, örgütleme, kadrolama, yöneltme ve denetim faaliyetleri ile işletmenin amaçlarını başarma sürecine ne ad verilir? a. Yönetim b. Yönetim piramidi c. Orta yönetici d. Amaçlara göre yönetim e. Stratejik planlama

  47. 9- I-Klasik Yönetim Teorisi II.Neo Klasik Yönetim Teorisi III.Modern Yönetim Teorisi IV-Bilimsel Yönetim Teorisi V-Davranışsal Yönetim Teorisi Yukarıdakilerden hangisi veya hangileri bilinen yönetim teorileridir. A)I-II-IV B)II-V-III C) IV-V D) I-II-III E) III-IV-V 10-Aşağıdakilerden hangisinde neo klasik yönetim teorisinin grupları tam olarak verilmiştir. A)Modern-Bilimsel-Klasik B)Davranışçı-Özellik-Durumsal C)X-Y-Z D)Kozmopolit-Öğrenen-Eğitimsel E)Yakınsak-Horizonal-Dikey

  48. Kaynaklar • T.D.K Sözlüğü 2014 • KORKMAZ, Zeynep. Türkiye Türkçesi Grameri -Şekil Bilgisi-. Ankara: TDK Yay., 2003 • Kaynak http://notoku.com/yonetimin-tanimi/ • MİLLİ EĞİTİM DERGİSİ Sayı 162 Bahar 2004 • Eğitim Yönetiminde Teori ve Uygulama • Okul Yönetiminde Yeni Yapı ve Davranış Ziya Bursalıoğlu) • Türk Eğitim Sistemi ve Okul Yönetimi Musa Gürsel Yönetimde Çağdaş Yaklaşımlar Cevat Elma- Kamile Demir • Yönetim Biliminin Alanı ve Kapsamı Emin Karip • EĞİTİM ÖRGÜTLERİNDE STRATEJİK LİDERLİK VE OKUL MÜDÜRLERİNİN STRATEJİK LİDERLİK UYGULAMALARI Yahya ALTINKURT)

  49. Teşekkür Ederiz

More Related