1 / 58

DANIŞMANI: T.K. Uzmanı Burak ŞİMŞEK

DANIŞMANI: T.K. Uzmanı Burak ŞİMŞEK. TAPU DAİRESİ BAŞKANLIĞI Hazırlayan Fatih TÜRKMEN T. K. Uzman Yardımcısı. İPOTEK RESMİ SENEDİ VE ONAMA İPOTEĞİ. TAŞINMAZ REHNİ KAVRAMI.

Télécharger la présentation

DANIŞMANI: T.K. Uzmanı Burak ŞİMŞEK

An Image/Link below is provided (as is) to download presentation Download Policy: Content on the Website is provided to you AS IS for your information and personal use and may not be sold / licensed / shared on other websites without getting consent from its author. Content is provided to you AS IS for your information and personal use only. Download presentation by click this link. While downloading, if for some reason you are not able to download a presentation, the publisher may have deleted the file from their server. During download, if you can't get a presentation, the file might be deleted by the publisher.

E N D

Presentation Transcript


  1. DANIŞMANI: T.K. Uzmanı Burak ŞİMŞEK TAPU DAİRESİ BAŞKANLIĞI Hazırlayan Fatih TÜRKMEN T. K. Uzman Yardımcısı

  2. İPOTEK RESMİ SENEDİ VE ONAMA İPOTEĞİ

  3. TAŞINMAZ REHNİ KAVRAMI Taşınmaz rehni, borçlandırılmış taşınmaz üzerinde alacaklının sahip olduğu sınırlı bir ayni haktır. Bu hak, borcun ödenmemesi halinde, alacaklıya taşınmazı sattırıp, alacağını alma olanağını verir. Alacaklı doğrudan doğruya taşınmazı kendisi satamaz. Satış icra organları yoluyla yapılır.

  4. TAŞINMAZ REHNİ Alacağı Teminat Altına Alma Fonksiyonu Arazinin Değerini Tedavül Ettirme Fonksiyonu

  5. Tapuya kayıtlı taşınmazlar üzerine tescil ile kurulabilen taşınmaz rehninin başlıca iki fonksiyonu vardır. Bunlar; • Alacağı teminat altına alma fonksiyonu • arazinin değerini tedavül ettirme fonksiyonudur.

  6. Alacağı Teminat Altına Alma Fonksiyonu Taşınmaz rehni bir alacağı teminat altına almak için kurulmuş olabilir. Burada teminat asıl alacağın varlığına bağlıdır ve bu haliyle taşınmaz rehni feri bir haktır. Rehnin varlığı, asıl alacağa bağlıdır. Asıl alacak herhangi bir sebeple sona ererse, asıl alacağı teminat altına alan rehin de sona erer.

  7. Arazinin Değerini Tedavül Ettirme Fonksiyonu Taşınmaz rehni, arazinin değerini tedavül ettirme görevini de yüklenebilir. Bu durumda taşınmazın farazi değer parçasını temsilen kıymetli evrak düzenlenir. Bunlara örnek olarak kanunda ipotekli borç senedi ve irad senedi düzenlenmiştir. Bu iki taşınmaz rehni türü ipotekten farklı olup, asıl alacağa teminat teşkil etmek üzere çıkarılmamıştır. Bu itibarla da feri bir hak değildir.

  8. Taşımaz rehni Türk Medeni Kanunun 850-938. maddeleri arasında, • Taşınmaz rehni Yeni Tapu Sicil Tüzüğünde 31-45. maddeleri arasında, • Borçlar Hukukunda, • Ticaret Kanununda , • İcra iflas Kanununda düzenlenmiştir.

  9. İPOTEK İpotek, halen mevcut olan veya henüz doğmamış olmakla beraber doğması kesin veya olası bulunan her hangi bir alacak için taşınmaz malın teminat altına alınmasıdır. (TMK m. 881). İpotek bir alacağın teminatı olarak bir taşınmazın karşılık gösterilmesi olup TMK’ da 881-897 maddeleri arasında düzenlenmiştir. İpoteğin amacı alacağı teminat altına almaktır. İpotek asıl alacağa bağlı feri bir haktır. Geçerli bir alacak olmadan geçerli bir ipotek de olmaz. Zira ipoteğin varlığı, asıl alacağın varlığına bağlıdır.

  10. İpoteğe konu olacak gayrimenkul, krediyi alarak borçlanan şahsa ait olabileceği gibi bir üçüncü kişiye de ait olabilir. Taşınmaz mallar ipotek edilebileceği gibi bağımsız ve sürekli haklar da ipotek edilebilir.

  11. İPOTEĞİN, ALACAĞA BAĞLI OLMASI (FERİLİK İLKESİ) İpotek alacağa bağlıdır. İpoteğin diğer taşınmaz rehni türlerinden farklı olarak sadece teminat görevi vardır. İpotek alacağa bağlı olmasına karşılık, alacağın varlığı ipoteğe bağlı değildir. TMK m. 882/2’ye göre ; “Tapu memuru rehinli alacaklının talebi üzerinde ipoteği gösteren bir belge verir ve rehin sözleşmesine ipoteğin tescil edildiğini kaydeder”. İpotek belgesi alacağın doğmasına yol açmaz, sadece rehinli alacak lehine bir ipoteğin tesis edilmiş olduğuna delil teşkil eder.

  12. İPOTEĞİN TÜRLERİ Teminat Miktarının Belirleniş Tarzına Göre Teminatın Kaynağına Göre Ana para İpoteği Üst Sınır İpoteği İradi İpotek Kanuni İpotek

  13. İPOTEĞİN TÜRLERİ Taşınmaz rehninin bir türü olan ipotek, sunduğu teminat miktarının belirleniş tarzına ve kaynağına göre iki şekilde sınıflandırmaya tabi tutulmaktadır. İpoteğin teminat miktarı bakımından anapara ipoteği ve üst sınır ipoteği olarak ikiye ayrıldığını, kaynağı bakımından ise iradi ipotek ve kanuni ipotek olarak ikiye ayrıldığını görmekteyiz.

  14. İPOTEK MİKTARININ GÖSTERİLMESİ İpotek, şarta bağlı veya şartsız, belirli veya belirsiz, doğmuş doğacak veya doğması muhtemel her türlü alacağı teminat altına alabilmek amacıyla kullanılmaktadır. Bu noktada taşınmaz rehninin temel ilkelerinden belirlilik ilkesi gereği taşınmazın ne miktar için teminat teşkil edeceğinin tapu kütüğünde belirlenmiş olması lazım gelmektedir. Bu gereklilik daha önce açıkladığımız gibi alt sıralarda yer alan rehin alacaklılarının, taşınmaz üzerindeki rehin bedellerini bilmesini sağlamak bakımından önem arz edip, alacağın dayandığı esas sözleşmenin tapu sicilinde gösterilmesi gerekmez. Belirlilik sadece alacak miktarının belirtilmiş olması bakımından önemlidir. .

  15. ANAPARA İPOTEĞİ- ÜST SINIR İPOTEĞİ Türk Medeni Kanunu’nun 851. maddesine göre “ Taşınmaz rehni, miktarı Türk parası ile gösterilen belli bir alacak için kurulabilir. Alacağın miktarının belli olmaması halinde, alacaklının bütün istemlerini karşılayacak şekilde taşınmazın güvence altına alacağı üst sınır taraflarca belirtilir.” Dolayısıyla alacak miktarının belirli olup olmamasına göre, ipotek iki şekilde kurulabilmektedir. Teminat miktarının belirlenişine göre yapılan ayrım itibariyle rehin yükünün kapsamına bakıldığında, anapara ipoteği ile üst sınır ipoteği arasında çeşitli faklılıklar bulunduğu ve bu anlamda rehin alacaklısının talep edebileceği alacakların kapsamının değiştiğini görmekteyiz.

  16. Anapara ipoteğinde teminat altına alınmak istenen miktar belli ise, tapu kütüğüne bu miktar tescil edilir. Bu halde tapudaki kayıt borçlanılan sermayenin gerçek miktarını göstermektedir. Ancak rehin yükünün kapsamı bu miktar ile sınırlı değildir. TMK m. 875 ve 876’da sayılan yan alacaklar da rehin yükünün kapsamına girer. Kanun kapsam yüküne nelerin gireceğini tek tek göstermiştir. Yani alacaklı anaparadan başka, takip giderleri, gecikme faizi ve iflasın açıldığı veya rehinin paraya çevrilmesinin istendiği tarihe kadar muaccel olmuş üç yıllık faizle, son vadeden başlayarak işleyen faizleri talep edebilir. Ayrıca alacaklı rehinli taşınmazın korunması için masraf yapmışsa, malikin sorumlu olduğu sigorta primlerini ödemişse, tescile gerek olmaksızın bunlardan doğan alacaklarının da aynen rehinli alacağı gibi ipotekli taşınmazın değeri üzerinden karşılanmasını talep edebilecektir (TMK m. 876). Türk Medeni Kanunu madde 876 ana para ipoteği hem de üst sınır içinde kalmak şartıyla üst sınır ipoteği bakımından da uygulanır. Tüm bu alacakların tutarı, tapuda gösterilen ana alacak miktarını aşmış dahi olsa, aşan alacaklar da ipotekli taşınmazın güvencesinden faydalanırlar.

  17. Ancak TMK m. 875 ve 876’da belirtilen yan alacakların dışındaki diğer alacaklar, örneğin cezai şart, gider vergisi, ekspertiz ücreti gibi, teminatın kapsamı dahilinde değildir. Bunlar ayrıca bir ipotekle güvence altına alınmadıkları takdirde adi alacak niteliğindedirler.  Madde 875- Taşınmaz rehninin alacaklıya sağladığı güvencenin kapsamına şunlar girer: 1. Ana para, 2. Takip giderleri ve gecikme faizi, 3. İflâsın açıldığı veya rehnin paraya çevrilmesinin istendiği tarihe kadar muaccel olmuş üç yıllık faiz ile son vadeden başlayarak işleyen faiz. Daha önce belirlenmiş olan faiz oranı, sonradan gelen alacaklıların zararına olarak artırılamaz. 4. Zorunlu masrafların güvencesi Madde 876- Alacaklı, rehinli taşınmazın korunması için zorunlu masraf yapmışsa ve özellikle malikin borçlu olduğu sigorta primlerini ödemişse, bundan doğan alacakları tescile gerek olmaksızın aynen rehinli alacağı gibi güvenceden yararlanır.

  18. ÜST SINIR İPOTEĞİ  İleride doğacak veya ilerde doğması muhtemel alacaklar için kurulacak ipotek, üst sınır (azami meblağ-maximal ipotek) ipoteğidir. Yargıtay’ın üst sınır ipoteğine ilişkin 1977 tarihli kararı aynen şöyledir: “ Medeni Kanunun 766.maddesinin ( TMK m.851) birinci fıkrası belirli bir alacak için taşınmaz rehinin yapılması gerekeceğini belirttikten sonra ikinci fıkrada alacağın miktarı belli değilse taşınmazın azami ne miktar için teminat teşkil edeceği hususunun iki tarafça saptanması gerekeceğini de öngörmüştür. Bu madde hükmüne göre ipotek tesis edilirken alacak miktarı belli ise yasanın bu maddesinin birinci fıkrası şayet borç miktarı belli değil ise ikinci fıkrası hükmünün uygulanması gerekir ve bu halde azami limitin taraflarca belirtilmesi şarttır”. Üst sınır ipoteğinin kurulmasında da borcun doğumuna yol açacak veya borcun doğacağının ihtimal dâhilinde olduğunu gösteren bir temel ilişkinin varlığı aranmalıdır. Alacağın henüz doğmamış olması ipotek tescilinin yolsuz olmasını gerektirmez. İleride doğacak veya ileride doğması muhtemel alacaklar için kurulan ipoteğin alacağa bağlılığı, kuruluş açısından gevşetilmiştir.

  19. Üst sınır ipoteği, kanuni dayanağını TMK m. 881’den almaktadır. Bilindiği üzere ipoteğin aynilik unsurunun yanı sıra sahip olduğu bir diğer unsur da temel ilişkiye bağlılığı, feri oluşudur. Üst sınır ipoteğinde bu bağlılık esnek bir şekilde kendisini göstermektedir. Değişken veya belirsiz bir alacak için kurulan bu tür ipoteklerde, alacağın tutarındaki değişiklikler, tescille belli edilen sırasına etkili olmaz (TMK m. 882). Henüz gerçekleşmemiş olmakla birlikte doğması ihtimali bulunan tazminat alacakları, kredi hesabı ve cari hesaptan doğan alacaklar ile şarta bağlı alacaklar bu tür alacaklara örnek olarak gösterilebilir. Üst sınır ipoteği için tapu kütüğünde ipoteğin hangi miktara kadar teminat teşkil edeceği gösterilecektir. Üst sınır ipoteğinde, ipoteğin kurulmasına sebep olan ilişki ve taşınmazın bu ilişkiden doğan alacaklara ne miktara kadar teminat teşkil edeceği tapuda gösterilecektir.

  20. İPOTEĞİN KURULMASI İpoteğin kurulması için tapu siciline tescil gereklidir. Alenilik ilkesi tescili gerekli kılar. Tescilin geçerli olması için de kural olarak, bir geçerli iktisap sebebi ve taşınmazın malikinin yazılı tescil talebi gerekir.

  21. Tescil dışı doğan ipoteklere, tescile tabi olmayan kanuni ipotek hakları denilir (TMK m. 892). Diğer bir kısım ipotek haklarının kurulması için tescil gerekli olmasına rağmen, bunlarda iktisap sebebi olarak doğrudan doğruya bir kanun hükmü söz konusu olmaktadır. Bu gruptaki ipotekler “tescile tabi kanuni ipotek hakları” olarak adlandırılır ( TMK m. 893). TMK m. 892’ye göre kanuni ipotek haklarının doğumu, aksi kanunda öngörülmüş olmadıkça tapu kütüğüne tescil edilmelerine bağlı değildir.

  22. TESCİL İLE İKTİSAP İpoteğin kurulması için üç tane kurucu şartın varlığı gerekir. Bunlar; • İktisap (kazanma)sebebi, • Tescili talep, • Tapuya tescildir. Kanunumuzda rehine ilişkin olarak TMK m. 856’da rehin sözleşmesi ile yine kanunun 893.maddesinde “tescile tabi kanuni ipotek” hakları düzenlenmiştir.

  23. Tescilsiz İktisap ( Sicil dışı İktisap) Halleri Yukarıda açıkladığımız üzere taşınmaz üzerinde rehin hakkı tescille kazanılır ve tescille kazanılan bu rehin hakkının taşınmazın bölündüğü farazi derecelerden birinin içinde tescili gerekir. Yani taşınmaz üzerinde kurulacak her rehin hakkının bir sıra teşkil etmesi gerekir. Fakat kanun koyucu kural olarak kabul ettiği bu ilkeye ayrık durumlara yer vermiş böylece derece ve sıra işgal etmeyen, tescile gerek duyulmayan rehin haklarına yer vermiştir. Tescile tabi olmayan ve derece işgal etmeyen ipotek hakları TMK m. 865 ve 867’de düzenlenmiştir. Madde 865’te alacaklının taşınmaz değerini korumak için yapmış olduğu masraflar için alacaklı lehine doğmaktadır. Bu rehin hakkı kanundan doğmakta olup, kazanılması için tescile gerek yoktur. Bu şekilde kazanılan rehin hakkı, diğer bütün taşınmaz rehinlerinden önce gelmektedir. Yine madde 867 de ise malikin bir kusur olmaksızın, rehinli taşınmazın değerinin azaldığı hallerde, alacaklının bunu önlemek için yaptığı masraflar için kanun gereğince sahip olduğu rehin hakkı da aynı şekildedir. Görüldüğü gibi bir derece ve sıra işgal etmeyen ve kanundan doğup, tescile gerek olmayan rehin hakları (tescile tabi olmayan kanuni ipotek hakları) kurulabilmektedir.

  24. REHNİN KURULMASINA İLİŞKİN RESMİ AKİTTE GÖSTERİLECEK BİLGİLER ASLİ UNSURLAR • Alacak miktarı, • Rehnin türü, • Süresi • Rehnin derecesi, • Rehinle takyit edilen taşınmazın bilgileri.

  25. MÜDÜRLÜĞE BAŞVURU Gerekli evraklar: • İpotek edilecek taşınmaz mala ait varsa tapu senedi, yoksa taşınmaz malın ada ve parsel numarasını belirtir belge veya malikin sözlü beyanı. • Alacaklı ve borçlunun veya yetkili temsilcilerinin fotoğraflı nüfus cüzdanları, avukat kimliği ile gerçek kişiler için T.C. Kimlik Numarası, tüzel kişiler için Vergi Numaraları. • Alacaklının iki, borçlunun bir adet son altı ay içinde çekilmiş 6 x 4 cm. büyüklüğünde vesikalık fotoğrafları. • Akitte taraflardan biri veya ikisi vekille temsil edilmişse, ayrıca temsile ilişkin belge. • İşleme esas sözleşme

  26. İPOTEK RESMİ SENEDİ Taşınmaz rehni tapu kütüğüne tescil ile kurulur. Kanunda öngörülen ayrık durumlar saklıdır. Ancak, ipoteğin ayni bir hak olarak tapu siciline tescil edilebilmesi ve tescilin geçerli olabilmesi için tapu sicil müdürlüğüne Tapu Kanununun 26. maddesinde belirtilen usullere uygun olarak resmi senet düzenlenmesi gerekir. Çünkü Medeni Kanunun 856. maddesine göre; “Taşınmazın rehininin kurulmasına ilişkin sözleşmenin geçerliliği, resmi şekilde yapılmış olmasına bağlıdır.” İpotek sözleşmesi ancak tapu sicili müdürü huzurunda yapılır. Noterde düzenlenmiş senedin ipotek tesisine esas olması yahut mahkemenin bu senede dayanarak ipoteğin tapu kaydına tescili konusunda karar vermesi kural olarak doğru olmamakla birlikte, bu tür kararların verildiği görülmektedir.

  27. İPOTEK RESMİ SENEDİNDE BULUNMASI GEREKENLER Tapu Sicili Tüzüğünün 31. maddesine göre, ipoteğin unsurları olan müddet, alacak miktarı, derece-sıra, alacaklının adı, soyadı ve baba adı, tüzel kişinin unvanı ve faiz oranının ipoteğin kurulması sırasında resmi senede, ipotek belgesine ve tapu kütüğüne yazılması veya en azından “bila faiz, bila müddet, fekki bildirilinceye kadar (FBK) ”şeklinde resmi senette bir belirtme yapılması zorunludur. Ayrıca, düzenlenen resmi senede her resmi senette yazılan tarafların kimlik bilgileri ve ikametgah adresleri gibi genel hususlar eksiksiz yazılır. Düzenlenen resmi senet memur tarafından müdür ve tarafların huzurunda okunur. Taraflar isterlerse resmi senedi kendileri de alıp okuyabilirler. Resmi senede tarafların fotoğrafları yapıştırılır. Taraflar resmi sentteki imza yerine “okudum” ibaresini yazdıktan sonra, hem imza yerlerini ve hem de karşılıklı birbirlerinin fotoğrafı üzerini imzalarlar. Tarafların imzası alındıktan sonra resmi senedi, müdür ve düzenleyen memur da imza ederler. Ayrıca müdür, daire mührü ile kendi imza yerini ve tarafların fotoğrafını mühürler. (10/11/2009 tarihli ve 27402 sayılı Resmî Gazete’de yayınlanan Resmi Senetlere İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte ayrıntılı düzenlemeler bulunmaktadır.)

  28. Resmi senede, işleme konu taşınmaz mal ve tarafların isteği açıkça yazılır ve yevmiye defterine kaydedildiği tarih, saat ve dakikası belirtilir. Resmi senette silinti, kazıntı, çıkıntı yapılmaz. Resmi senetlerdeki yanlışlık ve eksiklik akdin altına yazılarak taraflar ve memurlarca imzalanır. Resmi senet birkaç sayfa ise her sayfası ayrı ayrı imzalanır. Bunun yanında, resmi senet gayrimenkulün bulunduğu köy-mahalle ada-parsel numarası, borçlu varsa kefilleri ile bunların imzalarını ve ipoteğin diğer esaslı unsurlarını da içermelidir. Fakat, bazı bankaların taleplerinde olduğu gibi, tapu sicilini ilgilendirmeyen hususları içermemelidir. Bunun yerine varsa tarafların kendi aralarında yapmış oldukları kredi ve borç sözleşmesinin tarih ve sayısına resmi senette atıf yapılarak, tescile yönelik esaslı unsurları taşıyacak şekilde resmi senet düzenlenmelidir.

  29. ONAMA İPOTEĞİ Kural olarak İpotek ancak tapu sicil müdürlüğünde düzenlenecek resmi senetle kurulur. Ancak 2644 sayılı Tapu Kanununun 26. Maddesinde 15.1.2009 tarih 5831 kanunla yapılan değişiklik ile bu duruma istisna getirilmiştir. Zaten böyle bir istisnanın getirilebileceği Medeni kanunun 856. Maddesinde” kanunda öngörülen ayrık durumlar saklıdır” denmek suretiyle de belirtilmiştir. (TKGM.2009/6 GN)

  30. Tapu Kanunun 26. maddesine Ek:26/4/1984-3000/1 maddesi “Konut yapanlara, ihracatçılara, turizm tesisi yapanlarla işletmecilerine, sanayicilere, esnaf ve sanatkarlara konuları ile ilgili olarak bankalarca veya kamu kurum ve kuruluşlarınca (Ordu Yardımlaşma Kurumu dahil) açılacak kredilere karşılık teminat gösterilen gayrimenkullerin ipotek işlemleri, resmi senet tanzim edilmeksizin alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerine istinaden, ilgililerin talebi üzerine, Tapu sicil muhafızlıklarınca tapuya tescil edilir” hükmü eklenmiştir.

  31. Mevcut durum; 2644 sayılı Tapu Kanunun 26. maddesine Ek:15/01/2009-5831/1maddesi:“Kamu kurum ve kuruluşları (Ordu Yardımlaşma Kurumu dahil), bankalar, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatiflerince açılacak tüm kredilere karşılık teminat gösterilen gayrimenkullerin ipotek işlemleri, tarafların istemi halinde resmi senet tanzim edilmeksizin alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerine istinaden, tapu sicil müdürlüklerince tapuya tescil edilir.” hükmündedir.

  32. Bundan böyle; • Tüm Kamu Kurum ve Kuruluşları, • Bankalar, • Katılım Bankaları, • Ordu Yardımlaşma Kurumu (Oyak) • Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatifleri ipotek işlemlerinde; taraflarca talep edilmesi halinde resmi senet düzenlenmeksizin yapılacaktır

  33. İpotek Tesis ve Tescil İstem Belgesi

  34. Yine 10.11.2009 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren Tapu Sicil Müdürlüklerince Düzenlenen Resmî Senetlere İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin bazı ipotek işlemlerinin resmi senet düzenlenmeden yapılması başlıklı 32. Maddesi ise, “(1) Kamu kurum ve kuruluşları (Ordu Yardımlaşma Kurumu dahil), bankalar, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatiflerince açılacak tüm kredilere karşılık teminat gösterilen taşınmazların ipotek işlemleri, tarafların istemi halinde resmi senet tanzim edilmeksizin alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerine istinaden, tapu sicil müdürlüklerince tapuya tescil edilir. (2) Birinci fıkraya göre resmi senet düzenlenmeksizin tesis edilecek ipotek işlemlerinde, alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerine, ipotek tesis ve tescil istemi ile tapu sicil müdürünün onamı bölümleri eklenmek suretiyle gerçekleştirilir. (3) Taraflarca düzenlenen kredi veya borç sözleşmesinde yer alan ipotek edilecek taşınmazların ada ve parsel numaraları, (kadastro veya tapulama görmeyen yerlerde zabıt defterindeki tarih ve sıra numarası), taşınmazların nitelikleri ve yüzölçümleri, tapu sicilindeki bilgiler ile karşılaştırılır ve uygunluğu anlaşıldıktan sonra sözleşmeler işleme konulur. (4) İpoteğe teminat teşkil edecek taşınmazlar üzerinde aynî veya şahsî haklar veya diğer kısıtlamalar varsa ve bunların varlığı ipotek işleminin yapılmasına engel değilse, tapu sicilindeki kayıtların tarih ve yevmiye numarası ile hak ve kısıtlamaların niteliği taraflara bildirilir ve bu konudaki imzaları kredi ve borç sözleşmeleri üzerine alınır. (5) Bu Yönetmeliğe ekli ipotek tesis ve tescil istemi ile tapu sicil müdürünün onamı bölümü (EK-1), ilgili bankalar, kamu kurum ve kuruluşlarından gönderilen sözleşme metinlerinde mevcut ise, örneğe uygun şekilde yazılıp imzalandığı kontrol edilir. Bu bölümler sözleşme metninde bulunmuyorsa, sözleşme kâğıdının son sayfası uygun ise onun üzerine, değilse başka bir kâğıda ipotek tesis ve tescil istemi eklenir, eklenme yerlerinden müdürlük mührü ile mühürlenir.”hükmüne amirdir.

  35. Ek:19 Sözleşme tarih ve sayısı Faiz Teminat Miktarı Süre Banka Yetkilileri İmzaları Borçlu Taşınmaz Maliki İmzası İpotek Tarafları Onam Metni Müdürlük İmza Mühür Yetki Memur İmza

  36. Tapu Müdürlüğünün Onam Metni

  37. Kamu kurum ve kuruluşları (Ordu Yardımlaşma Kurumu dahil), bankalar, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi ve Kefalet Kooperatiflerince açılacak tüm kredilere karşılık teminat gösterilen gayrimenkullerin ipotek işlemleri, tarafların istemi halinde resmi senet tanzim edilmeksizin alacaklı ile borçlu ve varsa kefilleri arasında yapılan kredi veya borç sözleşmelerinde; taraflarca imzalı sözleşmenin sadece taşınmaz maliki veya yetkili vekili tarafından tapu sicil müdürlüğüne ibraz edilerek Ek-3 ÖRNEK deki “Onama” bölümünün imzalanması ile ipotek tesis ve tescil isteminde bulunması yeterli görülecektir.

  38. Ayrıca ipotek tesis ve tescil isteminin Kamu kurum ve kuruluşları (Ordu Yardımlaşma Kurumu dâhil), bankalar, Esnaf ve Sanatkârlar Kredi ve Kefalet Kooperatiflerinin yetkililerince imzalanmış olması aranacaktır. Ancak alacaklı tüzel kişi temsilcisi kamu kuruluşu ise Tapu Kanunun 2 nci maddesince temsilcileri ve varsa işleme göre Kuruluşlarına göre karar organlarının kararı, diğer kuruluşlarda ilgi(g) genelge doğrultusunda imza sirküleri ve diğer belgeler ile tevsik edileceğinden ayrıca tapu sicil müdürlüğüne gelmesi istenmeyecektir. Diğer taraftan, açılan bu tür krediler nedeniyle tesis edilen ipotek akitlerinde, sonradan yapılacak tadillerde de ( ipotek derecesinde, faiz oranlarında ve vadesinde yapılacak değişiklikler ile ipoteğe dahil taşınmazlardan birinin çıkarılarak başka taşınmaz malların ipoteğe dahil edilmesinde veya teminat ilavesinde) resmi senet düzenlemesine gerek olmayıp, sözleşmenin ibrazı halinde, ipotek tesisinde olduğu gibi işlem yapılmalıdır.

  39. Tarih ve Yevmiye Taşınmaz Bilgileri Taşınmaz Üzerindeki Hak ve Mükellefiyetler Tarih ve Yevmiye Malik İmzası Malik İmzası

  40. TAKBİS ÜZERİNDE YAPILACAK İŞLEM

  41. İpotek Onamalı İpotek

  42. İpotek Onamalı İpotek

  43. İpotek Onamalı İpotek

  44. İpotek Onamalı İpotek

  45. İpotek Onamalı İpotek

More Related